SERCAN BAKAÇ - Vergi Müfettişi
8 Eylül 2025 itibarıyla 2025-2026 eğitim ve öğretim yılı başladı. Türkiye’de örgün eğitim kapsamında 75 bin 467 okul bulunuyor; bunların 14 bin 352’si özel okul statüsünde. Bu tablo, özel eğitim kurumlarının ülke eğitim sistemindeki payının önemli olduğunu gösteriyor.
Özel eğitim kurumlarının mali yapısını doğrudan ilgilendiren konulardan biri de Türk vergi mevzuatında yer alan “kazanç istisnası” uygulamasıdır. Peki, özel okul işleten mükellefler bu vergi avantajından nasıl yararlanıyor?
İstisnadan kimler yararlanabilir?
Gelir Vergisi Kanunu’nun 20. maddesi ve Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 5/1-ı bendi uyarınca, belirli eğitim işletmelerinden elde edilen kazançlar, faaliyete başladıkları hesap döneminden itibaren beş vergilendirme dönemi boyunca gelir ve kurumlar vergisinden istisna tutuluyor.
Başlıca istisna kapsamındaki kurumlar şunlardır:
- Okul öncesi eğitim kurumları (anaokulları)
- İlkokul, ortaokul ve liseler
- Özel eğitim okulları
- Özel kreş ve gündüz bakımevleri (0-66 aylık çocuklar için)
- Cumhurbaşkanınca vergi muafiyeti tanınan vakıf veya kamu yararına çalışan derneklere bağlı rehabilitasyon merkezleri
Hangi faaliyetler istisna kapsamında değil?
İstisna yalnızca okul ve merkezlerin asıl faaliyetlerinden elde edilen kazançlara uygulanıyor. Bu nedenle;
- Kantin, kafeterya, büfe, kitap satış yeri gelirleri,
- Üniversite veya lise hazırlık kursları, bilgisayar, sürücü, dans, spor gibi kurs gelirleri,
- Rehabilitasyon merkezi dışındaki sağlık tesislerinin gelirleri istisna kapsamında değil.
Öte yandan, yemek ve konaklama hizmetleri okul ücreti içinde sunuluyor ve kurum bünyesinde veriliyorsa, bu gelirler istisnaya dahil ediliyor.
İstisna için başvuru şartları
Mükelleflerin Hazine ve Maliye Bakanlığı’na başvuru yapmasına gerek yoktur. Milli Eğitim Bakanlığı’ndan alınan “kurum açma izin belgesi” yeterlidir. Faaliyete geçilen hesap döneminden itibaren istisna hakkı otomatik olarak uygulanır.
İstisna süresi, kurumun fiilen faaliyete geçtiği vergilendirme döneminden başlar; izin belgesinin tarihi bu durumu değiştirmez.
Örnek: Kurum açma izin belgesini 2024’te alan bir işletme, Eylül 2025’te faaliyete geçtiyse, kazançlarına 2025–2029 döneminde istisna uygulanır.
Yeni açılan okul veya merkezlerde süre yeniden başlar
İstisna her okul, kreş, gündüz bakımevi veya rehabilitasyon merkezi bazında ayrı değerlendirilir. İstisna süresi içinde yeni birim açılması halinde, yeni birim için süre faaliyete geçtiği tarihten itibaren beş yıl olarak başlar.
Örnek: 2024’te Ankara’da bir ilköğretim okulu açan (A) Kurumu, kazanç için 2024-2028 döneminde istisnadan yararlanır. Aynı kurum 2025’te İstanbul’da ikinci bir okul açarsa, bu okuldan elde edilen kazanç için 2025-2029 döneminde istisna uygulanır.
Mükellefler, farklı yıllarda açılan işletmelerden elde edilen kazançları ayrı ayrı takip edecek şekilde kayıt tutmakla yükümlüdür.
Mevzuat çerçevesinde kapasite artırımı veya başka binaya taşınma gibi durumlar yeni açılış sayılmaz; istisna süresi yeniden başlamaz.
Devir durumunda istisna
Eğitim ve öğretim istisnasından yararlanan mükellefler işletmelerini devrederse, devralan kurum sadece faydalanılmayan dönem kadar istisnadan yararlanır.
Örnek: (A) Anonim Şirketi 2022’de faaliyete geçen özel okulunu 2024’te (B) Limited Şirketi’ne devrederse, (B) Kurumu 2024, 2025 ve 2026 yıllarında istisnadan faydalanabilir. Devreden kurum ise devir tarihine kadar kazançlar için istisna uygular.
Sonuç;
Eğitim ve öğretim işletmelerine tanınan vergi istisnası, özel sektörün eğitime yatırım yapmasını teşvik eden önemli bir uygulamadır. Ancak unutulmamalıdır ki istisna yalnızca mevzuatta belirtilen kurum ve faaliyetlerle sınırlıdır; kantin, kafeterya veya kurs gelirleri bu kapsamda değildir.
Özel okul veya eğitim kurumu işleten mükelleflerin, istisnadan en iyi şekilde yararlanabilmesi için faaliyetlerini doğru sınıflandırması, kayıtlarını ayrı tutması ve sınırları göz önünde bulundurması önemlidir.
Bu vesile ile yeni eğitim yılının tüm öğrenci, öğretmen ve eğitim yatırımcılarımıza hayırlı olmasını temenni ederim.
Not: Bu yazıda yapılan açıklamalar, tamamen yazarına ait olup, yazarın çalıştığı kurumu bağlamaz ve kurumun görüşü olarak değerlendirilemez.