PERYÖN Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Eylem Derya Özgür, 28. Dönem için çıtayı “insanı odağa alan dönüşüm”e koyuyor ve şöyle diyor: “Sisteme yalnızca uyum sağlayanı değil, sistemi dönüştürebileni gündeme almak istiyoruz. Veriden öğrenen değil, değer üreten insanı.”
PERYÖN'ün (Türkiye İnsan Yönetimi Derneği) 28. Döneminde başkanlık bayrağını devralan Dr. Eylem Derya Özgür, söze bir tespit ile başlıyor: “Çalışma hayatı hızlı bir dönüşümden geçiyor; bu dönemin liderliği, insanı odağa alanlardan çıkacak.”
PERYÖN’ün hedefi, yalnızca İK profesyonellerine değil, dünyasının her seviyesine dokunan, kapsayıcı bir platformu büyütmek.
14–15 Ekim’de 33. İnsan Odağında Yönetim Kongresi’ni “İz Bırakan İnsan” temasıyla düzenleyen PERYÖN, şimdi de 26 Kasım’da düzenleyeceği 17. İnsana Değer Ödülleri törenine hazırlanıyor.
PERYÖN Yönetim Kurulu Başkanı Özgür’ün çerçevesi kuvvetli: “İK artık veriyle düşünen, teknolojiyle karar alan, insan deneyimini sürekli iyileştiren stratejik iş ortağı.”
Büyük dönüşüm alanı ise, öngörüye dayalı yönetim. İş gücü planlamasından yetenek ve bağlılığa, öğrenmeden performansa kadar tüm süreçlerde yapay zekâ tabanlı analizler merkeze yerleşiyor.
İkinci eksen çalışan deneyiminin dijitalleşmesi. Hibrit ve uzaktan çalışma kalıcılaştıkça, İK’nın teknolojiyle empati kurabilen bir deneyim tasarlaması gerekiyor.
“Teknoloji kolaylaştırır; farkı yine insan yaratır” diyor Özgür ve yeni yetkinlik setini şöyle sıralıyor: “Veri okuryazarlığı, teknoloji entegrasyonu, etik muhakeme, dönüşüm liderliği. Yanına da vazgeçilmezi ekliyor: İnsan merkezli düşünme, iletişim, yaratıcılık, empati.”
Kullanıcı değil, değer üreten lider yetiştirmek
PERYÖN, WSI London işbirliğiyle Türkiye’de bir ilke imza atmış durumda. İki ayrı hat var. Bunlardan birincisi; “AI Superpowered: HR Lead”. Bu hat, C-level İK liderlerine yapay zekâ çağında stratejik liderlik kası kazandırıyor.
İkincisi ise, “Next-Gen HR Skills”. Bu hat; İK profesyonellerine anlama, değerlendirme, entegrasyon üçlüsünü öğretiyor.
Her ikisi de 6 hafta / 5 modül, çevrimiçi; işe alım, performans, bağlılık, deneyim, öğrenme gibi tüm İK süreçlerindeki yapay zeka uygulamalarını kapsıyor. Eğitimler Hande Ocak Başev tarafından veriliyor.
Özgür, “Hedefimiz, teknolojiyi sadece kullanan değil, onunla değer yaratan liderler yetiştirmek” vurgusunu yapıyor.
Bu resme PERYÖN Akademi’nin kurumsal ve bireysel eğitimleri, CHRO Toplantıları ile ortak akıl platformu ve Sabancı Üniversitesi EDU iş birliğiyle genç profesyonellere yönelik Yeni Nesil İK Uzmanlığı Sertifika Programı ekleniyor.
Mavi yaka denkleminde yeni çıpa: İtibar, ücret, yaşam kalitesi
Üretimden lojistiğe, enerjiden turizme mavi yaka talebi artışta. Özgür, fotoğrafı şöyle okuyor: “Ücret, yan haklar ve çalışma koşulları nedeniyle ayrışmalar yaşanıyor; bu yüzden işverenlerin mavi yakaya dönük politikalarını baştan ele alması şart.” Özgür’e göre, kalıcı çözüm için odak: mesleki eğitimin cazibesini artırmak, bölgesel ihtiyaçlara göre programları yaygınlaştırmak, kadın ve genç istihdamını teşvik etmek. Kısacası, mavi yakada itibar inşası ve ekosistem iş birlikleri olmadan sürdürülebilir denge yok.
Dört kuşak, tek zemin: Anlam–aidiyet ortaklığı
Aynı çatı altında dört kuşak; farklı beklentiler, farklı ritimler… İK’nın görevi farkı “yönetmek” değil, farktan öğrenme ve inovasyon üretmek. Özgür’ün reçetesi: mentorluk ve ters mentorluk, çapraz ekipler ve öğrenme toplulukları. “Gençler için amaç ve değer uyumu ile kıdemliler için bilgi aktarımının kıymeti aynı denklemde buluştuğunda, kurumlar yenilikçi ve dayanıklı bir kültürü kalıcı hâle getirebilir” diyor Özgür.
Kriz iletişimi: Önlem, dürüstlük, telafi
Özgür kriz döneminde ilk sorunun “Sorun mu, kriz mi?” olduğunu hatırlatıyor. Gerçek kriz ise reçete net: Dürüstlük, özür, zararı telafi ve tekrarını önleyecek tedbirler. Eski yaklaşımın bittiği yer de tam burası: Öncesini planlamamak, standardı işletmemek.
Geleceğin trendi: Şeffaflık
Geleceğin trendini tek kelimeye indiriyor Özgür: Şeffaflık. “Göründüğün gibi olmak, vadini karşılamak, güven inşa etmek.” Hız, kişiselleştirme ve teknolojinin yanına mutlaka “etik” kavramını koyuyor: “Metaverse’den dijital kimliğe, veri çağında ahlaklı tarafta kalmak her zaman kazandıracak.” Sonuç olarak, Dr. Eylem Derya Özgür’ün kişisel “iyi ki”leri, PERYÖN’ün kurumsal pusulasıyla örtüşüyor: Erken çalışma deneyimi, kesintisiz öğrenme, cesaret ve en önemlisi sabır. Bu yılki kongrenin teması boşuna değil: “İz Bırakan İnsan.” Çünkü bu çağda kalıcı olan, teknolojinin hızı değil; insanın bıraktığı iz.