Bursa Gastronomi Festivali, sadece damaklarda iz bırakmakla kalmıyor, kentin hafızasında da kalıcı bir yer edinirken Marmara Bölgesi ve Türkiye için önemli bir rol model yaratıyor.
Uluslararası Bursa Gastronomi Festivali bu yıl dördüncü kez düzenleniyor. Kentin gastronomi markasını ulusal ve uluslararası düzeyde güçlendirmek, yerel üreticiyi, şefleri, zanaatkârları ve sanatçıları desteklemek, sanat, zanaat ve tekstil kültürünü gastronomiyle birleştirerek değer yaratmayı amaçlayan festivalin mekânı Merinos Parkı olacak.
Zeytini, köftesi, şeftalisi, kestane şekeri ve pidelerinin yanı sıra, bıçakları, çinileri, ipekleri, havluları ve iğne oyalarıyla tam 35 coğrafi işaretli ürüne sahip olan, 10 tane ürünü de onay bekleyen Bursa bu performansıyla Marmara Bölgesi’nin birincisi konumunda. Festival kapsamında düzenlenecek Coğrafi İşaretli Ürünler Zirvesi’ne ev sahipliği yapacak olan kent konuyla ilgili bilimsel bilginin artmasında da önemli bir rol oynayacak.
26-27-28 Eylül 2025 tarihlerinde gerçekleşecek 4. Uluslararası Bursa Gastronomi Festivali’ne ulusal ve uluslararası şeflerin gastro sahneleri, Mutfak Dostları Derneği iş birliğiyle düzenlenen paneller ve söyleşiler renk katacak. Bir yanda UNESCO şehirlerinden gelen konuk şeflerle uluslararası iş birlikleri yapılırken, öte yandan bölgedeki kadın kooperatifleriyle atölyeler düzenlenecek. Festival boyunca, açık hava sinema gösterimleri ve konserlerle Bursa’da bayram havası esecek.
Çok katmanlı kadim kültürel yapı
Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk başkenti olan Bursa 1326’da Orhan Gazi tarafından fethedildiğinden beri önemini hiç bir zaman yitirmedi. Tarih boyunca İpek Yolu’nun duraklarından biri olan kent, ipek üretimi ve ticaretiyle ün kazandı. Hanlar Bölgesi, Koza Han ve Kapalı Çarşı, asırlar boyunca tüccarların ve zanaatkârların buluşma noktası oldu. Hanları, camileri, çini sanatının mükemmel örnekleri, tekstil geleneği ve vakıf kültürü ile geçmişin ihtişamını koruyan Bursa, yüzlerce yıllık gastronomi kültürüyle de farklılaştı.
Bir kültür kavşağı olan Bursa yüzyıllar boyunca göçlerle canlılığını korudu. Osmanlı döneminde Balkanlar, Kafkasya ve Anadolu’nun dört bir yanından gelen yerleşimcilerle renklenen demografik yapı, 19. yüzyılda Osmanlı-Rus Savaşı ve Balkan Savaşları’nın ardından gelen muhacirlerle daha da zenginleşti. Her gelen grup, beraberinde kendi geleneğini, yemeğini ve müziğini de getirdi. Cumhuriyet dönemi boyunca Bulgaristan, Yunanistan, Bosna-Hersek, Arnavutluk ve Gürcistan’dan gelen yeni göç dalgalarıyla birlikte Bursa daha da zenginleşti.
Bursa Gastronomi Festivali kentin bu kadim ve çok katmanlı kültürü üzerinde yükseliyor. Festival, bütüncül yaklaşımıyla tabaktaki yemeğin gerisindeki üreticiyi, tüketicinin içinde yaşadığı sosyokültürel yapıyı, tarihi, geleneği ve genç şeflerin enerjisini bir araya getiriyor. “Rota yeniden oluşturuluyor” temasıyla düzenlenen atölyeler, tadım etkinlikleri, sokak lezzetleri, yarışmalar, çocuklara özel mutfak eğitim programları, yarışmalar ve usta-çırak buluşmalarıyla gastronomi dünyası için çok değerli bir platform yaratıyor.
Bu bütüncül buluşmanın ekonomik etkisi de güçlü. Esnaf, çiftçi, sanatçı ve turizm sektörü festival sayesinde aynı masanın etrafında birleşiyor. Yeni bağlantılar kuruluyor, kentin ürünlerinin katma değeri artıyor,
Tarihi çarşılarda ve hanlarda geçmişin izini sürmek
Bursa Büyükşehir Belediyesi yönetimi, festival öncesinde 7-8 Ağustos tarihlerinde basın temsilcileri, Logos İletişim yöneticileri, Mutfak Dostları Derneğinin temsilcileri, şefler, dijital içerik üreticileri ve gastronomi yazarlarından oluşan geniş bir grupla bir araya gelerek çalışmalar hakkında bilgi verdiler.
Program 7 Ağustos sabahı, festivalin yapılacağı Bursa Atatürk Kültür Merkezi Merinos Yerleşkesi’nde başladı. Daha sonra, kentin tarihi meydanları, hanları ve sokaklarında devam etti. Hızlandırılmış bir gastronomi tanıtım etkinliği çerçevesinde kentin geleneksel durakları ziyaret edildi. Katılımcılar işletmelerin öyküsünü kurucularından dinlediler. İskender Mavi Dükkan’da “Bursa Döner Kebabı”, Emir Han’da “Koruk Suyu”, Koza Han’da “Közde Türk Kahvesi” ile “Bağdat Hurma Tatlısı ve Marşal Pastası”, Abidin Usta Lokantası’nda “Süt Helvası”, Yeşil Pideli Köfte’de “Bursa Pideli Köfte”, Acı Dayı Cantık’da “Bursa Cantık”, Pirge Bıçak’ta “Bursa Bıçağı”, Tarihi Taş Fırın’da “Bursa Tahinli Pide” ve “Bursa Cevizli Lokum”u deneyimleme imkanı buldular.
