SEZGİN ERÖZBAĞ - TYB Ankara Şubesi Denetim Kurulu Üyesi
I) GİRİŞ
Her yıl 17 Haziranda, dünya genelinde çölleşme ve kuraklığın yıkıcı etkilerine dikkat çekmek ve bu küresel sorunlara karşı ortak eylem çağrısında bulunmak amacıyla "Dünya Çölleşme ve Kuraklıkla Mücadele Haftası" düzenlenmektedir.
Bu özel hafta; Birleşmiş Milletler Çölleşmeyle Mücadele Sözleşmesi (UNCCD) tarafından koordine edilen ve dünya liderlerini, karar alıcıları, bilim insanlarını, sivil toplum kuruluşlarını ve halkı bir araya getiren önemli bir etkinliği barındırmaktadır.
II) ÇÖLLEŞME VE KURAKLIK
Konunun önemi ve daha iyi anlaşılması açısından bu önemli haftaya adını veren iki kavramı kısaca açıklamakta fayda var.
Çölleşme: Kurak veya yarı kurak alanlarda iklim değişiklikleri ve insan faaliyetleri sonucunda toprağın bozulmasıdır. Bu durum; verimli toprakların çorak arazilere dönüşmesine, bitki örtüsünün yok olmasına ve biyolojik çeşitliliğin azalmasına yol açar.
Kuraklık: Bir bölgedeki su kaynaklarının yetersiz kalması durumudur ve genellikle uzun süreli yağış azlığıyla ilişkilidir.
Her iki olgu da birbirini tetikleyerek tarım üretimini sekteye uğratabilmekte, gıda güvenliğini tehdit etmekte, su kıtlığına yol açıp milyonlarca insanın yaşam koşullarını olumsuz etkileyebilmektedir,
Bir başka ifadeyle adeta sessiz bir tehdittir.
III) KÜRESEL ETKİLERİ VE İNSANLIĞA YANSIMALARI
Çölleşme ve kuraklık, sadece kurak bölgeleri değil, tüm dünyayı etkileyen küresel sorunlardır. Bu sorunlar nedeniyle toprak bozulmakta, karbon tutma kapasitesi azalmakta, dolayısıyla iklim değişikliği hızlanabilmektedir. Bu durum su kıtlığı, göçlere ve hatta bölgesel çatışmalara neden olabilmektedir.
Ayrıca gıda üretimi üzerindeki olumsuz etkileri nedeniyle küresel gıda fiyatları yükselmekte, açlık riski artabilmekte, özellikle gelişmekte olan ülkeler için yoksulluk ve eşitsizlik derinleşebilmektedir.
Dünya Çölleşme ve Kuraklıkla Mücadele Haftasında bu sessiz tehdidin ciddiyetini vurgulamak için düzenlenen konferanslar, seminerler, atölye çalışmaları ve farkındalık kampanyaları ile;
Çölleşme ve kuraklıkla mücadele konusunda küresel işbirliğinin teşvik edilmesi, çölleşme ve kuraklığın nedenleri, etkileri ve çözüm yolları hakkında kamuoyunun bilgilendirilerek desteğinin sağlanması, ülkelerin sürdürülebilir arazi yönetimi ve su tasarrufu politikaları geliştirmeye teşvik edilmesi, çölleşmeyle mücadele konusunda en iyi uygulamalar ve yenilikçi çözümlerin paylaşılması amaçlanmaktadır.
Tüm bu etkinliklere gezegenimizin geleceği için bir çağrı olarak bakmak abartılı olmasa gerek.
IV) ÇÖZÜM YOLLARI VE GELECEĞE YÖNELİK ADIMLAR
Çölleşme ve kuraklıkla mücadele çok yönlü bir yaklaşım gerektirir. Sürdürülebilir arazi yönetimi uygulamaları, ormanlaştırma ve ağaçlandırma projeleri, su kaynaklarının etkin kullanımı, kuraklığa dayanıklı bitki türlerinin geliştirilmesi ve yerel toplulukların kapasitesinin güçlendirilmesi hayati önem taşımaktadır.
Ayrıca iklim değişikliğiyle mücadele etmek ve sera gazı emisyonlarını azaltmak, çölleşme ve kuraklığın temel nedenlerinden biri olan küresel ısınmayı yavaşlatmak için elzemdir.
Bu nedenle Dünya Çölleşme ve Kuraklıkla Mücadele Haftasını gezegenimizin geleceği için bir çağrı olarak değerlendirmek yerinde olacaktır.
Çünkü topraklarımızın verimliliğini korumak, su kaynaklarımızı sürdürülebilir bir şekilde yönetmek ve iklim değişikliğiyle mücadele etmek, hepimizin ortak sorumluluğudur.
Bu hafta vesilesiyle bireysel ve kolektif eylemlerle daha yeşil, daha dirençli ve daha sürdürülebilir bir çevre inşa etme kararlılığımızı pekiştirmeliyiz.
Unutmayalım ki, sağlıklı topraklar sağlıklı bir gezegenin ve sağlıklı bir insanlığın temelidir.