TEB, Yıldız Bankacılık programıyla yalnızca ekonomik değil, kültürel ve dijital anlamda da bireylerin yanında olmayı hedefliyor. Özel hizmetlerin yanı sıra, genç sanatçılara ve kültürel mekanlara verdiği destekle "değer yaratan" bir bankacılık anlayışı sunuyor.
1989 yılından bu yana özel bankacılık ve varlık yönetimi alanlarında istikrarlı bir büyüme kaydeden Türk Ekonomi Bankası (TEB), Yıldız Bankacılık programıyla müşterilerinin yalnızca bugünkü ihtiyaçlarını değil, geleceklerini de güvence altına almayı amaçlıyor.
Geleceğin ihtiyaçlarını bugünden öngören, bireyleri yalnızca ekonomik değil, kültürel olarak da güçlendiren bu yaklaşımın merkezinde güven, sürdürülebilirlik ve toplumsal katkı var.
Müşterilerinin birikimlerini yalnızca sayısal değerler olarak değil, yaşamın anlamlı parçaları olarak gören banka, Yıldız Bankacılık programı ile hayata dokunan, fark yaratan ve geleceği birlikte şekillendiren bir yol arkadaşlığı sunmaya hedefliyor.
TEB Bireysel ve Özel Bankacılık Kıdemli Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Mendi ile TEB Perakende Bankacılık Pazarlama, Müşteri Deneyimi ve CRM Grup Direktörü Hayri Telekoğlu'ndan Yıldız Bankacılık programının kapsamındaki özel ürün ve hizmetlerin yanı sıra bankanın bu segmentteki stratejik yaklaşımını dinledik.
Gökhan Mendi: "Türkiye'de özel bankacılığı başlatan ilk bankayız"
TEB'in bu alandaki uzun soluklu vizyonunu anlatan Gökhan Mendi, "Türkiye'de özel bankacılık ve varlık yönetimi hizmetlerini gerçek anlamda başlatan ilk bankayız. 1989'dan bu yana güvenilir ve tutarlı çizgimizle büyümeye devam ediyoruz. Bugün Yıldız Bankacılık ile müşterilerimizin varlıklarını sadece korumayı değil, aynı zamanda değer yaratacak biçimde yönetmeyi hedefliyoruz. Her müşterimizin yatırım profiline uygun stratejiler geliştiriyor, uzun vadeli ve profesyonel çözümler sunuyoruz" diyor.
Sadece finansal değil, yaşamın her alanında fark yaratan bir ekosistem
TEB Yıldız Bankacılık programı, toplam finansal varlığı 1 milyon TL ve üzeri olan müşterilere özel olarak tasarlanmış. Yatırım danışmanlığı, profesyonel fon yönetimi ve segmente özel modellerle desteklenen bu hizmetler, yalnızca ekonomik değil, yaşam tarzına dokunan avantajlarla da zenginleşiyor. Çocuklar için tasarlanan "Global Genç Hesap" sayesinde 50'den fazla ülkede ücretsiz para çekme imkânı, segmente özel yatırım stratejileri ve yurt içi-yurt dışı harcamalarda sunulan yüksek tutarlı indirimler bu ayrıcalıklardan bazıları.
TEB, aynı zamanda dijitalleşme vizyonunu da Yıldız Bankacılık segmentiyle bir adım öteye taşıyor. CEPTETEB Yıldız uygulaması, kişiye özel müşteri temsilcisi, yatırım raporları ve günlük strateji analizleri sunuyor. Son beş yılda ise bu segmente ait dijital kullanım oranı yüzde 65'ten yüzde 85'e yükselmiş durumda.
Sanatla zenginleşen bir bankacılık anlayışı
Banka olarak sadece finansal fayda sağlamakla kalmadıklarını belirten Mendi, "Çevreye duyarlı, sürdürülebilirliğe katkı sunan adımlar atmaya da önem veriyoruz. Örneğin, bireysel kredi kartlarımızı geri dönüştürülmüş materyallerle üretiyoruz. Bunların yanı sıra, topluma katkı sağlayan çeşitli projeleri destekliyoruz. Sanata değer veriyor, genç sanatçıları ve kültürel etkinlikleri destekleyerek sanatsever müşterilerimizi ağırlıyoruz. Önemli platformlara ve mekanlara destek verirken; sanatın toplum üzerindeki etkisini güçlendirmeyi, daha iyi bir geleceğe kültür ve sanatın gücüyle katkıda bulunmayı hedefliyoruz" diyor.
TEB'in sanatı desteklediği platformlar arasında her yıl genç sanatçıların mezuniyet sonrası ilk adımlarına eşlik eden BASE, tarihi Süreyya Operası'nda gerçekleşen Orkestra İstanbul konserleri ve Ercan ve Nazan Kesal'ın Urla'daki kültür-sanat mekânı UrlaDam yer alıyor.
"Değer bilen değer yaratan kültür ve turizm merkezi": UrlaDam
Ercan Kesal ve Nazan Kesal, sanat dünyamızın iki değerli ismi... Tiyatro, sinema ve edebiyata dokunan iki isim birlikte hayata geçirdikleri UrlaDam, bir kültür-sanat kampüsü olarak sanatseverlere farklı sanat dallarıyla buluşabilecekleri imkanlar ve alanlar sunuyor.
UrlaDam, mimar Semih Kadri Felek tarafından İzmir'in Urla ilçesindeki atıl bir kasap damı dönüştürülerek hayata geçirilmiş. Mekânın inşa ve dönüşüm süreci yaklaşık iki yıl sürmüş, ardından, 2023 baharında kültür-sanat etkinliklerine başlamış.
Mekân, "Anadolu topraklarının mirasına sahip çıkan, sürekli bir hikaye yaratan ve bu hikayeleri biriktirip anlatan, değer bilen değer yaratan kültür ve turizm merkezi olmayı" hedefliyor.
Ercan Kesal ise şu sözlerle anlatıyor UrlaDam'ın kuruluş hikâyesini: "Derdim ticari bir mekan olmanın ötesinde bir okul kurmaktı. Eğitimin üretimin içinde yer aldığı, usta çırak ilişkisinin temel alındığı, bulunduğu coğrafyanın bir parçası olmuş, geçip gitmeyen, kendinden öncekilerin devamı ve o hafızanın katkıları olmayı becermiş bir yer. İyi bir okul. Her yaştan insanın bitmeyen öğrenciliğine de uygun bir mekân. Konaklama, gastronomi, tiyatro, sinema, müzik, plastik sanatlar, atölyeler, işlikler... olan bir yer."