EVRİM KÜÇÜK
Boksit ve alümina üretiminde dünyanın en büyük oyuncuları arasına katılmayı hedefleyen CTC Enerji ve Madencilik, yurtdışındaki ilk büyük ölçekli yatırımını Batı Afrika ülkesi Sierra Leone’de hayata geçirdi. Şirket, ülkenin 320 milyon tonluk boksit kaynağını küresel pazarlara doğrudan erişimi olan entegre bir maden işletmesine dönüştürdü. Dönüşümün merkezinde ise 200 milyon dolarlık yatırımla kurduğu CTC SL Limanı yer alıyor.
CTC, dünyanın önde gelen boksit üreticilerinden biri olma vizyonunun ilk adımı olarak, yaklaşık 50 yıl boyunca atıl kalmış Port Loko sahasında üretime başladı. 200 milyon ton rezervle büyük potansiyel taşıyan saha ile CTC, dünya boksit ticaretinde yıllık 10 milyon ton üretim ve yüzde 10’luk pazar pay hedefliyor.
KENDİ LİMANI, KENDİ LOJİSTİĞİ
Bu hedefleri sürdürülebilir kılmanın en etkili yolu olarak şirket kendi lojistik altyapısını oluşturdu. Bu doğrultuda CTC, madenden gemiye ulaşımı kendi lojistik altyapısıyla sağlayacak şekilde 32 kilometrelik yol ve ilk etapta yıllık 10 milyon ton kapasiteli ülkenin en büyük limanını inşa etti. Liman tamamlandığında yılda 20 milyon tonluk kapasiteye ulaşacak.

Çinli bir şirket ortaklığı ve 200 milyon dolarlık yatırımla hayata geçirilen limanın açılışı geçtiğimiz günlerde Sierra Leone Cumhurbaşkanı Julius Maada Bio ve bakanlar kurulun katılımıyla yapıldı.
Çin’e ilk sevkiyat gerçekleşti
CTC SL Limanı’ndan ilk Capesize tipi gemi yüklemesi gerçekleştirildi. 200 bin ton ıslak metrik ton (WMT) kapasiteli üç gemi, hem üretici hem de tüketici kimliğiyle küresel alümina ve alüminyum sektörünün merkezinde yer alan Çin’e gönderildi. CTC, yüksek kaliteli boksit cevherini Çin’in alümina üretiminde kilit bir hammadde haline getirmeyi ve bu sayede boksit pazarında güçlü bir konum elde etmeyi amaçlıyor.
CEO DEVRİM TÜRK: KÜRESEL TEDARİKİ RAHATLATACAK
CTC Grup CEO’su Devrim Türk, EKONOMİ’ye yaptığı açıklamada, bu yatırımın küresel boksit tedarik zincirinin rahatlamasına büyük katkıda bulunacağını söyledi. Dünya boksit ihracatının yüzde 65’inin Gine’den yapıldığını hatırlatan Türk, bu tek merkezli yapının lojistik ve siyasi riskler yarattığını vurguladı. “CTC’nin Sierra Leone yatırımı, hem Çinli alıcılar hem de küresel tedarik zinciri için stratejik bir çeşitlenme olanağı sunuyor” diyen Devrim Türk, “Güvenilir ve sürdürülebilir bir alternatif tedarik kanalı oluşturduk” ifadesiyle projenin küresel etkisine işaret etti ve şöyle devam etti:
MADENCİLİK EKO SİSTEMİ OLUŞTURACAĞIZ
“CTC olarak önümüzdeki dönemde yalnızca üretim kapasitemizi artırmakla kalmayıp, aynı zamanda değer zincirinin farklı aşamalarında da aktif rol oynamayı hedefliyoruz. Kendi liman altyapımızın kurulması bunun ilk adımıydı. Bundan sonraki süreçte, işleme tesisleri, taşımacılık altyapısı ve enerji verimliliği gibi alanlara yatırım yaparak entegre bir madencilik ekosistemi oluşturmak istiyoruz”
Liman yalnızca CTC’nin değil, Sierra Leone’deki diğer madencilik şirketlerinin de kullanımına açık olacak. Şirket, limanın Sierra Leone’yi bölgesel bir lojistik ve ihracat üssü haline getireceğini öngörüyor.
CTC KARA KITADA DİĞER ÜLKELERE DE BAKIYOR
Sierra Leone’deki Port Loko Projesi’yle Afrika’daki madencilik faaliyetlerine güçlü bir başlangıç yapan CTC Madencilik, bu başarıyı kıta genelinde yaygınlaştırmayı hedefliyor. Şirket, Afrika’yı yalnızca zengin maden rezervleriyle değil, aynı zamanda uzun vadeli kalkınma ve stratejik ortaklıklar için bir fırsatlar coğrafyası olarak görüyor. CEO Devrim Türk, Sierra Leone’de edindikleri teknik bilgi, operasyonel tecrübe ve altyapı geliştirme modelini Afrika’nın diğer yüksek potansiyele sahip ülkelerinde uygulamayı planladıklarını belirtiyor ve şöyle konuşuyor: “Gelişmekte olan, yatırım ortamı istikrarlı olan ülkelerde aktif olarak yeni proje fırsatlarını değerlendiriyoruz. Batı Afrika başta olmak üzere farklı ülkelerde ön fizibilite çalışmaları ve iş birliği görüşmeleri yürütüyoruz. Amacımız sadece kaynak çıkarmak değil, bulunduğumuz her ülkede kalıcı ekonomik değer yaratmak. CTC, projelerinde yüzde 90 oranında yerel istihdam sağlıyor. Ayrıca sağlık, altyapı, eğitim gibi alanlarda sürdürülebilir sosyal programlar yürütüyoruz. Sierra Leone’de edindiğimiz deneyim, yeni ülkelerde benzer projeleri hayata geçirmemize ışık tutacak.” Afrika’nın altın, demir cevheri, koltan, lityum ve nadir toprak elementleri gibi birçok kritik mineralde hâlâ büyük ölçüde işlenmemiş rezervler barındırdığını vurgulayan Türk, “Doğru strateji ve uzun vadeli bakış açısıyla Afrika, yalnızca bugünün değil, geleceğin de madencilik merkezi olacaktır” değerlendirmesinde bulunuyor.
TÜRKİYE’DE BOKSİT VE ALÜMİNA YATIRIMLARI SÜRÜYOR
Küresel çapta faaliyetlerini büyüten CTC, Türkiye’de de yatırımlarını sürdürüyor. Geçtiğimiz yıl Türkiye’de 3 milyon ton boksit üretimi ve 2.7 milyon ton ihracat yapan CTC, bu yıl için 4 milyon ton ihracat hedefi koydu. Ana üretim merkezi olan İslahiye’nin yanı sıra Milas bölgesinde yabancı bir firmayla ortaklık kurduğu boksit sahasında faaliyetlerine başlayan CTC, bu yıl 1 milyon tonu Milas ve 3 milyon tonu İslahiye’den olmak üzere yaklaşık 4 milyon ton ihracat hedefliyor.
Milas’da ayrıca feldspat, kuvars, talk gibi madenlerin ar-ge faaliyetleri yürüten CTC, bazılarında üretime start verdi.
Alümina, şirketin büyüme planlarının diğer ayağını oluşturuyor. Yabancı bir ortakla Milas’ta Brown fused (kahverengi erimiş) alümina tesisi kurulmasına yönelik görüşmeler tamamlandı. Yıl sonunda temeli atılması beklenen tesisin 2027 yılında faaliyete geçmesi ve ilk etapta yıllık 100 bin ton alümina üretim kapasitesine sahip olması bekleniyor.