Günün en güzel sürprizi Karagöz ustası, tasvir yapımcısı Recep Şinasi Çelikkol'la tanışmak oldu. Çelikkol, 1988'den beri Bursa'da Karagöz sanatını canlandıran etkinlikler düzenleyen Çelikkol, dükkânındaki küçük sahnedeki kısa gösterisiyle, ziyaretçileri yıllar öncesine, Osmanlı dönemine taşıdı.
Başkan Bozbey: “Tüm kenti sahneye taşıyacağız”
7 Ağustos akşamı Mudanya’daki Montania Otel’de düzenlenen lansman yemeğinin menüsünü hazırlayan Şef Atakan Özen, ‘Modern Bursa Mutfağı’ vizyonu çerçevesinde yerel ürünlere ve geleneksel tariflere yeni bir yorum getirmeyi hedeflediklerini ifade etti.
Lansmanda konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey Bursa’nın gastronomi zenginliğine dikkat çekti. Bozbey, Festivalin, dört ana eksen etrafında çok katmanlı bir deneyim sunacağını belirtti. Gastro ekonomi, tarım, sosyal gastronomi, kültür, sanat ve gastro turizm ekseninde gerçekleşecek olan festivalin, yalnızca şehir merkezine değil, Mudanya’dan Karacabey’e, İznik’ten Orhaneli’ye kadar tüm ilçelere yayılarak Bursa’yı sahneye taşıyacağını ifade etti.
Festivalin, Bursa’nın gastronomi alanındaki marka değerini yükselteceğine, yerel üreticilerin ve işletmelerin görünürlüğünü artıracağına, ziyaretçilere kaliteli bir gastronomi deneyimi sunacağına ve farklı etkinliklere ev sahipliği yapacağına dikkat çeken Bozbey; “Festivalimizde bu yıl, gastronominin yalnızca damakta değil; kültürde, sinemada ve anlatıda da iz bıraktığını ortaya koyan film, açık hava gösterimleri ve yönetmen-yapımcı katılımlı sohbetler de yer alacak” yorumunu yaptı.
Mustafa Bozbey’in verdiği bilgiye göre, festival öncesinde İstanbul, İzmir, Antalya, Hatay ve Bursa’daki 5 gastronomi okulundan öğrenciler ve akademisyenler, köylerde saha çalışması yapacak. Bursa’nın yaşam kültürünü yansıtan Gezek programı festivale eşlik edecek.
“Bursa Lezzet Durağı” projesi çerçevesinde, kentin özgün lezzetlerini belirli kriterlerle değerlendirecek bir kurul oluşturuldu. Kriterlere uygun hizmet sunan işletmelere “Güvenilirlik Sertifikası” verilecek. Coğrafi İşaretli Ürünler Zirvesi’nde, Bursa’nın coğrafi işaretli ürünlerinin tanıtımı, ticarileşme süreçleri, marka değeri ve gastronomi turizmine katkıları ele alınacak.
Uluslararası 4. Bursa Gastronomi Festivali kapsamında Bursa Gastronomi Kitabı hazırlanacak. Kentin köklü gastronomi kültürünü tanıtmak, geleneksel mutfak mirasını kayıt altına almak amacıyla bu özel çalışmada; Bursa’ya özgü tarifler, mutfak hikâyeleri ve yöresel ürünlerle birlikte, kentin lezzet dünyasını yansıtan özgün içerikler yer alacak.
Kadınlar Köyü Sofrası ve şeftali hasadı
Uluslararası 4. Bursa Gastronomi Festivali tanıtım programında ikinci günün ilk uğrak noktası Doğancı Kadınlar Köyü Sofrası oldu. Etkinlik Armutköy’de gerçekleştirilen şeftali hasadı ile son buldu.
Doğancı Kadınlar Köyü Sofrası başlı başına başarılı bir girişimcilik öyküsüne sahip. Bir zamanlar köyün ilkokulu olan binanın restorasyonunun ardından, bir araya gelen ve 2016 yılından bugüne kadar birlikte çalışan Doğancı kadınları harika bir projeye imza atmışlar. Kurdukları kooperatif aracılığıyla tarhana, makarna, reçel benzeri ürünler yapıp satıyorlar. Restoranın mutfağı, tuvaletleri ve masaları pırıl pırıl... Doğancı Kadınlar Köyü Sofrası adı altında devasa tepsiler içinde sunulan köy kahvaltısında köyde yetiştirilen sebzeler, meyveler, yumurtalar sunuluyor. Yüzyıllık ağaçlarla çevrili bir terasta doğanın içinde doğal gıdalarla keyifli bir gün yaşamak isteyen herkese Doğancı Köyünü ziyaret etmelerini tavsiye ederim.
Kent hafızasında kalıcı bir yer
Bursa Gastronomi Festivali, sadece damaklarda iz bırakmakla kalmıyor, kentin hafızasında da kalıcı bir yer ediniyor. Festival kentin yüzlerce yıllık kadim kültürüne sahip çıkarken yeni yaklaşımlarla yüzünü geleceğe çeviriyor. Marmara Bölgesi ve Türkiye için önemli bir rol model yaratıyor. Herkese şimdiden programlarında 26-27-28 Eylül 2025 tarihlerinde gerçekleşecek 4. Uluslararası Bursa Gastronomi Festivali’ne yer ayırmalarını tavsiye ederim.