Allianz Risk Barometresi 2025 sonuçları, Türkiye’de ilk kez doğal afetlerin en büyük risk olarak öne çıktığını gösteriyor. “Geleceği güvence altına almak, bugünün risklerini doğru okumakla başlar” diyen Allianz Türkiye İcra Kurulu Başkanı Tolga Gürkan, “Sadece telafi eden değil, riskleri önceden tespit edip stratejik çözümler geliştiren bir sektör yaratma vizyonu taşıyoruz” diyor.
İklim krizinin etkileri her geçen gün daha derinleşirken, sigorta sektörü yalnızca zararı telafi eden değil, riskleri öngören ve yönetebilen bir yapıya dönüşmek zorunda.
Allianz Türkiye, sadece poliçelerle değil, bilinçlendirme, eğitim, çevresel sorumluluk ve teknolojik yeniliklerle de geleceğin inşasında rol alıyor. Allianz Türkiye İcra Kurulu Başkanı Tolga Gürkan, şirketin hem sektörel hem toplumsal sürdürülebilirlik vizyonunun temelini, “Geleceği güvence altına almak, bugünün risklerini doğru okumakla başlar” sözleri ile özetliyor.
Tolga Gürkan’la; iklim krizine karşı sigorta sektörünün nasıl bir katalizöre dönüşebileceğini, Türkiye’nin öncelikli risk alanlarını, KOBİ’lerin karşılaştığı iklim tehditlerini ve sürdürülebilirliğe dair atılan somut adımları konuştuk.
Türkiye’de ilk kez doğal afetler en büyük risk olarak öne çıktı
“Allianz Risk Barometresi 2025 sonuçları, Türkiye’de ilk kez doğal afetlerin en büyük risk olarak öne çıktığını gösteriyor. Bu sonuç, toplumsal farkındalığın arttığını ama aynı zamanda somut önlemlere olan ihtiyacın da büyüdüğünü ortaya koyuyor. Kahramanmaraş depremleri bu farkındalığın önemli bir dönüm noktası. Sadece can ve mal kaybı değil, iş kesintisi gibi uzun vadeli ekonomik zararlar da söz konusu. İş kesintisi riski Türkiye’de ilk beşe yükselmiş durumda. Bu tablo, kurumlar için proaktif olmanın zorunluluğunu ortaya koyuyor. Allianz Teknik ile bu boşluğu dolduruyoruz. Türkiye’nin ilk ve tek akredite deprem laboratuvarı olarak, eğitim, test ve danışmanlık hizmetleriyle hem müşterilerimize hem topluma katkı sağlıyoruz. Allianz Teknik, 2019 yılında 35 milyon TL yatırımla kuruldu. Türkiye’nin ilk ve tek akredite deprem ve yangın test ve eğitim merkezi. 5 yılda 5 bin saat deprem testi, 3 bin saat otomotiv testi ve taşımacılık testi, 2 bin 200 saat yangına tepki testi ve 30 bin saat eğitim düzenledik. 10 binden fazla ziyaretçiyi ağırladık. Yerli testler sayesinde, 30 milyon TL’nin iç piyasada kalmasını sağladık.”
Riskleri önceden tespit edip proaktif stratejiler geliştiren bir yapıya sahibiz
“’Allianz ile Geleceğin Güvende’ diyerek sürdürülebilirliği stratejik bir temel haline getirdik. Allianz olarak sadece telafi eden değil, riskleri önceden tespit edip stratejik çözümler geliştiren bir sektör yaratma vizyonu taşıyoruz. Sigortacılık, özünde bir zihniyet meselesidir. Riskleri hesaplamak, önlemek ve dayanıklılığı artırmak bu işin doğasında var. Sektör olarak iklim krizine karşı sadece zararları telafi eden değil, riskleri önceden tespit edip proaktif stratejiler geliştiren bir yapıya sahibiz. Bu nedenle garantör rolümüz kritik. Artık iklim risklerini de çok boyutlu değerlendiriyoruz. Bu hem zihinsel bir dönüşüm hem de somut aksiyon gerektiriyor. Sigorta sektörü, uzun vadeli bakış açıları geliştirmek zorunda. Allianz olarak bu perspektifle hareket ediyor, sahip olduğumuz bilgi birikimi ve kaynaklarla sektöre yön veriyoruz.”
