IC Holding & Grup Şirketleri İnsan & Kültür Başkanlığı liderliğinde yürütülen DENK Programı, eşitliği kurumsal bir hedef değil, iş yapış biçiminin temel unsuru olarak konumluyor. IC Holding CEO’su Can Çaka, “Başarıyı artık yalnızca büyüklükle değil; adil bir gelişim modeliyle tanımlıyoruz” diyor.
IC Holding, Türkiye’de ve küresel ölçekte büyümesini sürdürürken, şirket içi kültürü eşitlik ve kapsayıcılık ekseninde yeniden şekillendiriyor. Holding, 20 bini aşkın çalışanı, Türkiye’nin 7 bölgesine ve dünyanın 4 kıtasına yayılan projeleriyle yatırımlarına devam ederken; eşitlik odaklı kurumsal yaklaşımını da DENK Programı ile güçlendiriyor.
IC Holding CEO’su Can Çaka, dünyanın kapsamlı bir dönüşüm sürecinden geçtiğini belirterek artık “büyümenin tanımının değiştiğini” vurguluyor. Çaka, “Liderlik, yalnızca büyümeyi yönetmek değil; büyümeyi adil kılmak. Adil olmayan hiçbir gelişme sürdürülebilir değildir” diyor.
DENK Programı, IC Holding & Grup Şirketleri İnsan & Kültür Başkanlığı liderliğinde yürütülen ve eşitliği kurumsal bir hedef olmanın ötesine taşıyarak şirket kültürünün temel bileşeni haline getirmeyi amaçlayan kapsamlı bir dönüşüm çalışması olarak öne çıkıyor. Klasik bir İK projesi niteliği taşımayan program; eşitliği hem uygulayan hem de ölçen bir yapı sunuyor ve üç ana başlık altında ilerliyor.
İş’te Eşitlik: İş’te Eşit Kadın Sertifikası
“İş’te Eşitlik” odağı, kadınların karar alma mekanizmalarındaki temsiliyetinden ücret eşitliğine, taciz ve ayrımcılığa karşı önleyici politikalardan tedarik zincirindeki kapsayıcı uygulamalara kadar geniş bir alanı kapsıyor.
Bu kapsamda IC Holding, Sürdürülebilirlik Akademisi ve Intertek iş birliğiyle yürütülen “İş’te Eşit Kadın” sertifikasını 89 puan gibi yüksek bir skorla almaya hak kazanarak eşitliği “niyet” düzeyinin ötesinde, politika işleyişi ve sistematik uygulamalar üzerinden hayata geçirdiğini belgelemiş durumda. Denetimde; ücret eşitliği, işe alım-terfi süreçleri, tedarik zincirinde kapsayıcılık, taciz ve ayrımcılığa karşı mekanizmalar gibi kritik alanlar değerlendiriliyor. Holding ayrıca, İş Dünyası Ev İçi Şiddete Karşı girişimine dahil olarak çalışanlarına psikolojik danışmanlık, güvenli izin, hukuki yönlendirme ve konaklama desteği sağlayan uygulamaları devreye alıyor.
Eğitimde Eşitlik: 20 binden fazla öğrenciye burs
“Eğitimde Eşitlik” başlığında ise İbrahim Çeçen Vakfı, grubun eğitim ve fırsat eşitliği çalışmalarının merkezinde yer alıyor. Vakıf, bugüne kadar 20 binden fazla öğrenciye burs sağladı. 17 bini aşkın öğrencisiyle Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi, bölgesel kalkınma ve nitelikli eğitimin simgesi haline gelirken; öğrencilerin yüzde 51’inin kadın olması, sosyal yatırım politikalarının somut sonuç ürettiğinin bir kanıtı.
Çaka, IC Holding, IC Hotels ve İbrahim Çeçen Vakfı ortaklığıyla IC Kariyer Köprüsü kapsamında yürütülen “Zirvenin Şefleri” programında, 80 saatlik uygulamalı atölyeler düzenlendiğini, iki yılda 350 öğrenciye ulaşıldığını ve 36 mezunun istihdam edildiğini söylüyor.
