Avrupa Uzay Ajansı (ESA), dünyanın tropik ormanlarında karbon stoklarını ölçmek üzere tasarlanan Biomass uydusunu uzaya gönderdi. Kurum geçen sene de, EarthCARE uydusunu bulutlar, aerosoller ve güneş radyasyonu arasındaki ilişkiyi araştırmak için uzaya fırlatmıştı.
İklim değişikliğiyle mücadelede bilim dünyası gözünü uzaya çevirmiş durumda. Avrupa Uzay Ajansı’nın (ESA) liderliğinde geliştirilen iki uydu, iklim sisteminin işleyişini daha iyi anlamayı ve gezegenin geleceğini korumaya yönelik çözümler üretmeyi amaçlıyor. ESA’nın sürdürülebilirlik ve çevresel sorumluluk yaklaşımı, sadece Dünya yüzeyinde değil, yörüngede de iz bırakmamayı hedefliyor. ESA, dünyanın tropik ormanlarında karbon stoklarını ölçmek üzere tasarlanan Biomass uydusunu birkaç gün önce Fransız Guyanası’ndaki Avrupa Uzay Üssü’nden uzaya gönderdi.
Ormanlar, fotosentez yoluyla atmosferdeki karbon dioksiti emerek oksijen üretiyor ve karbonu bünyelerinde depoluyorlar. Ancak bilim insanları, özellikle tropik ormanlarda ne kadar karbon depolandığını ve bu stokların iklim değişikliği gibi faktörlerle nasıl değiştiğini net olarak bilemiyor. Airbus Defence tarafından geliştirilen ve Arianespace iş birliğiyle fırlatılan uydu, gezegenimizin iklim sistemi üzerindeki en kritik alanlardan biri olan tropik ormanlar hakkında hayati veriler sunmayı hedefliyor.
ESA Yer Gözlem Programları Direktörü Simonetta Cheli, fırlatma sonrası yaptığı açıklamada, “Tropik ormanlar küresel karbon emiliminin yüzde 75’ini oluşturuyor. Ancak bu ormanlar, yoğun yapısı ve fiziksel olarak ulaşılması güç alanları nedeniyle, veri doğrulamasını zorlaştırıyor. Dolayısıyla bu proje gezegen üzerindeki yaşam kalitesi açısından büyük önem taşıyor” açıklamasında bulundu.
Simonetta Cheli’nin ifadesiyle, Biomass uydusu, Avrupa’da ilk kez kullanılan P-bandı sentetik açıklıklı radar teknolojisi ile orman örtüsünün altına nüfuz edebilen bir tarama gerçekleştirecek. Yaklaşık 70 cm dalga boyuna sahip bu radar, orman örtüsünü delerek karbon stoku ölçümünde büyük bir yenilik sunuyor. 12 metre çapında bir şemsiye anten gibi açılan radar, ormanların üç boyutlu haritasını çıkarmayı mümkün kılıyor.
5 yıllık görev, büyük beklentiler
Pandemi döneminde inşa edilen uydu, aynı zamanda Avrupa’nın şimdiye kadar uzaya gönderdiği en büyük radar sistemi olma özelliğini taşıyor. “Bu teknoloji tropik ormanların adeta bir ‘medikal taraması’ gibi” diyen Cheli, uydunun ormanların mevcut durumu hakkında detaylı veri sunacağını söylüyor.
Biomass uydusunun taşıyıcısı, ESA’nın küçük boyutlu yeni nesil roketi Vega-C oldu. 35 metre yüksekliğinde ve 210 ton ağırlığındaki roket, İtalyan Avio şirketi tarafından geliştirildi. Biomass, en az 5 yıl boyunca görev yapacak şekilde tasarlandı. Elde edilecek veriler, sadece orman sağlığını değil, aynı zamanda iklim değişikliğinin gidişatını da anlamak açısından büyük önem taşıyor.
Simonetta Cheli, Biomass’ın bilimsel etkisini, “Bu girişim, tropik ormanlarda olası bir bozulmanın, iklimin evrimi üzerinde nasıl bir etkisi olabileceğini anlamamıza yardımcı olacak” sözleri ile özetliyor.
Bulutların etkisi ölçülecek
ESA’nın Japonya Uzay Araştırma Ajansı JAXA ile iş birliği içinde geliştirdiği bir diğer önemli uydu olan EarthCARE (Earth Cloud Aerosol and Radiation Explorer) ise, 28 Mayıs 2024’te Kaliforniya’daki Vandenberg Uzay Kuvvetleri Üssü’nden SpaceX Falcon 9 roketiyle fırlatılmıştı. ESA’nın şimdiye kadarki en büyük Yer Kaşifi uydusu olan EarthCARE, yeryüzü atmosferindeki bulut oluşumları, aerosol yoğunluğu ve güneş radyasyonu arasındaki etkileşimi anlamak için dört gelişmiş ölçüm cihazıyla donatıldı. Bu cihazlar, ilk kez eş zamanlı ölçümler yaparak, bulutların ve partiküllerin Dünya›nın ısınma ve soğumasına olan etkilerini daha iyi analiz etmeye olanak tanımayı amaçlıyor.
Uzayda çöp bırakılmıyor
ESA’nın Biomass ve EarthCARE görevleri, yalnızca teknolojik açıdan değil, aynı zamanda sürdürülebilirlik, çevresel sorumluluk ve iklim değişikliğiyle mücadele açısından da çok önemli. Biomass uydusunun taşıyıcısı Vega-C, sadece uyduyu yörüngeye yerleştirmekle kalmadı, aynı zamanda roketin üst kısmı, görev tamamlandıktan sonra atmosfere yeniden girerek imha edildi ve uzayda çöp bırakılmamış oldu. Avio CEO’su Giulio Ranzo, ESA’nın sürdürülebilir uzay çalışmaları yaklaşımını ön plana çıkararak “Bu görevde hiçbir şeyi uzayda bırakmıyoruz” bilgisini verdi.