Bireyin Mükemmel Yolculuğu, olimpiyat hikâyeleri üzerinden başarıya ulaştıran sistemleri anlatıyor. Profesyonel yönetici Ertunç Tümen’in yazarı olduğu kitap, sözünü ettiğim bu tema için dünya coğrafyalarında dolaşıyor; en gelişmişinden az gelişmişine, ülke ülke sistem oluşturan öykülerin izini sürüyor, markalara uzanıyor, unutulmaz sporculardan koçlara, yöneticilere, siyasetçilere sayfalarında titiz satırlar ayırıyor. Toplam 700 sayfalık kitap, her yaştan okuruna hitap edebilen yönüyle yoğun ilgi görmüş. 2024 Eylül’de üçüncü baskısını yapan eser Kapital Medya Hizmetleri tarafından yayımlanmış. Ertunç Tümen, bir sabah buluşmasında sürpriz şekilde karşıma çıkan kitabını imzalarken, “Bireyin potansiyelini keşfeden, geliştiren ve güçlendiren sistemlerin hikâyelerini anlattım” satırlarını ekliyor.
Elime geç ulaştı. Yine de çok memnunum, iyi ki ulaştı. Okudum, mutlu oldum. Değeri yüksek bir kitapla tanışmam kadar yazarı daha fazla şaşırtıcıydı benim için. Türkiye’nin seçkin bir şirketinde üst düzey yöneticiydi. Gecikmiş tanışmamızda sözleştiğimiz görüşme için kendisine EKONOMİ yayınlarından çıkardığımız kitapları götürmüştüm. Sanki yazın dünyasını, bu alandaki uğraşlarımızı konuşmak için buluşmuşuz gibi o da yazdığı Bireyin Mükemmel Yolculuğu adlı kitabını verdi bana.
Ertunç Tümen’den söz ediyorum. Finans, ekonomi, para piyasaları alanında geçmekte olan profesyonel yaşamından vakit ayırmış, özel yeteneklerinden olduğuna inandığım yazarlıkta ısrar etmiş, içeriğiyle tekniğiyle kapsamlı, güçlü bir kitabın oluşmasına imza atmış. Eserinin alt başlığı olan Başarıya Ulaştıran Sistemler: Olimpiyat Hikâyeleri, anlayacağınız gibi kitabın temasını da ortaya koyuyor. Spordaki başarının yalnızca yetenekler üzerinden oluşmadığını kanıtlayan binbir öyküden, projeden; aklın önceliklendiği, bilimsel çalışmaların izinden yürünerek, birden değil giderek aydınlanan bir koridor olduğundan bahsediyor. Sistem denilen ‘şey’in sporda ekol olan, sürdürülebilir başarıya ulaşan ülkelere uzaydan gelmediğini ya da sonsuz bir güçten armağan edilmediğini, belirttiğim gibi akıl ve bilimden beslenmenin başat rolüyle ortaya çıktığını, sakin, tane tane, en anlaşılır dille sayfalar boyunca anlatıyor. Sayfalar dediysem, hemen ifade edeyim: Kapağı ile birlikte tam 700 sayfaya aktarıyor görüş, araştırma ve tespitlerini.
Bisikletin Avrupa’da ata sporu olduğunu zannederdim. Yeteneklerin doğuştan aşılı olduğunu düşünenlerdendim. Soran olsa, dalın şanslı ülkeleri listesine İngiltere’yi de ön sıralarda sayardım. Kazın ayağı öyle değilmiş örneğin. İngilizlerin bu alanda başarı gösterdiği günleri görebilmesi için annelerinden emdiği sütün neredeyse burunlarından gelmesi gerekliymiş. Kitap aktarıyor. 1959’da Britanya Bisiklet Federasyonu kuruluyor; 2003’e kadar, aradan geçen 44 yılda İngiltere, onca uğraşa karşın hiç altına ulaşamıyor. Deyim yerindeyse hep çırak çıktıkları olimpiyat yarışmalarında talihlerine küsmüyorlar; inatla, sabırla hedef için yılmadan türlü türlü, sabırla işlenen uygulamalara imza atıyorlar. Nitekim 2003’te ilk madalyanın ardından devamı da geliyor, sırayla.
Bir örnek de Avustralya’dan. Olimpiyat zirvelerinin gediklisiyken düşüş yaşayan Avustralya, tespitlerini yapar; birkaç dört yılın ardından kısa sürede ayağa kalkar, kaldığı yerden devam eder. Sizce de inişlerle çıkışlarla bir sporcu öyküsünü andırmıyor mu ülkelerin yaşadıkları süreç?
Her biri aynı tornadan çıkmış görüntüsü veren olimpiyat yüzücülerine değineyim. İkonik görüntülerine ilişkin çok şey söylenebilir. Yazarımız ise koca spor dalını “gözlük, başlık ve mayo”ya indirgeyen ünlü Speedo markasına ve odaklanmayla neleri başardığına götürüyor okurunu.
Hemen her ülkeye uzanmış Ertunç Tümen. Gelişmişinden az gelişmişine pek çok coğrafya, marka, sima yerini almış altın değerindeki kitapta. Tabii ki Türkiye de… Başarı hikâyeleri var ülkemizden. Tabii ki Naim Süleymanoğlu var. Yanı sıra Serpil Hamdi Tüzün’ün uzun uzun anlatılması, gençlere en çok inanan, döneminin ‘John Keating’ine hakkının verilme gayretleri, benim de içinde olduğum, ekol sahibi kahramanımızın hayranlarına yalnız olmadıklarını hissettiriyor.
2022 Ağustos’ta piyasaya sürülen, üç baskı yapan Bireyin Mükemmel Yolculuğu’na çok yakışan gururumuz Mete Gazoz da hak ettiği satırlarla nasibini alıyor yazar Ertunç Tümen’den.
Her yaştan bireye hitap ediyor kitabımız. Okunup göz hizasında tutulmalı, başucu kitabı yapılmalı bence. Üniversitelerde her konu başlığı tartışılmalı, genç zihinlere yerleşmeli kitapla ortaya konan dersler. Son kısımda verilen Başarı Sisteminin Şeması duvarlara asılmalı, ezberlenmeli.
Çalıştığı iyi müessesede, uzun yıllardır süren mesaiyle profesyonel yöneticilikte istikrarını ortaya koyan Ertunç Tümen’in yazarlıkta da istikrarı yakalayacağından emin, yeni yayınlara imza atmasını gönülden diliyorum.
BİREYİN
MÜKEMMELE YOLCULUĞU,
Ertunç Tümen,
MediaCat Kitapları
