MEHMET TAN - Yeminli Mali Müşavir / HİLAL IŞILDAK - Yetkili Denetçi
Katma Değer Vergisi Kanunu’nun (KDVK) Geçici 37’nci maddesi 31.12.2028 tarihine kadar uzatıldı. Kanunun geçici 37. maddesi ile imalat sanayi ile turizme yönelik yatırım teşvik belgesi sahibi mükelleflere belge kapsamındaki inşaat işlerine ilişkin alımlarında KDV istisnası mevcuttur. Bu istisna büyük tutarlı inşaat harcamalarında yatırımcıya bir nebze de olsa finansal destek sağlamayı amaç edinmektedir. Bu konuda, Kanun maddesi ve KDV Genel Uygulama Tebliğ’inde ifadeler net ve açık olarak belirtildiği ve teşvik belgesi kapsamındaki inşaat harcamaları istisna kapsamında tutulduğu halde, Gelir İdaresi Başkanlığı verdiği özelgelerle, yatırımcıya sağlanan bu istisnayı uygulanması güç hale getirmektedir. Krediye erişimin ve yatırım yapmanın çok daha önemli olduğu günümüzde çok ciddi yatırım dönemi KDV yükü, dolayısıyla finansal yüke neden olunmaktadır. Konu Devlet yönetimince de önemsendiği için Geçici Maddenin 31.12.2025 olan süresi 01.05.2025 tarihli ve 32887 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan, 30.04.2025 tarih ve 9770 Karar Sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı ile 31.12.2028 tarihine kadar uzatılmıştır. Ancak, Gelir Yönetiminin de bu anlayışa uygun hareket etmesi gerekmektedir. KDVK Geçici 37. Maddesinde;
“Geçici Madde 37-
İmalat sanayii ile turizme yönelik yatırım teşvik belgesi sahibi mükelleflere belge kapsamındaki inşaat işlerine ilişkin mal teslimleri ve hizmet ifaları 31/12/2028 tarihine kadar katma değer vergisinden müstesnadır.
Teşvik belgesine konu yatırımın tamamlanmaması halinde, zamanında alınmayan vergiler, vergi ziyaı cezası uygulanarak gecikme faizi ile birlikte yatırım teşvik belgesi sahibi alıcıdan tahsil edilir. Bu vergiler ve cezalarda zamanaşımı, verginin tarhını veya cezanın kesilmesini gerektiren durumun meydana geldiği tarihi takip eden takvim yılı başından başlar.
Bu kapsamda yapılan mal teslimleri ve hizmet ifaları nedeniyle yüklenilen vergiler, vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan vergiden indirilir. İndirim yoluyla telafi edilemeyen vergiler, bu Kanunun 32 nci maddesi hükmü uyarınca istisna kapsamında işlem yapan mükellefin talebi üzerine iade edilir.
Cumhurbaşkanı, birinci fıkrada yer alan süreyi üç yıla kadar uzatmaya; Hazine ve Maliye Bakanlığı, bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir” hükmü yer almaktadır.
Yine, bu konuya ilişkin açıklamaları içeren KDV Genel Uygulama Tebliği’nde de;
“7/A.1. Kapsam
Söz konusu düzenleme ile 31/12/2025 tarihine kadar uygulanmak üzere imalat sanayii ile turizme yönelik yatırım teşvik belgesi sahibi mükelleflere belge kapsamındaki inşaat işlerine ilişkin 1/5/2022 tarihinden itibaren yapılan teslim ve hizmetler KDV’den istisna edilmiştir.
Bu istisnadan yararlanacak mükelleflerin, imalat sanayii ile turizme yönelik düzenlenmiş bir yatırım teşvik belgesine sahip olması gerekmekte olup, bu belgenin Kanunun yürürlük tarihinden önce düzenlenmiş olması istisna uygulanmasına engel değildir.
Öte yandan, inşaat işlerinin yatırım teşvik belgesinde öngörülen yatırıma ilişkin olması, 31/12/2025 tarihini aşmamak kaydıyla yatırım teşvik belgesinde öngörülen süre içinde yapılmış olması ve istisna uygulanacak harcama tutarının inşaat işlerine yönelik yatırım teşvik belgesinde yer alan yatırım tutarını aşmaması gerekmektedir.
İstisna, münhasıran söz konusu yatırımlar kapsamındaki inşaat taahhüt işi, nakliye, hafriyat ve benzeri inşa işlerine ilişkindir. Yatırımı yapanların söz konusu inşaat işlerinde kullanılan mal alımları da bu kapsamda değerlendirilir. Dolayısıyla söz konusu istisna inşaat işlerine ilişkin olmak koşuluyla hem hizmet hem de mal alımlarını kapsamaktadır.
Söz konusu yatırımlar kapsamındaki inşaat işlerine ilişkin alınan makine, araç-gereç ve tefrişatın (yatırım teşvik belgesinde yer alsa dahi) bu istisna kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir” açıklamalarına yer verilmiştir.
Geçici 37. Madde ve KDV Genel Uygulama Tebliğinden de anlaşılacağı üzere istisna; Yatırım teşvik belgesinde öngörülen yatırıma ilişkin harcama olması, teşvik belgesinde yer alan yatırım tutarını aşmaması kaydıyla bütün inşa işleri harcamalarını kapsamaktadır.
Ancak, Gelir İdaresi İnşaat Yapı Ruhsatı tadilatı, Yapı Kullanma İzni sonrası harcama, ilave yatırım harcaması, mevcut binaya ilave, mevcut binanın yenilenmesi, uzun süreli kiralanan binanın harcaması ya da harcama kalemlerini beğenmeme gibi gerekçelerle, çok ciddi tutarlarda KDV istisnasını uygun görmeyerek, yatırımcıya ciddi finansal yük oluşmasına neden olmaktadır.
Örnekleri biraz detaylandıracak olursak, yeni fabrika binası yapımı için alınan inşaat yapı ruhsatlarında M2(metrekare) değişikliği v.s. değişiklikler sonrası, ruhsatın türünün tadilat olmasından dolayı, inşaat harcamalarını istisna dışı tutmaktadır. Ancak, inşaat ruhsatında süreç boyunca çok sayıda tadilat olabilmektedir. Bazen, yatırımcı bir an önce kısmi üretime başlayabilme adına yapı kullanma izni alıp, inşaatın kalan kısmına devam edebilmektedir. Her şey yapılan yoklama tutanakları ile tespit edilebildiği halde bu harcamalara da istisna engeli çıkarılabilmektedir. Keza, 15-20 yıllık kiralamalarla, bunlar dört duvar kirası, teşvikli inşa harcamaları, kendi binanız değil veya mevcut binada tadilat gibi ne kanun da ne de Genel Uygulama Tebliğinde bulunmayan gerekçelerle uygulamaya finansal zorluk yaratıcı yön verilmektedir. Bu gibi durumların bir an önce kanuna, kanun gerekçesine, Cumhurbaşkanlığı Karar amacına ve ilgili Tebliğe uygun, yatırımcının finansal yüküne yardımcı olacak, istihdamı artırıcı, üretimi artıcı etki koyacak, çarpan etkisi ile piyasaya olumlu yansımasına katkı sağlayacak, yönlendirmelerle yeniden şekillendirilmesinde ciddi faydalar bulunduğu kanaatindeyim.