Türkiye ve dünya piyasaları son aylarda siyasetin yarattığı ağır sonuçların etkisinde debeleniyor. Zaman zaman kısa vadeli de olsa piyasalarda durulma görülse de uzun vadede yerel ve global ekonomilerde nasıl sonuçlarla karşılaşılacağını öngörmek zorlaştı. Bu kapsamda sorularımızı yanıtlayan Alternatif Menkul Değerler Genel Müdürü Tolga Macit Güsar, uzun vadede Türkiye’nin en büyük sınavının enflasyonla mücadele olduğunu söyledi. Güsar, “Orta vadede Türkiye için esas etken çevre ekonomilerimizde yaşanması muhtemel olası olumlu gelişmeler; Rusya-Ukrayna savaşının bitmesini hiç hafife almamak lazım, uzun yıllar sürecek hizmet ve mal ihracatının başında olabiliriz” dedi. Olumlu beklentisini bu cümlelerle ifade eden Güsar, “Uzun vadede ise Türkiye’nin esas sınavı enflasyonla olacaktır. Sürdürülebilir büyüme ve yapısal reformlarla desteklenmiş etkin para politikaları, umarım enflasyon alanında da bizleri memnun edecek ve yatırımcı güvenini kalıcı olarak olumlu yönde şekillendirecektir” diye konuştu.
Finansal performansa dikkat…
Borsa yatırımcıları için esas belirleyicinin her zaman finansal sonuçlar olduğunu ifade eden Alternatif Menkul Değerler Genel Müdürü Tolga Macit Güsar, “Ticaret savaşlarını da değer kazanan Euro’yu da artan faiz veya kredi sınırlamalarını da her zaman ve öncelikle şirketlerin finansal tablolarını nasıl etkiler diye düşünerek değerlendirmek en sağlıklısıdır” dedi. “Dolayısıyla olumlu veya olumsuz global gelişmelere, siyasi ve hukuki gelişmelere değil, yatırım yapmayı planladığınız şirketin finansal performansına odaklanmalısınız” diyen Güsar şunları söyledi: “Bugün; son aylarda yaşanan düşüş sonrası, hisse senedi değerlemeleri önemli sayıda şirkette cazip hale geldi. Önemli olan bu seviyelerden yükselişi ne tetikleyecektir? Suriye’de yaşanan gelişmeler, Rusya-Ukrayna savaşının sona ermesi, terör örgütünün tasfiyesi, kurda sağlanan stabilizasyon, birkaç ay içerisinde yeniden başlayacak faiz indirimleri vesaire... Borsa İstanbul, yükselmek istediğinde bir neden bulmakta zorlanmayacaktır.”
‘Dış şartlar tedbirleri etkiler’
Tolga Macit Güsar, ekonomide ve piyasalarda yaşanan sorun ve türbülanslara karşı ekonomi yönetimi ve Merkez Bankası’nın aldığı tedbir ve kararları yeterli buluyor. Güsar, “Yeterliden öte son derece de etkili buluyorum. Ekonomi yönetiminin son dönemde açıkladığı tedbirler, aldığı aksiyonlar, piyasalardaki oynaklığı yönetmeye yönelik son derece sağlıklı adımlar olarak değerlendirilmeli. Piyasalar belirsizliği sevmez, öngörülebilir bir faiz politikası ve yerel para birimi seyri ise bu anlamda bir gelişmekte olan ülkede piyasalara verilebilecek en sağlıklı yol göstericilerdir. Şüphesiz bu tür önlemlerin etkinliği ve uygulama süreci her zaman küresel şartlarla birlikte değerlendirilmelidir” dedi.
En önemli kriter yapısal reform
Piyasa katılımcılarının her zaman kısa vadede öngörülebilir döviz kuru ve faiz seyri, orta ve uzun vadede ise düşen enflasyon ve kalıcı büyüme görmek istediğini hatırlatan Güsar, para politikaları haricinde; yapısal reformların ise uzun vadeli yatırımların aradığı en önemli kriter olduğunu söyledi. Alternatif Menkul Değerler Genel Müdürü Güsar “Bu açıdan bakıldığında; dış ticaret açığına bağlı cari açığı düşürecek her adım, bütçe performansında kalıcı olumlu etki gösterecek her düzenleme veya tedbir gündeme geldikçe ve hayata geçtikçe, ülke ekonomisine ve dolayısıyla piyasalara etkisi çok olumlu olacaktır” dedi.
■ İç piyasa dış piyasayı gölgede bırakacak
Küresel piyasalarda ticaret savaşları, enflasyon, merkez bankası politikaları ve jeopolitik risklerin piyasaların seyrini belirlemeye devam edeceğini belirten Güsar, şu öngörüde bulundu: “ABD ve Avrupa’daki para politikaları, artan enflasyon ve emtia fi yatları ve tedarik zincirindeki gelişmeler, uluslararası yatırımcıların risk algısını etkileyebilir. Yön tayin etmek zor ancak yurt içi piyasalarda fırsat gören yatırımcılar ne ölçüde yurt dışı piyasaları öngörmeye çalışır, bence esas soru bu olmalı. Yurt içi piyasalara olan ilgi yılın geri kalanında yurt dışı piyasalara olan ilgiyi gölgede bırakabilir.”