HİLAL SÖNMEZ/KAYSERİ
Nisan ayı olağan meclis toplantısında konuşan Kayseri Ticaret Odası (KTO) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gülsoy, son dönemde Anadolu genelinde karşılıksız çek sayılarında artış yaşandığına dair haberlere yönelik değerlendirmelerde bulundu.
Ömer Gülsoy, üyelerden konuyla ilgili gelen bilgi, sorun ve şikâyetleri değerlendirdiklerini belirterek, “Hem üyelerimiz, hem özel sektör temsilcileri, hem de kamunun ilgili birimlerindeki yetkililerle de konuyla ilgili istişarelerimiz ve çözüm odaklı diyaloglarımız devam ediyor. Bankalar tarafından ticari kredi kartlarına getirilen işlem ve günlük limit sınırlamaları ile taksit sayılarındaki kısıtlamalar nakit akışı kırılgan olan KOBİ’leri çek kullanımına yöneltiyor ve bu durum zaman zaman çeklerin ödenmesinde aksamalara neden olabiliyor. Özellikle bazı firmalarda oluşan bu olumsuzlukların tüm piyasaya mal edilmemesi gerekmektedir. Bu şekilde oluşan yanlış algılar, ödemelerini ve işini düzgün şekilde yapan firmalarımızı da olumsuz etkiliyor. Banka bölge müdürlerimizle yaptığımız görüşmelerde Kayseri’de çek ve kredi ödemelerinde herhangi bir risk görmediklerini ilettiler. Kayseri iş dünyası, her zaman olduğu gibi bugün de canla başla üretmeye, istihdam sağlamaya ve ülke ekonomisine katkı sunmaya devam ediyor. Çözüm olarak, öncelikle KOBİ’lere yönelik düşük faizli ve uzun vadeli finansman kaynaklarının artırılması gerekiyor. Bunun yanında çek sisteminde daha etkin denetim mekanizmasının devreye alınması ve alacak sigortasının yaygınlaştırılması da önemli bir adım olacaktır. Vadeli satış yapan firmaların teminat yapısını güçlendirmesi ve risk analizine daha fazla önem vermesi de bu süreci daha yönetebilir hale getirebilir. Kayseri iş dünyası bu geçici sıkıntıyı da sabırla, akılla ve dayanışmayla aşacaktır.” açıklamasında bulundu.
“Şirketlerimize sahip çıkmalıyız”
Dünya ekonomik tarihinde eşi benzeri görülmemiş bir hızla ve öngörülemezlik düzeyiyle ilerleyen bir sürecin yaşandığının altını çizen Gülsoy, “İş âlemi olarak hep önümüze bakarak, mantıklı ve tutarlı bir şekilde şirketlerimizi yönetmeye çalışmalıyız” diye konuştu. Firmalara, “Kurumsallaşın, finansal planlamalarınızı profesyonelce yapın ve dijital dönüşüm süreçlerini hızlandırarak rekabet gücünüzü artırın” çağrısında bulunan Gülsoy, “Üretmek, satmak için böylesine mücadelelere maruz kalırken işimize müdahale edilmesini ve hedef gösterilmemizi de doğru bulmuyorum. TOBB Başkanımız Hisarcıklıoğlu’nun şirketlerin siyasi tartışmaların dışında tutulmasına yönelik açıklamasını destekliyorum. Ticaretin dini, dili, ırkı ve cinsi olmaz. Yeter ki doğru ve dürüst ticaret yapalım. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğimiz başta olmak üzere, her zaman milli duruşla ülkemizin kalkınması ve şirketlerimizin büyümesi için çalışan iş dünyası kuruluşlarımızın da siyasi tartışmaların odağı haline getirilmemesi çok önemli. Ekonomik kazanımlarımıza sahip çıkmamız gereken bir dönemde üreten, istihdam sağlayan, yatırım yapan şirketlerimizin hedef haline getirilmesi doğru değildir. Bir ve beraber olarak yerli ve bağımsız ekonominin teminatı olan şirketlerimize sahip çıkmalıyız.” diye konuştu.
“Bu süreçten etkilenmeyen iş insanı yok”
Hem dünyada hem de Türkiye’de ekonomik bir darboğazdan geçildiğini ve çıkış yolunun üretimle geleceğinin altını çizen Gülsoy, “Üretip rekabet ederek tüm dünyaya satacağız başka yolu yok. Yaşanan ekonomik süreç malumunuz. Bu süreçten etkilenmeyen iş insanı yok. Genel olarak baktığımızda Türkiye ekonomisi, küresel belirsizliklerin ve jeopolitik gelişmelerin etkisi altında dinamik bir süreçten geçiyor. Enflasyonla mücadele; üretim, ihracat ve istihdam dengesini koruyarak yürütülmeye çalışılıyor. Diğer yandan, finansmana erişim, maliyet baskıları ve iç talepteki değişim, reel sektörümüzü etkilemeye devam ediyor.” ifadelerini kullandı. Gülsoy, hem Kayseri Ticaret Odası hem de TOBB aracılığı ile çözüm üretme sorumluluğunu taşıdıklarını da kaydederek, bir yandan ülke ve dünya ekonomisindeki gelişmeleri yakından takip ederken, diğer yandan üyelerin ihtiyaçlarına yönelik stratejik adımlar attıklarını söyledi.