Başkaları terfi aldığında ya da eski bir okul arkadaşınız çok başarılı bir girişim kurduğunda, içinizden “Benim neyim eksik?” diye düşündüğünüz oluyor mu?
Merak etmeyin; size çok çalışın falan demeyeceğim zaten mesele sadece çok çalışmak değil.
Başka şeyler var.
Her şeye sahip gibi görünen, istediklerine ulaşmış başarılı kişilerle; aynı çabayı gösterdiği hâlde bir türlü istediği noktaya gelemeyenler arasında ne fark var? Ya da dışarıdan bakıldığında “başarılı” olan ama içten içe stres ve mutsuzluk içinde yaşayan insanlarla, aynı yoğun tempoda çalışmasına rağmen huzurlu ve tatmin olmuş görünenler arasındaki fark nerede gizli?
Okumaya yeni başladığım Brendon Burchard’ın “Nasıl Sıradışı Olunur?” kitabı, bu sorulara güçlü cevaplar veriyor. Kitap, aslında hepimizin bildiği bir noktayı hatırlatıyor: doğru alışkanlıklar yüksek performansın temelidir. Ancak Burchard önemli bir ayrım yapıyor: “Alışkanlıklar eşit yaratılmamıştır.”
Yani mesele sadece alışkanlık edinmek değil; onları stratejik bir bakışla seçmek. Çünkü bazı alışkanlıklar hayatımıza sıradan bir ivme kazandırırken, bazıları uzun vadede bizi gerçekten dönüştürür.
İşte bu kitaptan aldığım hevesle, yüksek performans arayışı konusunda size başlangıç alıştırmalarını özetledim. Önemli olan yalnızca okumak değil, uygulamaya geçmek. Hazırsanız, haydi buyrun…
1. Geleceğin 4 öğesini gözünde canlandır
Fark yaratan yüksek performanslı kişiler, gelecekteki versiyonlarını hayal ederler ve bu hale ulaşmak için neler yapacaklarını düşünürler. Ama dikkat edin: Bu yalnızca kuru bir hayal değildir, bir sistemi vardır.
- Kendiniz: Nasıl bir insan olmak istiyorsunuz?
- İlişkileriniz: Hayatınızda kimler olsun istiyorsunuz?
- Becerileriniz: Hangi alanlarda ustalaşmak istiyorsunuz?
- Katkınız: Dünyaya, çevrenize, sevdiklerinize nasıl bir katkı bırakmak istiyorsunuz?
Bu dört öğe, geleceğinizi bir sis bulutu olmaktan çıkarır; somut bir yol haritasına dönüştürür.
2. Peşinde olduğun hissi bul
Burada önemli bir ayrım var: duygu ve his.
Duygu, içgüdüseldir. Bir olayla tetiklenir: korku, üzüntü, öfke… gelir ve geçer.
His ise duygudan sonra doğar; bir yorumdur. Duygunuz ne olursa olsun, hissetmeyi seçebilirsiniz.
Korktuğunuz anda bile, kendinizi cesaretle hissetmeyi seçebilirsiniz. Duygular geçicidir; hisler ise kalıcıdır. Ve işte o kalıcı hisleri yönlendirmek, insanın elindedir. Bu “istemli hissetme gücü”, günlük hayatın en güçlü silahlarından biridir.
Kendinize şu soruları sorun:
- Başarılı olduğumda ne hissedeceğim?
- Bugünkü toplantıda ne hissedeceğim ya da ne hissettireceğim?
Çünkü çoğu zaman ne hissettiğiniz, karşınızdakine ne hissettireceğinizi belirler. Hislerinizi seçmek yalnızca sizi değil, çevrenizi de dönüştürür.
3. Anlamlı olanı tanımla
“Anlam” çok konuşuldu, çoğu zaman da klişe hâline geldi. Oysa süslü sözleri bırakıp kendinize sormalısınız: “Benim için gerçekten önemli olan ne?”
- İşiniz mi?
- Aileniz mi?
- Topluma katkınız mı?
Başkalarının başarılarına bakmayın. Kendi başarı tanımınızı yapın. Çünkü başkasının hedefleriyle yaşanan hayat, ne kadar parlak görünürse görünsün, içi boş kalır.
Anlamı bulmak için şunu sorun:
- Bir faaliyete ne kadar zaman ayırıyorsunuz?
- Ona kendinizi ne kadar adıyorsunuz?
- Düşük maaşa rağmen o işi sürdürür müydünüz?
Cevaplar size yol gösterecektir. Burchard’a göre yüksek performanslı insanların sırrı, hevesi kendi içlerinden üretebilmeleridir. Kendinize sorun: “Durup dururken, kendi seçimimle heveslenebilir miyim?” Cevap çoğu zaman evettir. Çünkü heves, dışarıdan beklenen bir kıvılcım değil; içeriden beslenen bir enerji kaynağıdır.
4. Hepsini birleştir
Şimdi bütün parçaları bir araya getirme zamanı. Geleceğinizi netleştirdiniz, peşinde olduğunuz hissi buldunuz, sizin için anlamlı olanı tanımladınız. Bu üç cevabı tek bir vizyon cümlesine dönüştürün.
Örneğin:
“Gelişen ve ülkesine katkı sunan bir insan olarak, sevdiklerimle birlikte anlamlı bir yaşam sürmek istiyorum.”
Bu cümle sizin için özel olacak. Siz bunu “Köpeğimi en güzel şekilde eğitmek” diye de ifade edebilirsiniz. Bu size kalmış. Önemli olan, kendi değerlerinize ve kendi hayallerinize göre şekillenmesi. Çünkü bu vizyon cümlesi, her günkü küçük kararlarınızda bile size pusula olacak.
Netlik: Sıradışılığın gizli anahtarı
Sıradışılığın yolu netlikten geçiyor. Netlik, bir günde bulunmaz. Ama bu dört alıştırmayı düzenli uyguladığınızda, sis dağılır ve yol görünür. Belki de bugün kendinize sormanız gereken tek soru şu:
“Benim için gerçekten önemli olan ne?”
Başarılı olduğu hâlde kendine vakit ayırabilen, dengeli ve mutlu kalabilen insanlar da var. Yüksek performanslı olup sakin ve mutlu olma konusunu ben de henüz tam çözememiş durumdayım. Çözen, deneyimleyen varsa katkılarını seve seve duymak isterim.