Türkiye’de KOBİ’lerin sigortalılık oranı hâlâ yalnızca yüzde 35 “Türkiye’de KOBİ’lerin sigortalılık oranı hâlâ yalnızca yüzde 35 seviyelerinde. Oysa iklim değişikliği kaynaklı afetler arttıkça bu işletmeler daha büyük risklerle karşı karşıya kalıyor. Poliçe sunmak yeterli değil; bilinçlendirmek, hazırlamak ve desteklemek de gerekiyor.
Bu bilinçle KOBİ’lere özel eğitim ve danışmanlık hizmetleri sunuyoruz. Online risk yönetimi eğitimleri, saha analizleri ve yangın-proses güvenliği alanındaki teknik danışmanlıklarımız sayesinde potansiyel tehditleri önceden belirlemelerini sağlıyoruz.”
2018’den beri Türkiye’de kömür üretimini sigortalamıyoruz
“Allianz Grubu, 2005’te iklim değişikliği stratejisini yayımlayarak bu alanda öncü oldu. 2015’te Paris Anlaşması ile kömüre dayalı iş modellerine finansman sağlamayı durdurdu. Biz de bu politikayı Türkiye’de hayata geçirdik. 2018’den beri Türkiye’de kömür üretimini sigortalamıyoruz, mevcut sözleşmeleri de yenilemiyoruz. Bu kararla Türkiye’de enerji dönüşümüne örnek olduk. Kimyasal silahlanma, hayvan refahını ihlal eden ve insan hakları açısından riskli sektörleri kapsam dışı bırakıyoruz. Sigorta ürünlerimizi bu vizyona göre yeniden tasarlıyoruz.”
“Türkiye’nin ilk AB Taksonomisine uyumlu sürdürülebilir kaskosunu geliştirdik
■ “Türkiye’nin ilk AB Taksonomisine uyumlu sürdürülebilir kaskosunu geliştirdik. Sadece etiket değil, baştan sona planlanmış, taksonomilere uyumlu ürünler tasarlıyoruz. Atık yönetimi sorumluluğunu da üstleniyoruz. Kullanım ömrünü tamamlamış lastikleri çevre dostu yöntemlerle geri dönüştürerek döngüsel ekonomiye kazandırıyoruz.”
2024 itibarıyla ofislerimizde yüzde 100 yenilenebilir enerji kullanıyoruz
■ “2050 Net Zero hedefi kapsamında, 2030 için belirlediğimiz kişi başı sera gazı emisyonunu yüzde 70 azaltma hedefimize şimdiden ulaştık. 2024 itibarıyla ofislerimizde yüzde 100 yenilenebilir enerji kullanıyoruz. LEED sertifikalı binalar ve enerji verimliliği yatırımları kararlılığımızın göstergesi. 2030’da araç filomuzun tamamını elektrikliye çevirmeyi hedefliyoruz.”
“Bir Kız Gelecek”
■ “Toplumsal refah için de projeler geliştiriyoruz. Koruncuk Vakfı ile yürüttüğümüz “Bir Kız Gelecek” programı ile kız çocuklarına burs, mentörluk ve istihdam desteği veriyoruz. Nisan ayında 2 milyon Euro yatırımla yeni yurdumuzun temellerini attık. TEGV iş birliğiyle hayata geçirdiğimiz “Bilinçli Adımlar Güvenli Yarınlar” projesi ile çocuklara afet bilinci kazandırıyoruz. Tüm TEGV noktalarında uygulanan program kapsamında üç yılda 34 ilden 135 bin çocuğa ulaşmayı hedefliyoruz.”