Bu yılın ilk 4 aylık döneminde, kuraklık, 3 defa zirai don, dolu yağışı, fırtına ve daha birçok doğal afetle karşı karşıya kalan tarım ürünlerinde büyük zarar oluştu. Tarım ve Orman Bakanlığı’na göre 34 il, Türkiye Ziraat Odaları Birliği’ne göre 65 ilde etkili olan Nisan ayındaki zirai don hemen hemen her ürüne zarar verdi. Zarar gören meyvede birkaçı hariç tamamında ihracatçı olan Türkiye, yeni sezonda önemli bir dış gelirden mahrum kalacak. Yanı sıra limon gibi ürünlerde ağaçların yanmasıyla birlikte 2025'in yanı sıra sonraki yıllar da risk altına girdi.
Tarımda 2025 yılı “felaketler yılı” olarak anılacak. Yılın ilk 4 ayında tarım alanları, kuraklık, zirai don, dolu, fırtına, aşırı yağış ve diğer felaketlerin etkisi altında kaldı. En etkili olanı kuşkusuz ki 9-13 Nisan tarihlerinde yaşanan zirai don oldu. Zirai dondan etkilenmeyen ürün yok gibi. Ama en fazla etkilenen ürün grubu meyveler oldu.
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Türkiye’nin, son 30 yılın en soğuk Nisan ayını ve belki de en yaygın zirai don felaketini yaşadığını söyledi. Sadece Nisan’da değil, Şubat ve Mart ayında da zirai don yaşandı.
İlk olarak 21-25 Şubat tarihlerinde Adana, Mersin ve Hatay’da etkili olan zirai dondan sert çekirdekli meyveler, patates, marul, limon, portakal, sera ürünleri, buğday, arpa, mısır olmak üzere pek çok ürün olumsuz etkilendi. İkinci olarak 21-22 Mart’ta Ege Bölgesi’nde yaşanan zirai dondan üzüm bağları, erkenci çeşit meyveler ciddi zarar gördü.
Asıl büyük felaket 9-13 Nisan tarihlerinde yaşanan zirai don oldu. Tarım ve Orman Bakanlığı’na göre 34 ilde, Türkiye Ziraat Odaları Birliği’ne göre 65 ilde etkili olan bu zirai don felaketinden meyveler başta olmak üzere ekili, dikili birçok ürün zarar gördü.
ZİRAİ DONDAN EN ÇOK ZARAR GÖREN 16 MEYVE
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Malatya’da kayısı, Giresun’da fındık bahçelerini gezdikten sonra zirai dondan zarar gören sadece 16 meyve olduğunu iddia etti. Zarar gören meyveleri de şöyle sıraladı: Armut, ayva, badem, ceviz, elma, erik, fındık, kayısı, kiraz, limon, mandalina, nektarin, portakal, şeftali, üzüm ve fıstık.
Zirai don felaketi birçok üründe üretimin ciddi oranda azalmasına neden olacak. Hasar tespiti devam ettiği için net rakamlar vermek kolay değil. Ancak ilk tahminlere göre Malatya’da kayısı da yüzde 90 hatta yüzde 100 zarar gören yerler var. Fındıkta 450 rakımın üstü yerlerde zarar yüzde 50, rakım yükseldikçe zarar da büyüyor. Türkiye’nin dünyada üretimde ve ihracatta lider konumda olduğu Sultaniye kuru üzümünde zarar yüzde 70-80 seviyelerinde olması bekleniyor. Niğde ve Karaman’da elmada zararın en az yüzde 70 olduğu ifade edilirken Isparta’da yüzde 50 seviyesinde kayıptan bahsediliyor.
Zirai dondan sonra özellikle Nisan sonu, Mayıs başında etkili olan dolu yağışı da en çok meyvelere zarar verdi. Bu felaketlerden zarar gören 16 meyve Türkiye tarımı ve ekonomisi için ne anlam ifade ediyor? Türkiye’nin üretimde ve ihracatta lider konumunda olduğu kayısı, üzüm, fındık ve diğer meyvelerde yaşanan kayıplar iç piyasayı ve dünya piyasalarını nasıl etkileyecek?
