"Bordro topluluğunun ihtiyaçlarına göre büyüdük"
Global Bordro Derneği ile gerçekten dikkat çekici bir şey, sadece bir organizasyon değil; siz küresel bir topluluk inşa ettiniz. Başlangıçta size böyle bir organizasyonu kurmak için ne ilham verdi?
Benim geçmişim aslında işe alım üzerineydi, uzun yıllar bordro sektörü içinde bu alanda çalıştım. Yani hep bordro sektöründe çalıştım aslında ve başkaları için işler kurdum ve sonra kendi işimi kurmaya karar verdim. Bunu yaparken, biri ilk online bordro dergisini satıyordu ve dergiye abone olan yaklaşık 50 kişi vardı. Ben de o dergiyi almaya karar verdim.
Derginin geliştiricisi Richard, bizimle kaldı, sonunda dergiyi küresel bir formata dönüştürdük. Ekibe kısa sürede küreselleşeceğini söylediğimi hatırlıyorum. Herkes "her neyse" der gibiydi. Ama dergi gerçekten küreselleşti ve birkaç ay içinde insanlar bize ulaşmaya başladı.
"Afrika'da bordroyu nasıl işleriz?" veya "Güney Afrika'da, Nijerya'da?" gibi. Sonra birileri, "Amerika'daki sağlayıcımda bir sorun yaşıyorum, yardım edebilir misiniz?" dedi. Yani dünyanın her yerinden insanlar bize ulaşıyor, telefon ediyor, sadece bir şeyi nasıl yapacaklarını soruyordu.
Washington'da, Amerika Birleşik Devletleri'nde Michael Bear ile tanıştım. O, "Siz ne yapıyorsunuz?" diye sordu. Ona anlatırken, o da "Yani sen küresel bir bordro derneği mi kuruyorsun?" dedi. Ben de "Aman Tanrım, işte bu!" dedim ve şimdi Michael ile çalışıyoruz.
Fikrimiz vardı ama ne isim vereceğimizi bilmiyorduk, Michael'a bize isim verdiği için teşekkür etmeliyim. Sonrasında gerçekten topluluk odaklı, bordro topluluğunun ihtiyaçlarına göre büyüdük.
Yaklaşık 12-14 yıldır devam ediyoruz ve biz doğru yaptığımızdan emin olmak için lansman yapmadan önce birkaç yıl bekledik, doğru yaptığımızdan emin olmak istedik.
Bu çok iyi ve aynı zamanda bizim için ilham verici. Bana Türkiye'de bir Türk Bordro Derneği kurma konusunda ilham verdi. Aslında, Türkiye Bordro Derneği olarak şu anda bordronun resmi olarak bir meslek olarak tanınması için çalışıyoruz. Yani aslında standartları, sertifikaları daha tanımlı bir kariyer yolu olarak belirlemeye çalışıyoruz.
Peki sizin tarafınızda, Global Bordro Derneği tarafında veya İngiltere'de, bu sertifika süreci nasıl işliyor?
Evet, yani farklı ülkelerde, sizin gibi kendi ülkesel bordro dernekleri var elbette. Örneğin CIPP var ve Kanada'da Ulusal Bordro Enstitüsü var. Bu yıl üzerinde çalıştığımız bir şey de, insanların farklı ülkelerde GPA tarafından sertifika almasına izin vermek. Çünkü küresel bir sertifikasyon yok ya da bazıları öyle diyor.
Nasıl görüneceğini ve nasıl işleyeceğini görmek için her zaman olduğu gibi, teknolojik tarafın hazır olmasını bekliyoruz. Ama fikir orada ve umarım bu yılın Eylül veya Ekim aylarında bir şeyler başlatabiliriz, böylece insanlar "Bu benim sonuçlarım, bunu başarabilirim" diyebilirler.
Yaptığınız küresel bordro ödülleri aslında gerçekten alanımızda anlamlı bir gelenek. Bu ödül fikri nasıl ortaya çıktı?
Bence bu sektörü kutlamanın gerçekten iyi bir yolu. Bordroda ödül vermek eşsiz bir fikir değildi, ancak küresel bordro ödülleri düzenlemek belki de eşsiz bir fikirdi ve başlangıçta gerçekten gergindim, Çünkü "Aman Tanrım, insanlar katılacak mı?" diyordum. Ve bilmiyorum biraz sorumsuzluk mu ama "Hadi deneyelim, ilk ödülleri deneyelim" dedim. Ama gerçekten harika bir yerde olması gerektiğini biliyordum.