Fırsatta Eşitlik
“Fırsatta Eşitlik” yaklaşımı ise eşitliğin sadece merkez ofislerde değil, sahada ve toplumun farklı kesimlerinde de hayata geçirildiğini ortaya koyuyor. Depremden etkilenen bölgelerde kadınların ekonomik güçlenmesini hedefleyen İskenderun Yaşam Atölyeleri, fırsat eşitliğinin saha uygulamalarının önemli bir örneğini oluşturuyor.
Can Çaka, “Böylece dezavantajlı bölgelerde fırsatlara erişimi kalıcı biçimde artırıyoruz. Aynı anlayışla, IC Kuşağı Yeni Mezun Geliştirme Programı kapsamında son üç yılda 80’den fazla genç yeteneği bünyemize kattık. Tüm bu projeler ışığında şunu gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz: Biz, yalnızca eserler ve güçlü bir altyapı inşa etmiyor; eşitlik, umut ve fırsat köprüleri kuruyoruz. Bu adımlar bize bir kez daha gösteriyor ki bir ülkenin gerçek sermayesi yalnızca doğal kaynakları değil; insan potansiyelidir. O potansiyeli ortaya çıkarmanın yolu da eşit, kapsayıcı ve güvenli bir ekosistem yaratabilmekten geçiyor. Dolayısıyla bu gelişmeyi yalnızca rakamlarla ölçmüyor, gerçek başarıyı insana, topluma kattığımız değerler olarak tanımlıyoruz. İnanıyoruz ki; gelecek DENK düşünenlerin, DENK davrananların ve DENK adım atanların olacaktır” diyor.
“Kapsayıcılığa yapılan yatırım, geleceğe yapılan yatırımdır”
Can Çaka; “Başarıyı artık yalnızca ekonomik büyüklükle değil; eşitlik, kapsayıcılık ve adil dönüşümle tanımlamak zorundayız. IC Holding olarak ‘denk’ bir kültür oluşturmanın gücüne inanıyoruz. Biz yalnızca projeler yapmıyoruz; eşitlik, umut ve fırsat köprüleri kuruyoruz. Eşitlik sadece bir kurumsal sorumluluk başlığı değil, ekonomik başarının yeni adı ve yeni dilidir” yorumunu yapıyor. DENK kapsamında bugüne kadar 500’ü aşkın çalışanla yüz yüze eğitimler ve odak grup çalışmaları gerçekleştirilmiş. 2026 itibarıyla eğitimlerin tüm çalışanlara, ardından paydaşlara ve çalışan ailelerine yaygınlaştırılması hedefleniyor. Çaka, bu yaklaşımı, “Kapsayıcılığa yapılan yatırım, aslında geleceğe yapılan yatırımdır” sözleri ile özetliyor.
KÜRESEL AYAK İZİ GENİŞLİYOR
IC Holding, altyapı ve mühendislik projeleriyle yalnızca Türkiye’de değil, global ölçekte de büyümesini sürdürüyor. Şirket, Vietnam ve Suudi Arabistan’daki havalimanı projelerine devam ederken, Atina Havalimanı’nın genişletilmesine yönelik çalışmalar da gündemde. IC Holding’in Türkiye’nin 7 ayrı bölgesinde projeler yürüttüğünü, bununla birlikte küresel ayak izini de dünyanın 4 kıtasına genişlettiğini ifade eden Can Çaka, “Dünyanın farklı coğrafyalarında simge projelere imza atıyoruz. Yollar, köprüler, havalimanları, altyapı projeleri konusunda dünyadaki farklı fırsatları inceliyoruz. Vietnam ve Suudi Arabistan’daki havalimanı projelerimiz devam ederken, Atina Havalimanı’nın genişletilmesi projesinde yer almak üzere çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Biz kendimizi çok sektörlü bir yatırım grubu olarak nitelendiriyoruz. Bu kapsamda, önümüzdeki dönemde hem farklı sektörlerde yatırımlar yapabiliriz hem de özellikle küresel ölçekte yeni pazarlarda projeler üstlenebiliriz. Kurum kültürümüzün temeline koyduğumuz eşitlik ve kapsayıcılık, aslında bu büyüme vizyonunun da çok önemli bir ayağını oluşturuyor. Tüm bunları bir bütünün parçası olarak görüyoruz” diyor.