Tespit çalışmaları devam ettiği için her ürün için hasarın boyutlarını kesin olarak ortaya koymak mümkün değil. Ancak, genel anlamda bu ürünleri mercek altına aldık:
■ ARMUT
Dünyada yılda ortalama 24 milyon ton armut üretiliyor. Bunun 17 milyon tonu Çin’de. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre Türkiye’nin 2023 yılı armut üretimi 534 bin 513 ton olarak gerçekleşti. 2024 yılında ise üretim 630 bin 500 ton oldu. Bu üretimle Türkiye dünya armut üretiminde bazı yıllar 4. sırada bazı yıllar 5. sırada yer alıyor. Armut üretiminin ortalama yüzde 40’ı Bursa’da, yüzde 15’i Antalya’da üretiliyor. Elazığ, Manisa, Denizli, Isparta, Çanakkale, Ankara diğer üretici iller arasında öne çıkıyor. Zirai donun etkili olduğu alanlar arasında Bursa, Manisa gibi armut üretiminin yoğun olduğu iller var.
■ AYVA
Üretimde ve ihracatta dünya birincisi olan Türkiye’nin yıllık ayva üretimi 200 bin ton civarında. Üretimin yarısından fazlası Sakarya Geyve’de yapılıyor. Ayva üretiminin yüzde 80’i Sakarya, Bursa, Denizli, Bilecik, Çanakkale, Isparta ve Amasya’da gerçekleşiyor. Tarım ve Orman Bakanlığı Tarımsal Ekonomi ve Politika Geliştirme Enstitüsü verilerine göre, dünya ayva dikili alanların yüzde 55,2’si Çin’de, yüzde 7,7’si İran’da ve yüzde 7,6’sı Türkiye’de. Dikili alan bakımından Türkiye 3. sırada. Üretim miktarına bakıldığında ise dünya üretimi 700 bin ton civarında. Türkiye, yaklaşık 190 bin ton ile ilk sırada. Çin’in üretimi 118 bin ton, İran ve Özbekistan’ın 76 bin tonun üzerinde üretimi var. Türkiye, dünya ortalamasının 3,6 katı daha fazla verimliliğe sahip. Türkiye aynı zamanda yüzde 40’ın üzerindeki pay ile dünya ayva ihracatında da açık ara önde. Dünya ihracatının yaklaşık yüzde 90’ı Türkiye, Hollanda, İspanya,Yunanistan ve Avusturya tarafından gerçekleştiriliyor.
■ BADEM
Zirai dondan etkilenen bademde Türkiye’nin yıllık üretimi 2023 yılında 170 bin ton iken 2024 yılında 200 bin ton olarak gerçekleşti. Badem birçok bölgede yetiştiriliyor. Ege, Marmara’nın batısı ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi üretimde öne çıkıyor. Önemli badem üreticisi iller arasında Adıyaman, Mersin, Şanlıurfa, Muğla, Çanakkale, Karaman, Antalya ve Diyarbakır var. Türkiye’nin yıllık badem tüketimi 240 bin ton seviyesinde olduğu tahmin ediliyor. Kendine yeterli olmayan Türkiye, TÜİK verilerine göre 2023 yılında 38 bin ton 152,5 milyon dolar) badem ithalatı yaptı. Bu ithalatın yaklaşık yarısı Amerika Birleşik Devletleri’nden gerçekleşiyor. Avustralya, İran ve İspanya ithalatın yapıldığı diğer ülkeler. Zirai don ve Mayıs ayı başında Adıyaman ve yöresindeki dolu yağışı bademe ciddi zarar verdi. Bu yıl üretimin azalması ve ithalatın artması bekleniyor. Dolayısıyla fiyatlar da artacaktır.