Bu yüzden Londra'da, Birleşik Krallık'taki Londra Kulesi'nde 9 yıl önce ilk törenimizi yaptık ve çok sayıda insanla harika bir katılımımız oldu. Geçen yıl bile sanırım 28 ülkeden insan vardı. Yani şimdi, biliyorsunuz, gerçekten büyüyor ve farklı ülkelerden insanlar da bize katılıyor.
Umarım insanlara ilham verir ve gerçekten bordroya bir ışık tutar, insanların ne yaptığını ve neler başarabileceğini gösterir. Hatta, biliyorsunuz, kazanamasanız bile hala bir süreç var ve bu süreci tamamlamak da bir başarı.
Biz de Datassist olarak iki kez ödül aldık ve defalarca finalist olduk. Her yıl buna hazırlanma sürecimiz bizim için heyecan verici oluyor. Ödüllerin kazananlarına nasıl karar veriyorsunuz?
Bizim ve jüri üyelerinin bunu çok ciddiye aldığını söyleyebilirim. Yani, bazen aldığım bir eleştiri bağımsız olmadığı veya insanların bağımsız olmadığını düşünmesi ama gerçekten söyleyebileceğim bir şey var: Bağımsız.
Yani, GPA ekibinden hiç kimsenin ödülü kimin kazanacağı konusunda söz hakkı yok, biz bu işe karışmıyoruz. Biz organize ediyoruz ama nihai karara karışmıyoruz ve jüri üyelerimiz var ve onlar tüm sürece 50 saatten fazla zaman harcıyorlar, bu çok uzun bir süreç. Puan kartları var, belirli kategorilerle görüşüyorlar ve sonra bir araya gelip kimin kazandığını tartışıyoruz. Yani bu seçim süreci düzenli bir süreç.
Jüri üyelerinin bunu bu kadar ciddiye almasından çok gurur duyuyorum çünkü onlar çok büyük bir sorumluluk duygusu taşıyorlar.
Bu, sadece şapkadan bir isim çekmek gibi değil, gerçekten çok büyük bir iş.
Bazı insanlar ekiplerini getiriyor ya da bazı müşterilerini getiriyorlar ve biz her zaman biraz farklı bir şey yapmaya çalışıyoruz, katılımcıların güzel zaman geçirmesini istiyoruz ve aynı zamanda kazansalar da kazanmasalar da tadını çıkarmalarını sağlıyoruz.
"Yapay Zekayı anlamanız gerekecek"
Bir sonraki nesil bordro liderleri hangi becerilere sahip olmalı, nelere odaklanmalılar?
30 yıl önceki bordro çalışanlarını düşünürsem, o kadar farklı ki. Biliyorsunuz, her 10 yılda bir bordro sektörüne giren insanlara bakıyorsunuz ve sürekli değişiyor.
Sunucu: Ve şunu söyleyebilirim ki insanlar daha dinamik. Sıradan çalışanlara hala ihtiyacınız olduğunu düşünüyorum. "Sıkıcı" demek istemiyorum, anlar mısınız bilmiyorum. Ama biliyorsunuz, her zaman sadece bordro yapmak, sadece veri girişi yapmak veya her neyse isteyen insanlar var. Yine de, sektöre giren insanlar içinde çok daha dinamik olan kişiler de var. Daha fazla network yapıyorlar, masada bir yer edinmek istiyorlar.
Ve bence yeni beceri seti şu ki, yapay zekayı anlamanız gerekecek, teknolojiyi anlamanız gerekecek. Belki de daha çok veri odaklı olacak, verileri yorumlamak için analitik bilmeniz gerekecek. Bence gelecekte gerekli olacak yeni beceri seti, veri odaklı insanlar ve yapay zeka sohbet botları, otomasyon gibi şeyleri anlayan insanlarda olacak.
Küresel sertifikasyon için GPA'nın bazı eğitim programları yaptığını biliyorum, bunlar hakkında bize bilgi verebilir misiniz?
