Ordu Yardımlaşma Kurumu (OYAK) Genel Müdürü Murat Yalçıntaş, 138 şirkette yaklaşık 40 bin kişilik istihdama sahip OYAK Grubu’nun demir çelik, madencilik ve çimento gibi geleneksel sektörler yerine bundan sonra enerji, lojistik ve yüksek teknoloji alanlarında büyüyeceğini söyledi. Yalçıntaş, “Demir çelik sektörü dünyada zorlanıyor, Çin’in bu alanda çok fazla yatırımı var ve iç tüketimi düştüğünden mümkün olduğu kadar ihraç etmeye çalışıyor, bunun için de fiyatları düşürüyor. Avrupa ise sınırda karbon uygulamasıyla ciddi vergiler koymaya başlıyor. Bu nedenle ülkemizde demir çelik zorlanıyor, biz de zorlanıyoruz. OYAK’ı demir çelik, çimento gibi büyümesi yavaşlamış sektörlerden çok daha hızlı büyüyen sektörlere; enerji, lojistik ve yüksek teknoloji alanlarına kaydırmaya çalışıyoruz. Zaman alacak ama başladık. 2030 stratejimizi belirledik” dedi.
Düzce Belediye Başkanı ve eski Sanayi Teknoloji Bakanı Faruk Özlü’nün İstanbul’da düzenlediği ‘iş dünyası buluşmalarının’ konuğu olan ve iş insanlarının sorularını yanıtlayan OYAK Genel Müdürü Murat Yalçıntaş, grubun lojistik başlığındaki yeni yatırım stratejisini şöyle açıkladı: “Lojistikte iki hatta üç eksende büyüme düşünüyoruz. Birincisi liman yatırımları ki şu anda üç limanımız var ve bunlara yurt içinde, yurt dışında yenilerini ekleyeceğiz. İkincisi deniz taşımacılığı; bu sektörde çok güçlü potansiyel olduğunu görüyoruz ama Türkiye olarak arzulanan yerde miyiz? Hayır. Alınması gereken çok yol var, şu anda gemi alımlarını armatörlerle konuşuyoruz, güçlü bir filo kurabiliriz. Bizim demiryolu işletme işimiz de var burada da yeni hatlar, lokomotif ve vagonlar ekleyebiliriz.”
Güneş enerjisinde 2,2 gigavat’lık öz kullanım lisansına sahip olduklarını belirten ve genel olarak enerji üretiminde büyük yatırımlar düşünüldüğünü anlatan Yalçıntaş, “Öncelikle bütün şirketlerimizde dijital dönüşümler tamamlanacak. Bu konuda en başta Erdemir geliyor ki dijital dönüşümden en fazla fayda görecek odur. OYAK yatırım vasıtasıyla startup girişimlere de yatırım yapmaya başladık. Hem Türkiye’deki hem yurt dışında yapıyoruz. Hollanda’da yapılandık yatırım fonlarına ve ağırlıklı olarak yapay zekâ ve dijital dönüşüm şirketlerine yatırımlar yapacağız” dedi.