■ CEVİZ
İklim krizi, kuraklık, zirai don ve diğer etmenlerden en çok etkilenen ürünlerden birisi de ceviz. Son yıllarda ceviz yatırımları artarken uygulanan dış ticaret politikası nedeniyle cevizde ithalat baskısı var. Gümrük vergisi uzun yıllar yüzde 43,2 olan ithalattaki gümrük vergisi, yatırımların ve yerli üretimin arttığı bir dönemde yüzde 4’e kadar düşürüldü. Ceviz Üreticileri Derneği’nin çabaları ile ithalatta gümrük vergisi yüzde 15’e çıkarıldı. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre Türkiye’nin ceviz üretimi 2024 yılında 426 bin ton. Ancak, sektör temsilcileri bu rakamın doğru olmadığını üretimin çok daha az olduğunu iddia ediyor. Türkiye, Amerika, Çin, Şili gibi ülkelerden ithalat yapıyor. Bu yıl zirai don ve kuraklık nedeniyle ithalatın daha çok artması bekleniyor.
■ ELMA
Dünya elma üretiminde 3.sırada olan Türkiye’nin yıllık üretimi 2023 yılında 4,6 milyon ton olarak gerçekleşirken 2024’te yüzde 4 düşüşle 4 milyon 420 bin ton oldu. 2023 yılı verilerine göre dikim alanında yüzde 14,8 ile Karaman ilk sırada, üretimde ise yüzde 25,4 ile Isparta lider konumunda. Elma üretiminin yoğun olduğu Niğde, Karaman, Isparta, Konya, Mersin, Kayseri zirai don felaketinin en etkili olduğu bölgelerden birisi. Bu nedenle elma üretiminde Niğde, Karaman’da çok büyük düşüş beklenirken, Isparta’da üretim kaybının yüzde 50’yi bulacağı tahmin ediliyor. Üretimin azalması iç piyasada fiyatların artmasına neden olacaktır. Hindistan, Irak, Libya, Suriye ve Suudi Arabistan’a yapılan elma ihracatının da olumsuz etkilenmesi bekleniyor.
■ ERİK
Mersin, Bursa, Adana, Antalya, Manisa, Afyon ve İzmir’de yaygın üretimi yapılan erikte Türkiye dünyada 7. sırada yer alıyor. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre 2023 yılında 355 bin ton olan üretim 2024’te 376 bin tona ulaştı. İthalat yok denecek kadar az, ihracat ise yıllık ortalama 45 bin ton seviyesinde. En fazla ihracat yapılan ülkelerden birisi Rusya. Zirai dondan zarar gören erikte iç piyasa fiyatlarının yüksek seyretmesi ve ihracatın olumsuz etkilenmesi bekleniyor.
■ FINDIK
Türkiye, dünya fındık üretiminde ve ihracatında açık ara ilk sırada yer alıyor. Türk fındığında yaşanan her sorun dünya fındık piyasasını ve fındığın kullanıldığı ürünleri olumsuz etkiliyor. 2024’te 717 bin ton olarak açıklanan kabuklu fındık üretiminin bu yıl 500 bin tona kadar gerileyebileceği ifade ediliyor. Fındıkta en büyük zarar üretimin en çok olduğu Ordu’da yaşandı. Özellikle rakım yükseldikçe hasar oranı da artıyor. Yüksek rakımlı yerlerde zararın yüzde 100’e ulaştığı belirtiliyor. Zirai dondan etkilenen fındıkta fiyatlarda da hızlı bir yükselme oldu. Zirai don öncesi 125-130 lira seviyesinde olan kabuklu fındığın kilosu 200 lirayı bulduğu ifade ediliyor. Geçmiş yıllarda olduğu gibi depolardaki fındık değer kazanacak. Türkiye’nin 2024 yılı iç fındık ihracatı 234 bin 438 ton olurken döviz geliri 2 milyar 638 milyon dolar oldu. Geçmiş yıllarda zirai don yaşandığında fiyatların yükselmesi nedeniyle daha az fındık ihraç edilerek daha yüksek gelir elde edilmişti. Bu yıl da benzer bir tablonun yaşanması bekleniyor. Türkiye’nin fındıkta kendine yeterliliği yüzde 573.
