ÖMER BİLİR - [email protected]
GURUR TULGAR- [email protected]
Türkiye’nin otomobil ithalatı, 2015–2025 döneminde küresel tedarik zinciri dinamikleri, döviz kuru hareketleri ve iç piyasa taleplerinin etkisiyle önemli değişimler geçirmiştir. Bu süreçte uygulanan vergisel düzenlemeler, gümrük mevzuatı ve çeşitli idari kararlar sektörün şekillenmesinde belirleyici rol oynamıştır.
Küresel tedarik zincirinde yaşanan dalgalanmalar (COVID-19 pandemisi, yarı iletken arzındaki daralmalar) ve kur gelişmeleri ithalat hacminde kayda değer etkiler yaratmıştır. Otomotiv Sanayi Derneği (OSD) verilerine göre 2015 yılında 9,6 milyar ABD doları olan otomobil ithalatı, 2024 yılında 17,7 milyar ABD dolarına yükselmiştir. TÜİK verileri, 2023 yılında ithal araçların toplam satışlarda %65’in üzerinde bir paya ulaştığını göstermektedir. Dolayısıyla, otomotiv sektörü ve otomobil ithalatı birçok farklı husustan etkilenmesine, tarife ve tarife dışı önlemler uygulanmasına rağmen Türkiye ithalatında önemini korumaya devam etmektedir.
2015 öncesinde ithalat, ağırlıklı olarak Avrupa Birliği (AB) ve Serbest Ticaret Anlaşması (STA) kapsamındaki ülkelerden yapılmış ve ithalatçılar standart gümrük prosedürlerini uygulamıştır. Ancak 2015 sonrasında ithalat süreçlerinin biraz daha karmaşık hale geldiği söylenebilir.
Özellikle, ithal araçların teknik uygunluk belgeleri, çevre standartları ve emisyon normlarına uyum yükümlülükleri ile dolaşım ve menşe belgeleri (A.TR ve STA kapsamında menşe belgesi ya da EUR.1 gibi), ithalatçı firmalar için zaruri hale gelmiş; gümrük beyannamelerinin gerek içerik gerekse ekli belgeler açısından eksiksiz hazırlanması kritik önem kazanmıştır.
Türkiye’de otomobil ithalatının vergilendirilmesinde temel unsurların başında Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) ve Katma Değer Vergisi gelmektedir (KDV).
ÖTV, motor silindir hacmi, matrah dilimleri ve araç türüne (konvansiyonel, hibrit, elektrikli) göre farklı oranlarda uygulanmaktadır. 2020 sonrası dönemde elektrikli araçlar için ayrı ÖTV oranları getirilmiş; 7555 sayılı Kanun ve 10115 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile 2025 yılında matrah dilimleri yeniden düzenlenerek ithal elektrikli ve üst segment araçlarda vergi yükü artırılmıştır.
İthalatta tahsil edilen vergiler ve ek mali yükümlülükler de süreçte önemli rol oynamaktadır.
- 3351 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı: Avrupa Birliğinden A.TR dolaşım belgesi ile ithal edilen ve Türkiye ile arasında Serbest Ticaret Anlaşması bulunan ülkelerden ilgili menşe belgesi ile gelen araçlar dışındaki ülkelerden ithal edilen araçlara %10–30 oranında ilave gümrük vergisi uygulanmıştır.
- 2018/11973 sayılı Karar: ABD menşeli otomobillere %60–70’e varan ek mali yükümlülükler getirilmiştir.
- 10435 ve 10436 sayılı Kararlar (22.09.2025): 2018/11973 sayılı Karar yürürlükten kaldırılmış; AB’den A.TR dolaşım belgesiyle veya STA kapsamında menşe belgesiyle ithal edilen araçlar için yeni bir düzenleme yapılmıştır.
- Konvansiyonel ve hibrit (plug-in hariç) araçlara %25 veya en az 6.000 USD, Plug-in hibrit araçlara %30 veya en az 7.000 USD ve Elektrikli araçlara %30 veya en az 8.500 USD ilave mali yükümlülük uygulanmaya başlanmıştır.
2025 yılı itibarıyla küresel otomotiv sektöründe kapasite fazlası ve maliyet baskıları nedeniyle yapısal dönüşüm yaşanmaktadır. OEM’ler (orijinal ekipman üreticileri) ve tedarikçiler, elektrifikasyon ve dijital dönüşüm yatırımlarına öncelik verirken; Çin ve uzak doğu menşeli şirketler, Türkiye dahil çeşitli bölgelerde yerelleşmiş üretim üsleri kurma yönünde adımlar atabilmektedir.
Türkiye açısından bu durum, elektrikli araç ve batarya yatırımlarının hızlanması ve tedarik zincirinde bölgesel bir merkez olma potansiyeli anlamına gelmektedir. Türkiye’nin otomobil, aksam-parça ve yedek parça ithalat işlemleri, süreci ve vergi ile vergi dışı önlemler karışışındaki durumu önümüzdeki yıllarda yukarıdaki unsurlar kapsamında şekillenebilecektir.
2015–2025 döneminde Türkiye’nin otomobil ithalatı, küresel gelişmeler ve iç piyasa dinamikleri ile birlikte vergisel ve gümrük düzenlemeler üzerinden sıkılaştırılmıştır. 2025 yılında yürürlüğe giren kararlarla birlikte ithalat maliyetleri menşe ve araç teknolojisine göre farklılaştırılmıştır. Önümüzdeki dönemde otomobil ithalatının seyri, yerli üretim kapasitesinin artışı, yeşil dönüşüm politikaları ve ticaret anlaşmalarının güncellenmesi çerçevesinde belirlenecektir.