Anadolu’nun bereketli topraklarındaki ‘kadim üretim teknikleri’ yeni nesiller için ‘sağlıklı gıdanın’ da yolunu açıyor. Kahramanmaraş’ta uzun süredir ‘kurutulmuş ya da cips’ özelliğine sahip geleneksel yiyecek olarak satışı yapılan ‘Kahramanmaraş Tarhanası’ sağlıklı atıştırmalık formunda ulusal ve uluslararası pazarlara yayılıyor. Haşiroğlu Gıda Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Samet Çiftaslan ile sohbet ediyoruz. “Biz, katkı maddesi ve koruyucu içermeyen tarhana ve buğday cipsini tüketicilerle buluşturuyoruz. İç pazarın yanı sıra Avrupa’dan ABD’ye kadar pek çok ülkeye ihracat da yapıyoruz” diyor. Samet Çiftaslan’ın sözünü ettiği ticaretin boyutunu merak ediyorum, “Yıllık üretim kapasitemiz 3 bin ton, yaklaşık 800 ton üretiyoruz. 75 kişilik istihdamımız var. Ciromuz da yaklaşık 100 milyon lira. Bunun yüzde 12’si ihracattan geldi. 2025’te Türkiye’nin her şehrinde olmayı ve enflasyonun üzerinde (reel) büyümeyi hedefliyoruz” diyor. Samet Çiftaslan, rakamları sıralayınca işin ‘esnaflık boyutunu’ çok aştığı ortaya çıkıyor.
7 yıl Ar-Ge yaptık, makineleri kendimiz tasarladık
Samet Çiftaslan’a işin hikâyesini ve ‘ölçek üretime nasıl geçildiğini’ soruyorum. Şöyle yanıtlıyor: “Herkes evde kendi tarhanasını yaparken kurucumuz Faruk Çiftaslan, 1985’te tarhana üretip satmaya başlamış. 1990’da da 12 dönümlük bir alana imalathane kurmuş. 1998’de de Almanya’ya ilk ihracatını yapmış. Ben ikinci kuşağım, bu işi ‘nasıl farklı yaparız ve çocuklara, gençlere de yedirebilir miyiz’ diye araştırmaya başladık. Yaklaşık yedi yıl süren bir Araştırma Geliştirme (Ar-Ge) sürecimiz oldu. Gelenekselden uzaklaşmadan ‘nasıl daha büyük ölçekli yapabiliriz’ sorusunun yanıtını aradık. Sonunda üretim hattını kendimiz tasarladık, farklı makineler ve sistemler kullandık. Mesela 70 metre kurutma tüneli oluşturduk. Kapasite sorununu aştı ve Rivos markasıyla ulusal market zincirlerine girdik. Tarhana ve buğday cipslerimiz büyük ilgi gördü. Buğday cipsi için Şanlıurfa buğdayını önce yarma yapıyoruz, sonra kaynatılıyor ve yoğurt, kekik, tuz ekleniyor. 0,5 milimetre kalınlığında seriyoruz. Kurutmayı 70 metrelik kurutma tünelimizde yapıyoruz ve 4 saat farklı derecelerde kurutuyoruz. Sonra yarı kuru halde pestil kıvamında alıyoruz ve tekrar kurutmaya sokuyoruz. Birkaç farklı işlem daha ve son aşamada çıtır oluyor. Tarhana cipsi re benzer ama biraz daha farklılıklarla, eski usullere yakın üretiliyor. Tarhana için 2 yıl raf ömrüne sahip tek gıda ürünü diyebilirim. Bu uzun ömrün doğal ve sağlıklı yöntemlerle kazanılması çok önemli. Bizim bildiğimiz şifalı etkileri var. Mesela Kahramanmaraşlıların kemik yapısı diğer illerimizdeki vatandaşlarımıza göre genellikle daha sağlıklıdır ve bizce tarhanamızın bunda önemli etkisi vardır.”
‘Maraş çöreği, beyaz sucuk, fıstık ezmesi’ için çalışıyoruz
Haşiroğlu Gıda Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Samet Çiftaslan, geleneksel gıda ürünlerindeki potansiyeli şöyle vurguluyor: “Dünya genelinde pandemiyle birlikte yükselişe geçen sağlıklı beslenme trendi büyümesini sürdürüyor. Sağlıklı paketlenmiş gıda sektörü bu trendin en önemli parçası. Bu kategori de hızlı büyüyor. 2019 yılında 400 milyar dolarlık bir hacme sahip olan sağlıklı paketlenmiş gıda sektörünün 2024 sonunda 540 milyar doları aştığı tahmin ediliyor. Tuz, şeker oranları düşürülmüş yağ, laktoz, glüten gibi besinlerden arındırılmış ürün gruplarını, organik ürünleri, yüksek lifli ve proteinli ürünleri kapsayan sağlıklı ürünler kategorisi Türkiye’de de aynı paralelde büyüyor. Biz tarhana ve cipslerimizi Türkiye genelindeki tüketicilerle buluşturduk. Ayrıca, Avrupa ülkeleri, ABD, Rusya ve Japonya’ya ihracat yapıyoruz. www.tarhanasepeti. com online satış sitesinde ve diğer e-ticaret sitelerinde satılıyor. Şu anda Ar-Ge çalışmalarımızı diğer geleneksel ürünlerle genişlettik. Maraş Çöreği, Beyaz Sucuk, Fıstık Ezmesi, Maraş Salçası üzerinde de ayrıca çalışıyoruz. Ar-Ge başarıyla tamamlanırsa bu ürünlerde de yüksek üretimler ve satışlar yapabiliriz.”