Ticari kredilerdeki aylık büyüme sınırları artırılmadan, reel sektörün şikâyet ettiği finansman maliyetlerinde rahatlama olmaz. Ekonomi yönetimi bu konuyu değerlendiriyor.
Merkez Bankası’nın yılbaşındaki planı her toplantıda faizi düşürmekti. 23 Ocak ve 6 Mart tarihlerindeki indirimlerle politika faizi yüzde 42,5 oldu. 19 Mart’ta yaşanan siyasi çalkantıdan sonra, yoğun döviz talebinin sakinleştirilmesi ve enflasyon beklentilerinin bozulmaması için faiz artırıldı.
Merkez Bankası, faiz indirim döngüsüne 24 Temmuz’da tekrar başlayacak. Mart başındaki orana dönülebilir. İndirim yapılsa bile, KOBİ’ler için yüzde 2,5, büyük işletmeler için yüzde 1,5 olan Türk Lirası (TL) cinsi ticari kredilerdeki aylık büyüme sınırları artırılmadan, reel sektörün şikâyet ettiği finansman maliyetlerinde rahatlama olmaz. Ekonomi yönetimi bu konuyu değerlendiriyor. Kredi genişlemesine bu ay izin verilmezse, 350 baz puanın üzerinde bir indirim de olabilir. Faiz kararına üç hafta gibi uzun bir süre var. İç ve dış gündem hızlı değişiyor. Daha iki hafta önce Orta Doğu’da savaş vardı. Şimdi bahseden yok. Bu haftanın başında CHP davası ana gündem maddesiydi. Gelecek hafta ABD’nin gümrük tarifelerine odaklanılacak.
TL cinsi finansal varlıkların ucuzluğu ortadadır. Öte yandan, hisse senedi ve tahvil piyasalarında yatırımcılar, eş zamanlı olarak iki fiyatlama yapmak zorunda kalıyorlar. İlki finansal ölçütler üzerinden, ikincisi politik gelişmeler üzerinden. Hayatın olağan akışında, faiz indirimlerinin varlık fiyatlarına olumlu etkisi sürecektir. Tabii Türkiye’de siyasi tansiyon düşmeyeceğinden, yatırımcılar tetikte olacaklar.