Evet, yani sürekli gelişiyor ve yeni alanlarda eğitmenler arıyoruz. Bence oldukça ilginç olan şey, farklı yıllarda ihtiyaç duyulan farklı ülkeler olması, çünkü açıkçası uyumlulukta büyük bir değişiklik var.
Yani uyumluluk her ülkede değişiyor, biliyorsunuz, birkaç yıl önce, herkes Polonya hakkında bilgi edinmek istiyordu çünkü büyük bir uyumluluk değişikliği, büyük bir bordro değişikliği vardı. Şu anda Orta Doğu, insanların eğitim almak istediği oldukça büyük bir alan. Ayrıca Latin Amerika bölgesi, bunlar anahtar alanlar ki daha fazla eğitim sağlamaya başlamamız gerekiyor. Yaklaşık 30 ülkeye yönelik eğitim programlarımız mevcut.
"Bordro, çalışanın işe gitme nedeninin önemli bir parçasıdır"
Biliyorsunuz, tüm şirketler bu yapay zeka trenine atlamak istiyor ve kimse geride kalmak istemiyor.
Bordroda da çok fazla uyumluluk, veri gizliliği, her türlü şey var. Yapay zekanın bu anlamlı etkiyi bordroda nerede yarattığını görüyorsunuz?
Dikkatli olmalıyız. Aslında yapay zeka trenine son vagondan umutla binmeye çalışıyoruz. Yapay Zeka ile bir şeyler yapmak isteyen bu şirketler, doğru tren mi yanlış tren mi bilmeyebiliyor, Herkes bir şeyler yapmak istiyor. Yani bence kesinlikle bir yapay zeka yorgunluğu var, çünkü çok sayıda insan yapay zeka hakkında konuşuyor. Şu anda yapay zekaya biraz şüpheyle yaklaşıyorum, ama dün bir toplantıdaydım, birisi İK departmanlarında yapay zeka kullandığını ve bunun raporlarda zaman kazandırdığından bahsetti.
Yani yapay zekanın ya da departmanınızda yapay zeka kullanmanın. kesinlikle önemli faydaları olduğunu düşünüyorum. Ancak "Haydi yapay zeka kullanalım." Demek o kadar kolay değil bence. Ürünleri geliştirebilecek teknik insanları bulmanız gerekiyor. Bence bordro ve uyumluluk, henüz orada değil. Bence hala kaynakları ve yapay zeka üzerindeki bilgiyi çok iyi kontrol etmeniz gerekiyor.
Biliyorsunuz, bazı genç nesiller ChatGPT veya Copilot kullanıyor ve ortaya çıkan bilgiler kesinlikle doğru değil. Yani bence şu anda öyle bir durumdayız ki, yapay zekaya uyumluluk konusunda kesinlikle güvenemeyiz. Bordro sektörünü yok edeceğini veya ortadan kaldıracağını düşünmüyorum, bazı tekrarlayan, sıkıcı işleri ortadan kaldıracaktır.
Bence bordro sektörüne veri konusunda yardımcı olacaktır ve elinizdeki bilgileri göstermek için üst yönetime rapor verme konusunda işleri hızlandıracaktır. Ama aynı zamanda bordro sektöründe ve yapay zeka kullanılsa da hala bir insana ihtiyacınız olacağını düşünüyorum, size ne söylendiğini yorumlayacak fiziksel bir kişiye ihtiyacınız var. Bordro, bir çalışanın işe gitme nedeninin çok önemli bir parçasıdır. Yani bir sorun olursa, sanırım insanlar eninde sonunda teknoloji yerin hala bir insanla konuşmak isterler
Teknolojiye hepimiz fazlasıyla güveniyoruz, ama hepimizin bildiği gibi teknoloji bizi yarı yolda bırakabilir. Yani siber güvenlik saldırısı, crowdstrike veya benzeri bir şey yaşarız. Bu yüzden insanlar hala bordroyu nasıl yöneteceklerini bilmek zorundalar.
Örneğin COVID'de ofisler bir gecede kapandı ve bordro çalışanları neredeyse bazı durumlarda bir süreliğine veya yeni normal olana kadar temel şeylere geri dönmek zorunda kaldı. Yani bence Aİ iyi bir şey ama bir görelim derim.
MELANİE PİZZEY, NELERDEN İLHAM ALIYOR?