■ KAYISI
Zirai don felaketinin en çok zarar verdiği ürünlerin başında kayısı var. Üretimin yaklaşık yüzde 44’ünün gerçekleştiği Malatya ile üretimin yaklaşık yüzde 21’inin yapıldığı Mersin bu felakette en büyük zarar gören merkezler oldu. Türkiye, taze ve kuru kayısı üretiminde dünyada ilk sırada yer alıyor. Türkiye’nin kayısıda kendine yeterliliği yüzde 379 seviyesinde. Avrupa Birliği’nden coğrafi işaret alınan Malatya kayısısı dünyaca biliniyor. Malatya’da 2024 yılında 107 bin ton olan kuru kayısı üretiminin bu yıl yok denecek kadar az olacağı ifade ediliyor. Zararın 500 milyon doları bulacağı tahmin ediliyor. Stoklarda bulunan kayısının fiyatı çok kısa sürede yüzde 100’ün üzerinde arttığı belirtiliyor. Zirai dondan önce tonu 5 bin dolar civarında olan kuru kayısının tonu 11 bin doların üstüne çıktığı belirtiliyor.
■ KİRAZ
Yıllık 700 bin ton üretimle Türkiye, kiraz üretiminde dünyada lider konumunda. İzmir, Amasya, Manisa, Afyon, Isparta, Konya, Bursa’da ağırlıklı olarak üretilen kirazın yaklaşık 80 bin tonu ihraç ediliyor. İklim krizine bağlı ani hava değişiminden en çok etkilenen ürünlerden birisi olan kiraz, zirai dondan da olumsuz etkilenen ürünlerden oldu. Üreticiler zararın Konya Akşehir gibi bazı bölgelerde yüzde 100’e ulaştığını, tüketicinin yüksek fiyata kiraz tüketmek zorunda kalacağını belirtiyor.
■ LİMON
Son yıllarda limon üretimi ve buna bağlı olarak fiyatlarda dalgalanma yaşanıyor. TÜİK’e göre 2023 yılında 2,3 milyon ton olan limon üretimi 2024’te 1.7 milyon tona geriledi. Türkiye limon üretiminin yüzde 46’sı Mersin’de yüzde 40’ı Adana’da üretiliyor. Yüzde 6 ile Hatay ve yine yüzde 6 ile Muğla diğer üretici iki il. Üretimin yüzde 86’sının gerçekleştiği Adana ve Mersin önce mart ayında sonra Şubatta zirai don felaketi yaşadı. İlk zirai donda ürünler zarar gördüğü gibi ağaçlar kurudu. Bu nedenle sadece 2025 üretimi değil 2026 ve sonrası da olumsuz etkilenecek. Türkiye yıllık ortalama 600 bin ton limon ihraç ediyor. İhracatın büyük bölümü Irak, Rusya ve Romanya’ya gerçekleştiriliyor. Zirai don ile birlikte iç piyasada fiyatlar artmaya başladı. Zirai don öncesi pazarda 15 lira seviyesinde olan limonun kilosu 50-60 liraya çıktı.
■ MANDALİNA
Türkiye’nin 2023 yılı mandalina üretimi 2 milyon 952 bin ton, 2024 üretimi 1 milyon 988 bin ton. Mandalina üretiminin yüzde 71’i Çin’de gerçekleşirken Türkiye yüzde 8 pay ile ikinci sırada. Avrupa Birliği’nin payı ise yüzde 7 civarında. Mandalina üretiminin yüzde 91’i Akdeniz Bölgesi’nde yüzde 9’u Ege’de üretiliyor. Mandalina ihracatı yıllık ortalama 850-900 bin ton. 2023-2024 sezonunda 1 milyon tonu aştı.
