Nihat DELİBAŞI
Bu yılın ilk 9 aylık diliminde Denizli’nin ihracatının geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 12.09 azaldığını belirten Denizli İhracatçılar Birliği (DENİB) Başkanı Hüseyin Memişoğlu, ihracatçının artan girdi maliyetleri karşısında Uzakdoğulu rakiplere karşı pazar kaybetmemek için veresiye satış (open invoice) dahil her yolu zorladığını söyledi. Memişoğlu buna rağmen rakiplerle oluşan fiyat farkının yüzde 40’ları bulduğunu belirterek tüm sektörlerde ihracatta sıkıntı yaşandığını kaydetti.
Denizli’nin ihracatındaki yüzde 12.09’luk düşüşte tekstil ihracatındaki yüzde 20 düşüşün etkisinin olduğuna değinen Hüseyin Memişoğlu, 3 aydan bu yana müşterilerden sürekli indirim talepleri aldıklarını ifade ederek şunları söyledi: “Avrupa ve Amerika’da resesyon söz konusu. PMI endeksleri dünya genelinde yüzde 49. Avrupa’da 45, Almanya’da yüzde 40 gözüküyor oralardaki pazarlar düzelmedikçe bizim siparişlerin artma imkanı zor gözüküyor. Fakat en önemli sebepler talebin yetersiz olması. Çünkü rekabetçi olduğumuz ülkelerle aramızdaki fiyat farkı yüzde 40’ların üstünde. Mevcut stokların eritilmesi ve çarkın dönmesi için bırakın karlılığı, işi devam ettirebilmek adına bazen zararına bile mal yapıldığı oluyor. Ülkemizde enerji maliyeti, döviz bazında işçi maliyetinde artış olması, enflasyon nedeniyle yerel girdilerin çok artmış olması, buna karşı hammaddenin düşmüş olmasıyla maliyet sepetleri içinde işçilik ve enerji daha fazla yer almaya başladı. Bu nedenle rakiplere karşı fiyat tutturmakta çok zorlanıyoruz” diye konuştu.
“Yüzde 15-20 marjları kabul ettirebiliyoruz”
Avrupalı alıcının rakiplerle fiyat farkını dikkate aldığında yüzde 15-20 marjları kabul edilebilir bulduğunu kaydeden Hüseyin Memişoğlu, “Onlar için iyi tedarikçileriz, üretimde devamlılığımız var. Artı daha küçük miktarlarda, daha fazla ürünü servis edebiliyor, artı veresiye verebiliyoruz. Bugün için Avrupalı satın almacı Pakistan’dan, Hindistan’dan, Uzakdoğu’dan bir ürünü akreditifsiz alamazken yıllardan beri birlikte çalışmanın getirmiş olduğu itimatla Türkiye’deki bir malı open invoice (veresiye) verebiliyoruz” dedi. Sürekli çalışılan müşterilerin gelecekteki siparişlerini düşünerek, ihracatçının onlar adına mal tutarak stok bile yapar noktada olduğu bir dönem yaşandığına dikkat çeken Memişoğlu, “Alıcı sipariş verdiğinde bir hafta 15 gün içinde buradan malın yollanması, hazır kolide ise bir haftada satın almacının deposunda olması demek. Bunun maliyeti onlar için yüzde 15-20. Avrupa’nın vazgeçemeyeceği bir üreticiyi. Ama onun bir maliyeti var. O da yüzde 15-20. Onu absorbe edebiliyor. Fiyat farkı yüzde 40’a çıkınca etkisi kalmıyor” diye konuştu.
“Finansmanın yerini yüksek faiz sorunu aldı”
Geçtiğimiz yıl Denizli’den İsrail’e 240 milyon dolar ihracat yapıldığını ve bu rakamın kentin toplam ihracatının yüzde 5’ini oluşturduğunu anlatan Hüseyin Memişoğlu, ihracatçının endişesinin savaşın büyüme ihtimali olduğunu kaydetti. İhracatçıyı büyük sıkıntıya sokan finansman sorununun yerini yüksek faiz sorunun aldığına dikkat çeken Memişoğlu, şöyle devam etti: “İhracatçı için finansmana ulaşmak çok büyük problem değil. Fakat maliyeti yüksek. Yüzde 45-50 ile kredi kullanıp çarkları döndürmek kolay değil. Firmalar bu durumda öz kaynaklarına dönecek. Daha küçük miktarlarda daha hareketli olmaya çalışacak. DENİB olarak biz de alım heyeti, fuar organizasyonları, URGE çalışmalarıyla firmaları yeni alıcılarla buluşturmaya, yeni alıcıları şehrimize getirme gayretlerini artırarak devam ettireceğiz.”
2022’de 325 yeni ihracatçı
Geçtiğimiz yıl Denizli’den ihracat yapan bin 629 firmadan 325’inin yeni ihracatçı olduğu bilgisini paylaşan Hüseyin Memişoğlu “Denizli, 183 ülkeye 2 bin 700 GTIP’te ihracat yapan bir şehir. Ürün çeşitliliği ile sağlıklı ve homojen şekilde dağılmış bir ihracat yapısı var” dedi.