138 şirketimizin 55’i yurt dışında
OYAK’ın faaliyet gösterdiği alanlar ve 138 şirketinden bazıları hakkında da bilgi veren Yalçıntaş, “Maden ve metalürjide çok güçlüyüz qazar payımız yüzde 45’dir. Erdemir, İsdemir, Ermaden vs çok büyük tesislerdir. OYAK Avrupa demir çelik üreticileri arasında en büyük 7’inci üreticidir. Türkiye’de ham çeliğin yüzde 23’ünü üretiriz. Şirketlerimiz İSO 500’de çok önlerdedir. OYAK Grubu şu anda varlık bakımından Türkiye’nin ikinci büyük şirketler grubudur. 138 şirketimizin 55 tanesi yurt dışında, 6 kıtada 22 ülkede faaliyet gösteriyor. 2024 sonuçlarına göre ülkemizde ödenen toplam vergilerin yüzde 1,74’ünü, kurumlar vergisinin yüzde 1’ini ödüyor, Türkiye toplam ihracatının yüzde 2,3’ünü OYAK şirketleri yapıyor. Yaklaşık 40 bin çalışanımız var. Otomotivde çok güçlüyüz. OYAK Renault yılda yaklaşık 400 bin araç üretiyor. Türkiye’nin otomobil ihracatında OYAK payı yüzde 37’dir, iç pazarda da ikinci büyük paya sahip. OMSAN, lojistikte lider ve ilk özel sektör demiryolu işletmecisi, OMSAN Denizciliğin pazar payı yüzde 11. Çimento, beton, kraft kâğıt üretimlerinde çok büyüğüz. Çimentoda yabancı ortağımızın Tayvanlı TCC’nin payı yüzde 70’dir. Orada küçüldük ama OYAK Çimento olarak içeride yüzde 15 pay ile pazar lideriyiz. Kimya ve tarımda dört şirketimiz var onlarla ayrıca gurur duyuyoruz. Mesela kimyada Akdeniz Chemson var ki PVC stabilizatörü üretir ve bu alanda dünya lideri. Almatis de alümine tedarikinde küresel bir devdir. KÜMAŞ ülkemiz manyezit üretiminin yüzde 20’sini yapar. Hektaş var, tohum şirketimiz var. Gıdada Sagra ve Tamek’i birleştirdik, çok ciddi üretimleri var ve 32 ülkeye ihracat yapıyoruz. Enerjide, Total ve Moil, Milangaz OYAK şirketleridir. OYAK’ın toplam varlıkları yaklaşık 36 milyar dolar, cirosu da yine yaklaşık Ciromuz 20 milyar dolar civarındadır.”
Tekrar banka sahibi olmayı düşünmüyoruz
OYAK Genel Müdürü Murat Yalçıntaş, grubun geçmişte banka sahibi olduğunun hatırlatılması üzerine “Sayın Coşkun Ulusoy’un genel müdürlüğü döneminde OYAK Bank satılmış, neden o zaman satıldı ben bilemiyorum. Almanya’da OYAK Anker Bank’ımız var, onu biraz daha canlandıracağız. OYAK Yatırım, OYAK Portföy var. Sigorta şirketimiz var. İnanıyorum ki bunlar finans alanında ihtiyaçlarımızı görüyor ayrıca bankaya ihtiyacımız olacağını düşünmüyoruz” dedi. OYAK Bank satış süreciyle ilgili en detaylı bilgi sahibinin (toplantıda yanında oturan) Osman Okyay olabileceğini belirten Yalçıntaş, “Osman Bey anlatsın” deyince Osman Okyay şu bilgileri aktardı: “Bence OYAK Bank satışı çok başarılı bir operasyonuydu. Bana da İbrahim Bey (Bodur) anlatmıştı. Banka, 2008 krizinden 1 ay önce satılmış ve eğer o günlerde satılmasaydı piyasa değeri satış değerinin onda birine düşermiş. Bu nedenle o dönemde çok yerinde başarılı bir satış olduğunu düşünüyorum.”
OYAK’ın ilham kaynağı ABD Ordusu
Ordu Yardımlaşma Kurumu’nun (OYAK) kuruluş öyküsünü de özetleyen OYAK Genel Müdürü Murat Yalçıntaş şu bilgileri aktardı: “OYAK, 205 Sayılı Kanun ile 1961 yılında kurulmuş ve ülkemizin en büyük tamamlayıcı mesleki emeklilik fonu haline gelmiştir. Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) mensupları için böyle bir yapı oluşturma fikri de ilk kez Kore savaşında ortaya çıkmış. TSK mensuplarımız orada ABD askerleriyle sohbet ederken ABD Ordusu’nda böyle bir emeklilik fonu olduğunu öğrenmişler. ‘Biz de kuralım ve TSK mensuplarının geleceğini garanti altına alalım’ demişler ve kuruluş çalışmalarına başlamışlar ve kurmuşlar. Bu sayede bir TSK mensubumuz emekli olduğunda bir SGK’dan emekli aylığı alır, bir de OYAK’taki birikimlerine karşılık isterse birikiminin tamamını alır isterse bunun yerine emekli maaşı alır.”
500 bin üye, 100 bin emekli var OYAK’ta sistem nasıl çalışıyor?