■ PORTAKAL
Zirai dondan zarar gören ürünlerden portakalda üretimde ve ihracatta dalgalı bir seyir var. Üretim 2022 yılında 1,3 milyon ton olurken 2023’te 2,9 milyon ton, 2024’te 1,6 milyon ton olarak gerçekleşti. Adana, Antalya, Hatay ve Mersin portakal üretiminde önde gelen iller. 2021-2022 sezonunda 389 bin ton olan portakal ihracatı 2022- 2023 sezonunda 177 bin 625 tona düştü. 2023-2024 sezonunda ise 262 bin 829 ton oldu. En fazla ihracat yapılan ülkeler Rusya, Irak, Ukrayna, Suriye.
■ ŞEFTALİ-NEKTARİN
Türkiye, 2023 yılı verileriyle yıllık 1 milyon 76 bin tonluk şeftali ve nektarin üretimiyle Çin ve İtalya’dan sonra dünya üçüncüsü konumunda. 024 yılı üretimi ise 822 bin ton oldu. Yaşanan zirai don ile bu üretimin 2025 yılında daha da düşmesi bekleniyor. Türkiye’nin 2023 yılı şeftali-nektarin ihracatı miktar bazında 134 bin ton değer olarak 203 milyon dolar seviyesinde.
■ ÜZÜM
Dünya kuru üzüm üretiminde ve ihracatında ilk sırada olan Türkiye’nin yıllık üzüm üretimi 3.4 milyon ton seviyesinde. Dünyaca bilinen Sultaniye kuru üzümün yüzde 90’ı Manisa’da üretiliyor ve bu üzümün yüzde 80’i ihracata gidiyor. Üzüm ihracatından sağlanan döviz 500 milyon dolar seviyelerinde. Mart ve Nisan ayında iki kez zirai donun yaşandığı Manisa’daki bağlarda hasar çok büyük. Bazı ilçelerde hasar oranı yüzde 80’in üzerinde. Manisa’da 878 bin dekar bağ alanında 50 bini aşkın ailenin ana geçim kaynağı olan üzümde son yıllarda hemen her yıl dolu, zirai don gibi felaketlere maruz kalıyor.
■ ANTEP FISTIĞI
Zirai don felaketinin etkileri geçmeden Şanlıurfa, Adıyaman’da yağan dolu fıstık ağaçlarına ciddi zarar verdi. Antep fıstığı üretimi bir yıl yüksek ertesi yıl az olur. Üreticiler bunu “var yılı”, “yok yılı” olarak adlandırır. 2023 yılında fıstık üretimi 176 bin ton olurken 2024’te 383 bin tona yükseldi. Türkiye fıstık üretiminde dünyada 3. sırada yer alırken ihracatta ikinci sırada. İhracat 32 bin ton civarında.
Zararın faturasını kim ödeyecek?
Zirai dondan zarar gören 16 ürüne bakıldığında Türkiye’nin kendine yeterliliğin en üst düzeyde olduğu ve bu ürünlerin hepsinde ihracatçı olduğu görülüyor. Yaşanan zirai don ve dolu yağışından ürünlerin büyük zarar görmesi öncelikle üreticisine en büyük zarar verecek. Çünkü gelir kaybına uğrayacak. Tüketici bu ürünleri daha pahalıya tüketmek zorunda kalacak. Bu ürünlerin alıcısı, taşıyıcısı, ihracatçı, hammadde olarak kullanan sanayici ve yurtdışında bu ürünleri alanlar da bu işten zarar görecek. Bu ürünlerden özellikle kuru kayısı, fındık, kuru üzümde ithalat yapılması pek mümkün değil çünkü zaten en büyük üretici Türkiye. Alternatifi pek olmayan ürünler.