Oyak Renault’nun Bursa fabrikası, enerji verimliliği odaklı zeki robot yazılımlarıyla Renault Grubu’nun süreç iyileştirme stratejisine endüstriyel katkı veriyor.
Otomotiv endüstrisi yalnızca elektrikli dönüşüme değil, aynı zamanda dijitalleşmeyle rekabet üstünlüğü kazanma yarışına girmiş durumda. 13 ülkede 25 fabrikası ve 61 bin çalışanıyla %90 kapasiteyle üretim yapan Renault Grubu, Çinli üreticilerin geliştirme hızı ve maliyet avantajına karşı, İspanya’daki Palencia ve Valladolid tesislerinde dijitalleşmenin somut hali olan “endüstriyel metaverse” ile karşılık veriyor. Bu fabrikalar, dijital ikiz altyapısı ve yapay zeka (AI) destekli üretim sistemleriyle olduğu kadar, 15 bin AI ve 13.500 yazılım ve güvenlik sistemleri eğitimli personeliyle geleceği yeniden kurgulamaya çalışan Renault’nun birer sanayi laboratuvarına dönüşmüş durumda.
Palencia fabrikası, her gün 5 milyar veri noktasını analiz eden dev bir dijital mimariye ev sahipliği yapıyor. Her üretim ekipmanının dijital ikiziyle izlenebildiği bu sistem, boyahane fırınlarından tampon montajına kadar tüm süreçlerde enerji tüketimini optimize ediyor. 800 AI destekli kontrol noktası, kaliteyi sürecin doğal çıktısına dönüştürüyor. 2027’de bu sayı bine çıkacak.
Sistemin “Müşteri Memnuniyeti Tüneli” denilen tek bir noktasında bile, 50’den fazla kamera ile her aracın 130’a kadar görüntüsü alınarak boya, çizik ve montaj kusurları analiz ediliyor. Derin öğrenme algoritmaları sayesinde hata kaynakları daha hat çıkışına gelmeden önleniyor.
“Plant Connect” sistematiğiyle Renault, ürün geliştirmeden lojistiğe, üretimden müşteri geri bildirimine kadar tüm süreci dijitalleştiriyor. 2021-2024 arasında kurulan bu altyapı sayesinde %26 enerji verimliliği sağlanmış. 10 bini aşkın sensör, ertesi günün gaz ve elektrik tüketimine dair kestirimci kararlar üretebiliyor ve enerji tasarrufunun yanında emisyonları da %50’ye kadar azaltabiliyor.
Palencia, yalnızca ticarileşmiş yazılımlara değil, sahadaki mühendislerin Python tabanlı açık kaynak kodlarıyla geliştirdiği esnek sistemlere de sahip. Bu yaklaşım, teknoloji kadar yerel yeteneklerin de sürece katıldığı bir dijitalleşme modeli sunuyor.
Renault Grubu’nun dijital dönüşüm vizyonuna saha kaynaklı katkı sağlayan en kritik halkalardan biri ise, Oyak Renault. Bursa’daki fabrika, enerji verimliliği odaklı zeki robot yazılımlarıyla grubun süreç iyileştirme stratejisine endüstriyel katkı veriyor.
Örneğin Auto-Stop/Start mantığından esinlenen Aktif Frenleme, kısa duruşlarda robot enerjisini keserek yıllık 175 MWh tasarruf sağlıyor. Navigasyon mantığıyla çalışan Yörünge Optimizasyonu gereksiz hareketleri, 255 robotta uygulanan Hızlanma Optimizasyonu ise yılda 337 MWh tüketimi ortadan kaldırıyor.
Bu uygulamalar, IDM adlı dijital Enerji Tüketimi Gösterge Paneli üzerinden izleniyor. Bu sistemin Oyak Renault tarafından geliştirilip dünyadaki diğer Renault fabrikalarına ihraç edilmesi, Bursa’nın yalnızca bir üretim üssü değil, aynı zamanda grup içi dijital inovasyon merkezi olduğunu gösteriyor.
Rakip gibi görünen Palencia ve Oyak Renault, Renault Grubu’nun dijital dönüşüm stratejisinin iki farklı ucunu temsil etse de, daha verimli, daha hızlı ve sürdürülebilir üretim hedefi için birlikte çalışıyor.
Renault gibi Avrupalıların, Endüstri 4.0’ı devreye alma süreci, çevresel kazancın ötesinde küresel rekabet çevikliği de sağlıyor. Son notumuz ise; büyük bir atılım içinde olan Renault, artık yalnızca otomobil üretmiyor, endüstriyi yeniden kodluyor…