İstanbul’da 1885 yılında temelleri atılan İtalyan Ticaret ve Sanayi Odası Derneği (CCIIST), 140. yıl dönümünü vesilesiyle düzenlediği özel medya buluşmasında Türkiye ile İtalya arasındaki ekonomik ilişkilerin yeni vizyonunu paylaştı.
İtalya’nın İstanbul Konsolosu Roberta Costanzo ve iş dünyasının önde gelen temsilcilerinin katıldığı toplantıda İtalyan Ticaret ve Sanayi Odası Derneği’nin iki ülke arasında sadece bir köprü değil, bir güven hattı oluşturduğuna dikkat çekildi.
“140 yıl, güvene dayalı bir geleceğin inşasıdır”
CCIIST Yönetim Kurulu Başkanı Stefano Kaslowski, iki ülke ilişkilerinin geçmiş başarıların ötesinde, geleceğe yön veren bir potansiyel taşıdığını vurgulayarak, şu yorumları yapıyor: “Türkiye ve İtalya, savunmadan enerjiye, otomotivden gıdaya uzanan güçlü bir başarı hikâyesi yazıyor. Amacımız, bu mirası yenilikçi, dijital ve sürdürülebilir bir geleceğe taşımak.”
Yeni dönemin odağında sürdürülebilirlik, dijital dönüşüm, inovasyon ve yetenek gelişimi olacak. Özellikle ‘food diplomacy’ yaklaşımıyla tarım ve gıda alanındaki iş birliklerini derinleştirmeyi hedefliyoruz.”
Hedef, 40 milyar dolar
CCIIST verilerine göre, Türkiye– İtalya ticaret hacmi 2024’te 33 milyar dolara ulaştı. 2025’in ilk sekiz ayında 27,6 milyar dolar olarak kaydedilen ticaretin yıl sonunda 35 milyar doları aşması, kısa vadede ise 40 milyar dolar eşiğinin geçilmesi hedefleniyor.
İtalya, Türkiye’nin AB içindeki ikinci büyük ticaret ortağı konumunda bulunurken; Türkiye, İtalya’nın ihracatında yüzde 2,8 payla 10. sırada yer alıyor.
Son dönemde Roma’da düzenlenen zirve ve devam eden üst düzey temaslar, enerji, savunma ve ticaret alanlarındaki iş birliğini güçlendirirken, iki ülke arasındaki stratejik diyaloğu daha somut, sonuç odaklı ve sürdürülebilir bir zemine taşıyor.
Ar-Ge ve yüksek teknoloji temelli ortaklık
Kaslowski, iki ülkenin ekonomik yapılarındaki tamamlayıcı güçlerin sinerji yarattığını vurguluyor: “İtalya’nın tasarım ve marka yaratma gücüyle Türkiye’nin üretim kabiliyeti birleştiğinde, Akdeniz ekonomisi için güçlü bir rekabet avantajı doğuyor. Bu sinerjinin somut örneklerinden biri de savunma sanayisinde Baykar’ın İtalya’daki teknoloji ortaklıkları. Türk mühendisliğini İtalyan endüstriyel mükemmeliyetle buluşturan bu yatırımlar, iki ülke arasında Ar-Ge ve yüksek teknoloji temelli ortaklık modelleri oluşturuyor.
CCIIST, Gümrük Birliği’nin modernizasyonu, yeşil ve dijital dönüşümün hızlanması, kamu– özel sektör iş birliklerinin güçlendirilmesi gibi alanlarda öncü rolünü sürdürmeyi hedefliyor. Sürdürülebilirlik, gıda, inovasyon ve markalaşma alanlarında yeni girişimler başlattık. 140 yıl önce başlayan bu yolculuk, Türkiye ve İtalya’nın ortak geleceğine duyduğumuz güvenin en somut göstergesi.”
“BİRLİKTE DEĞER ÜRETİYORUZ”
İki ülke arasındaki ilişkilerin artık yalnızca ticaretle sınırlı olmadığını ifade eden Pirelli Türkiye CEO’su Gian Paolo Gatti Comini, “Enerji, mobilite ve imalat alanlarında teknoloji transferi ve ortak değer zincirleriyle derinleşen bir iş birliği yürütüyoruz” diyor. Ferrero Türkiye Çikolata Genel Müdürü Azmi Gümüşlüoğlu ise iki ülkenin yaratıcılık, aile ve misafirperverlik gibi ortak değerler üzerinden buluştuğunu belirterek, “CCIIST’in 140 yıllık güven köprüsü sayesinde, ticaretin ötesinde inovasyon ve sürdürülebilirlikte yeni değer yaratıyoruz. Bugün İtalya ve Türkiye ilişkilerini özel kılan üç temel özellik var. Birincisi, pragmatizm, yani çözüm odaklılık. İkincisi, zanaatkarlık ve ustalık zihniyeti. Üçüncüsü ise, dayanıklılık, belirsizliğe hızlı uyum sağlama yeteneği” yorumunu yapıyor.