Önce bugünü kutlayalım.
Bugün “23 Nisan” Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramı.
Yüce Atatürk 1920 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisini açarken bu günü çocuklara hediye etmiş. Dünyada ilk ve tek çocuk bayramı, kutlu olsun.
Sayısı milyonlarla ifade edilen eğitimden kopan ve koparılanların ne yazık ki fabrika makinelerinde kopan kolları ve kaybettikleri canları ile gündem oluyor. Okula gitme şansı bulanların da ne yazık ki gıda çantası dolmuyor.
Yine de huzursuz ve zor bir yaşamın pençesinde boğuşan çocuklarımızın kendi bayramını kutluyoruz. Gelecek bayramların daha huzurlu geçmesini diliyoruz.
Yazımızın konusu: Doğrudan yabancı yatırım
“Doğrudan Yabancı Yatırım-DYY” veya daha başka ifadeyle “doğrudan yabancı sermaye- foreign direct investment (FDI)” konusu uzun zamandan beri ülkenin gündeminden uzakta…
Şimdi dünyada ve ülkemizde doğrudan yabancı yatırım (DYY) konusuna bir bakalım.
Tablo 1 yıllar itibariyle DYY düzeyinin gerilediğini gösteriyor.
- Örneğin 2023 yılı DYY tutarı, 2020 pandemi yılı ile 2009 küresel finansal kriz dışındaki son 20 yılın en düşük seviyesini ifade ediyor.
- Aynı şekilde bu yıla ilişkin GSYH içindeki pay itibariyle de 2020 pandemi yılı hariç 1996 sonrasının en düşük düzeyine işaret ediyor.
- Bu sonuçta, artan belirsiz koşulların ve ticaret kurallarındaki değişimin etkili olduğu belirtiliyor.
- Öte yandan pandemi sonrası dönemde DYY’lerin çoğunlukla gelişmekte olan ülkelere kaydığı gözleniyor. En düşük payı Afrika bölgesi alırken gelişmiş Asya ülkeleri aslan payını alıyor.
- 2015-2023 döneminde ABD’ne gelen DYY tutarının 2.9 trilyon dolara yaklaştığı anlaşılıyor.
- Buna karşın aynı dönemde Çin’in aldığı DYY tutarının ise ABD’nin yarısına bile ulaşamadığını gösteriyor.
- Uluslararası DYY yatırımlarında yenilenebilir enerji ve yarı iletkenler ön plana çıkıyor.
- Buna karşın ABD ve Çin dışındaki ülkeler DYY çekmek için bölgesel uzmanlaşma politikalarına yöneliyor.
Küresel DYY ile ilgili tabloyu Türkiye açısından irdeleyelim.
Tablo 2’den de görüldüğü üzere;
- Dönemde en yüksek DYY girişi 19.3 milyar dolar ile 2015 yılına ait.
- En düşük DYY girişi de 7.5 milyar dolar ile pandemi yılı olan 2020 yılına ait.
- Geçtiğimiz 2024 yılı DYY tutarı 11.3 milyar dolar olup bunun 6.7 milyar doları yatırım sermayesi ve 2.8 milyar doları da gayrimenkul yatırımı ile ilgili.
- 2020-2024 döneminde yatırım sermayesi şeklinde gelen DYY içerisinde en büyük pay toptan ve perakende ticarete ait. Bunu imalat, finans ve sigorta ile bilgi iletişim izlemiş.
- 2014--2018 döneminde küresel DYY pazarından Türkiye’nin aldığı pay yüzde 0.8 iken,2019-2023 döneminde bu pay yüzde 0.7’ye düşmüş durumda.
- Bu arada son yıllarda yakın coğrafya (nearshoring) imalat yatırımda yaşanan önemli artış da dikkat çekici.
- Bir başka dikkat çekici durum da 2015-2019 dönemine nazaran son 5 yılda imalat sektörüne gelen DYY miktarındaki yüzde 28 azalış.
- Çok önemli ve anlamlı bir gelişme, Türkiye’ye gelen DYY’nin yüzde 70’inin Avrupa ülkelerine ait olması.
- Avrupa ülkeleri arasında Hollanda, Almanya, İngiltere, İspanya ön sıralarda yer alıyor.
- Türkiye’de yerleşiklerin yurt dışındaki DYY miktarları da son 10 yılda toplamda sürekli artış sergiliyor. Bu artış içerisinde de gayrimenkul yatırımındaki artış dikkat çekiyor.
Sonuç itibariyle;
- Küresel düzeyde DYY miktarında duraksama ve azalış olduğu açık.
- Özellikle Türkiye’nin aldığı DYY miktarı ise çok az ve küresel ticarette aldığı payın bile çok altında.
- Bunda Türkiye’nin izlediği ekonomi politikalarının sıkça değişkenliği ve düzensizliği çok etken.
- Ayrıca ülkedeki siyasi ortam ve hukuk sistemi de Türkiye’ye DYY girişini olumsuz etkiler durumda.
- Yine de Türkiye’nin AB ile pazar ilişkisinin kalıcılığı DYY açısından büyük avantaj.
- Elbette lojistik, savunma sanayi, ileri imalat alanları da Türkiye için çok büyük fırsat.
Keşke konuya stratejik olarak baksak ve belli kesin hedeflere kilitlenebilsek…