Sanat, bir toplumun ruhunu, tarihini ve hayallerini yansıtan eşsiz bir ayna. Türkiye, bu aynada parıldayan iki mücevherle, uluslararası alanda bir kez daha adını duyurdu: Türkiye İş Bankası Resim Heykel Müzesi ve İstanbul Modern. Avrupa Müze Forumu (EMF) tarafından düzenlenen Avrupa Yılın Müzesi Ödülleri (EMYA) töreninde bu iki müze, sanat dünyasındaki yenilikçi, kapsayıcı ve ilham verici yaklaşımlarıyla ödüllendirildi.
Beyoğlu’nun kalbi İstiklal Caddesi’nde, 1900’lü yılların başında inşa edilen Baudouy (Bodvi) Apartmanı, bir zamanlar ailelerin, iş yerlerinin ve Türkiye İş Bankası Beyoğlu Şubesi’nin (1953-2016) anılarına ev sahipliği yaptı. Bu tarihi bina, Cumhuriyetimizin 100. yılına armağan olarak, 29 Ekim 2023’te Türkiye İş Bankası Resim Heykel Müzesi olarak kapılarını sanatseverlere açtı. Müze, EMF jürisi tarafından “özgün küratöryel yaklaşımı, Türkiye’nin sanat tarihine kazandırdığı yeni perspektif ve tarihi unsurlarla çağdaş mimariyi harmanlayan yapısı” nedeniyle Özel Takdir Ödülü’ne layık görüldü.
Müzenin başarısının sırrı, yalnızca estetik bir mekân yaratmakla sınırlı değil. Jüri, müzenin daha önce yeterince tanınmamış sanat eserlerini öne çıkaran yenilikçi sergileme anlayışını, evrensel erişilebilirlik standartlarına uygunluğunu ve ziyaretçilere sunduğu samimi, davetkar atmosferi özellikle vurguladı. Müze, âdeta bir zaman tüneli gibi, Türk sanatının geçmişten günümüze uzanan yolculuğunu gözler önüne seriyor. 5. ve 4. katlarda yer alan “Türk Resmini İzlemek” adlı kalıcı sergi, Türk resminin tarihsel gelişimini derinlemesine sunarken, 2. ve 3. katlar, süreli sergilerle sanatın çağdaş nabzını tutuyor. Giriş katındaki kafe ve RHM Dükkân, İstiklal Caddesi’nin canlı ruhuyla bütünleşerek ziyaretçileri içeri çekiyor. BlackBox etkinlik alanı ise, kültür-sanat seminerlerinden çocuklara yönelik ücretsiz sanat atölyelerine kadar geniş bir yelpazede etkinliklere ev sahipliği yapıyor.
Müze, 1940 yılında koleksiyonun ilk eserlerinin envantere kaydedilmesiyle başlayan 80 yılı aşkın bir çabanın ürünü. İş Sanat Genel Müdürü Zuhal Üreten, bu ödülün anlamını şu sözlerle ifade ediyor:
“Cumhuriyetimizin 100. yılında açılan müzemiz, güçlü koleksiyonu, sergileri, koleksiyon koruma çalışmaları, yayınları, öğrenciler için atölyeleri ve yetişkinlere yönelik öğrenme programlarıyla kültür dünyamıza çok yönlü katkılar sunuyor. Bu ödül, eserlerin değerli sanatçılarına, koleksiyonun oluşturulması ve korunması için kuşaklardır emek veren İş Bankası ve İş Sanat çalışanlarına, müze ekibimize ve ziyaretçilerimize bir teşekkür niteliğinde. Ülkemizde müzecilik faaliyetlerinin Avrupa’da gördüğü bu takdir, hepimiz için gurur verici.”
Müze, açıldığı günden bu yana Stevie, MUSE, MarCom, Felis ve Sardis gibi uluslararası organizasyonlarda ödüller kazanarak başarısını perçinlemişti.
İstanbul’un sanat sahnesindeki diğer gurur kaynaklarından biri olan İstanbul Modern, EMYA 2025’te Portimão Misafirperverlik, Kapsayıcılık ve Aidiyet Müze Ödülü’nü alarak bir kez daha adını dünyaya duyurdu. 2009 yılında da EMYA’dan Özel Takdir Ödülü alan müze, yeni binasının açılışından bu yana uluslararası kültür ve mimarlık çevrelerinde büyük yankı uyandırıyor. Toplumsal sorumluluk, kapsayıcılık, sürdürülebilirlik, kültürler arası diyalog ve demokratik değerlere yönelik uygulamalarıyla jürinin dikkatini çeken İstanbul Modern, modern ve çağdaş sanata odaklanan koleksiyonu ve programlarıyla sanatı toplumun her kesimine ulaştırıyor.
Müzenin yeni binası, mimari açıdan da bir başyapıt. Architectural Digest tarafından “2024’ün Harika Eserleri” arasında gösterilen bina, National Geographic’in “Dünyanın En İyi 20 Kültürel Mekânı” listesinde yer aldı. ArchDaily’nin “Yılın Binası” ödülünü kazanan müze, Architecture MasterPrize’da “En İyilerin En İyisi” unvanını aldı ve Dünya Mimarlık Festivali’nde “Tamamlanmış Yapılar – Kültür” kategorisinde birincilik ödülüne layık görüldü. Ancak İstanbul Modern’in başarısı yalnızca mimariyle sınırlı değil. Müze, “Bir Hayalin İzinde” adlı programıyla, genç kızları sanatla buluşturarak yaratıcı düşünme ve sanatsal ifade becerilerini geliştirmeyi hedefliyor. Bu proje, Uluslararası Modern Sanat Müzeleri ve Koleksiyonları Komitesi (CIMAM) tarafından “Üstün Müzecilik Uygulamaları Ödülü”ne layık görüldü ve Türkiye’den bu ödüle değer görülen ilk uygulama oldu.
İstanbul Modern Yönetim Kurulu Başkanı Oya Eczacıbaşı, ödülün önemini şu sözlerle vurguluyor:
“2004’teki kuruluşumuzdan bu yana sanatı toplumla buluşturma hedefiyle çalışıyoruz. 15 yıl önceki EMYA ödülünün ardından gelen bu yeni takdir, toplumsal sorumluluk ve kültürel diyaloğa verdiğimiz önemin bir yansıması. Her ödül, bize sanatı daha geniş kitlelere ulaştırma sorumluluğu yüklerken, bu misyona olan inancımızı güçlendiriyor.”
Türkiye İş Bankası Resim Heykel Müzesi ve İstanbul Modern’in EMYA’daki bu başarıları çok önemli. Her iki müze de sanatı yalnızca bir estetik deneyim olarak sunmakla yetinmiyor; tarihle geleceği, yerel değerlerle evrensel standartları harmanlayarak toplumun her kesimini kucaklayan bir vizyon ortaya koyuyor.
Bu ödüller, yalnızca birer takdir belgesi değil; aynı zamanda Türkiye’nin sanatla şekillenen geleceğine dair umut verici birer işaret. Bu iki müzenin başarılarını yürekten kutluyorum. Onların ilham verici yolculukları, Türkiye’nin sanat mirasını dünyaya taşımaya devam edecek. Beyoğlu’nun tarih kokan sokaklarında ya da İstanbul’un modern siluetinde, bu müzeler, sanatın birleştirici gücünü hepimize hatırlatıyor. Gelecekte daha nice ödüllerle, Türkiye’nin sanat hikâyesini yazmaya devam etmelerini dilerim!