İstanbul Ticaret Odası’nın fiyat endeksi denildi mi akla çok uzun yıllardır hesaplanmakta olan ücretliler geçinme endeksi gelirdi. Bu yılbaşından itibaren, 2024’ü de kapsayacak şekilde 2023 bazlı yeni bir endeks açıklanmaya başlandı: “İstanbul Tüketici Fiyat Endeksi.”
Ancak bu endeksin kurgulanmasında bir hata söz konusu olmuştu ve bu yüzden haziran ayında Ocak 2024’e kadar geri giden bir revizyon yapıldı. Ama eksiklikler giderildi ve İTO’nin İstanbul tüketici fiyat endeksi Türkiye’nin en yeni bazlı endeksi olarak açıklanmaya devam ediliyor.
İTO’nun bu endeksi yalnızca İstanbul’u kapsıyor tabii ki ama İstanbul’da oluşan fiyatların ve bu fiyatlardaki değişimin Türkiye ortalamasıyla büyük ölçüde örtüştüğünü söylemek yanlış olmaz. Dolayısıyla bu endeks ile TÜİK’in açıklamakta olduğu TÜFE’yi karşılaştırmak da yanlış değil.
Elbette iki endeks arasında kapsam ve ağırlıklar yönüyle bir fark vardır. Ama bu fark değişim oranlarının çok farklı çıkması gibi bir sonuç doğurmaz, en azından doğurmamalı.
NE VAR Kİ O FARK OLUŞUYOR
İTO’nun haziran ayında bir buçuk yıl öncesine kadar geri giderek revize edip düzelttiği oranlardan sonra oluşan duruma bakıyoruz; iki endeks arasında belirgin bir makas var ve o makas giderek açılıyor.
2023 yılının aralık ayını başlangıç alırsak aradan geçen bir buçuk yılda TÜFE’de TÜİK’e göre yüzde 68 artış oldu. Bu dönemde İTO’ya göre artış ise yüzde 81 düzeyinde.
Bir buçuk yılın ay bazında yıllık artışını gösteren veriler de iki endeks arasındaki makasın özellikle mayıs ve haziran aylarında rekor düzeye yükseldiğini gösteriyor.
Burada grafik üstünden değerlendirme yapıldığında yanıltıcı bir görüntü ortaya çıktığını belirtmem gerek. Sanki iki endeksin yıllık artış oranı arasındaki fark, 2024’ün ilk aylarında daha fazlaymış gibi görünüyor. O bir yanılsama. 2024’ün ocak ayı ile bu yılın mayıs ayındaki fark puan olarak aynı.
Ayrıca her ne kadar iki oranın farkı yüzde şeklinde alınmazsa da gerçek farkı görmek için hesaplamayı bu şekilde yapmak gerekir.
İki endeks arasında 2024’ün başında yüzde 15 dolayında bulunan fark bu yıl mayısta yüzde 29’a ulaştı, haziranda ise yüzde 27 oldu.
BU FARKIN “MAZERETİ” YOK!
İstanbul Ticaret Odası’nın ücretliler geçinme endeksi hem baz yılının çok eski olması, hem kapsadığı maddeler dolayısıyla TÜİK’in TÜFE’si ile sağlıklı bir kıyaslama olanağı vermiyordu. Ancak yine de ücretliler geçinme endeksi çoğu kez gerçek enflasyon göstergesi olarak kullanılıyor ve TÜİK’in oranı ikinci planda kalıyordu.
Şimdi İTO’nun TÜFE’si ile kıyaslama yapmak çok daha makul. Ama arada yine de giderek büyüyen bir fark var.
Bu farkın gerçek nedenini öğrenmek herhalde hiçbir zaman mümkün olmayacak. Makas açıldıkça da TÜİK’in oranına olan güvensizlik daha da artacak.
Diyebilirsiniz ki, “TÜİK’in oranı ile güven kavramı zaten yan yana geliyor muydu ki”, siz de haklısınız!
İTO’YA GÖRE EMEKLİLERİN DURUMU
Bu köşede dün işçi emeklilerinin enflasyon karşısındaki durumunu ele aldım ve emeklilerin 2024 ile 2025’in enflasyonuna göre nasıl kayba uğradıklarını yazdım. Enflasyon farkları altı ayın sonunda tek seferde verildiği için arada geçen aylar boyunca bir kayıp oluşuyordu.
Enflasyon farkları TÜİK’in TÜFE’sine göre veriliyor. Beğensek de, beğenmesek de, gerçekçi bulmasak da kullanılan oran bu. Bu oranın gerçeği yansıttığını varsaysak bile gecikme yüzünden emekli sürekli reel kayba uğruyor.
2024 ve 2025’in toplam kaybı (2025’in ikinci yarısında aylık artışın yüzde 1,7 olacağı tahminine göre) 27 bin liraydı. 2023 yılı sonundaki maaşı 10 bin lira olan bir emekli iki yıl boyunca 329 bin lira alacak, oysa aylık enflasyon değişimine göre alması gereken maaş 356 bin lira.
Peki bu hesaplamayı bir de İTO’nun TÜFE’sine göre yaparsak ortaya nasıl bir kayıp çıkıyor? Ele geçen emekli maaşı yine 329 bin, ama geçmesi gereken 373 bin ve kayıp iki yıl için tam 44 bin lira.