OYAK emeklilerinin ikramiye ya da maaş miktarının, OYAK şirketlerinin temettüsüne göre belirlendiğini, bu nedenle OYAK şirketlerinin kârlılığının en önemli güvence olduğunu belirten Murat Yalçıntaş, “Kârsızlık olursa bu TSK mensuplarında geleceğe dair soru işareti oluşturur. Genellikle SGK’tan aldıkları emekli maaşının yaklaşık 1,5 katı kadar OYAK emeklilik maaşı alırlar. Aslında şöyle bir hesap daha iyi fikir verir; bir OYAK üyesinin 10 yıl, artı yani üyeliği süresinde kesilen toplam aidatı reel 30 bin dolar tutuyorsa ortalama bunun 3 ya da 3,5 katı tasarrufu geri almış oluyor. ‘OYAK vergi ödemiyor’ diye yanlış bir algı da vardır ki bu tamamen yanlış bir bilgidir. OYAK şirketleri Türk Ticaret Kanunu esaslarına göre faaliyet görürler ve normal şirketler ne vergi veriyorsa onlar da verir. Muaf olunan tek şey OYAK emeklilerine ödenen emekli maaşından vergi alınmamasıdır. Kanunla kurulmuş mesleki emeklilik fonudur, iştirakleri vardır. Onlardan elde ettiği geliri üyelerine emekli ikramiyesi veya maaşı ya da başka şekillerde aktarır. OYAK’ın üye sayısı yaklaşık 500 bin kişidir, bunların 400 bini asker, 100 bini emeklidir. 500 bin kişinin yüzde 33’ü zorunlu üyedir, yüzde 66’sı gönüllü üyedir. Her ay muvazzaf (görevdeki) askerlerin maaşlarından yüzde 10 kesilir. Sanılır ki 400 bin askerden kesilen paylar ile 100 bin emekli askerin maaşları ödenebilir ama bu da yanlış bir bilgidir. Yüzde 10 kesintiler 100 bine yakın emeklinin maaşını karşılayamaz. Aradaki fark OYAK şirketlerinin faaliyetlerinden tamamlanır. Üyelere farklı ödemeler, yardımlar ve avantajlar da sağlanır. Ancak OYAK üyelerinin iki temel beklentisi vardır; emekli olduklarında iki anahtar sahibi olmak. Bunun biri ev biri de arabadır. OYAK bu iki konuda da ayrıca üyelerine destek olur. OYAK İnşaat şirketimiz var bilirsiniz birçok yerde OYAK siteleri vardır. Renault’a ortaklığımız var ve özel kampanyalarla uygun fiyatla araba sahibi yapmaya çalışırız.”
Nasıl yönetiliyor?
OYAK Genel Müdürü Murat Yalçıntaş, kurumun yönetim yapısını da şöyle özetledi: “OYAK özerktir, devletten kamu kaynağı kullanmaz ve bir yere de bağlı değildir. En üstte 75 kişilik bir Temsilciler Kurulu var ve asıl patron onlardır. Subay, Astsubay, jandarma, uzman er ve memurlardan oluşurlar, 500 bin üyeyi temsil eden seçilmiş kişilerdir. Bunun altında 38 kişilik Genel Kurul vardır. 20 tanesini Temsilciler Kurulu gönderir, 18 tanesi kanunla belirlenmiş kişilerdir. Bu Genel Kurul da Yönetim Kurulunu seçer ki onlar da 8 kişidir. Genel Müdür yönetim kurulunun daimi üyesidir. 3 kişilik de denetim kurulu vardır. Genel Kurul her yıl toplanır. 15 ya da 20 temsilci gelir, Tandoğan’da OYAK Genel Merkeze oturur ve her şeyi inceler. Eksik, yanlış bulurlarsa sorgularlar. Ben daha hiç genel kurul yaşamadım ama yaşayacağım. Eskiden Genel Kurullarda geleneksel olarak bir kişi son konuşmayı yaparmış, o kişi merhum İbrahim Bodur idi. İbrahim amcanın vefatından sonra bu konuşma geleneği damadı Osman Okyay’a devrolmuş.”
