Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, "Dünya Bankası'ndan Türkiye Taşkın ve Kuraklık Yönetimi Projesi ile önemli bir kaynak temin edilmiş oldu. 600 milyon dolarlık bir kaynakla ülkemizin dört bir tarafında taşkın kontrol tesisleri inşa edeceğiz." dedi.
Fortuna Capital Danışmanlık Kurucusu Dr. Altuğ Özaslan, bankalararası piyasa ile serbest piyasada döviz kurlarında makasın açılmasını tetikleyen önemli bir unsurun Kapalıçarşı’da efektif döviz bulunamaması olduğunu belirterek, “Eskiden 15 dakika içinde verilen döviz alımlarınız için şimdi T+2 gün valör veriliyor” diye konuştu.
Bankacılık sektörü yabancı para mevduatından kaçınırken Merkez Bankası verileri bankaların 1 yıl ve daha uzun vadeli dolar cinsi mevduata yüzde 5,57 faiz verdiğini gösterdi. Sektör bu hafta sonuna kadar yüzde 5 TL dönüşüm oranını da yakalamak zorunda.
Döviz piyasasında dikkat çekici gelişmeler yaşanıyor. KKM mevduatlarında yükseliş yaşanırken, dolar ve euroda fiziki talep arttı. İlan edilen kur ile serbest piyasada oluşan kur arasındaki makas yüzde 6'nın üzerine çıktı.
Regülasyonlar nedeniyle kredi mevduat getiri makasındaki bozulma, TÜFE’ye endeksli tahvillerin getirisindeki düşüş bankacılık sektörünün ilk çeyrekte net karını olumsuz etkiledi. Aracı kurumların raporlarına göre bankacılık sektörünün net karı geçen yıl son çeyreğe göre yüzde 40 azalabilir.
Krediye erişimin durma noktasına geldiği piyasalarda bayram öncesi nakit krizi yaşanıyor. Kredi maliyetlerini yüzde 40’lara çıkaran özel bankalar 2-3 ay üzeri çekleri kabul etmiyor. İhracatçıların yoğun olarak başvurduğu TL reeskont kredilerinin döviz rezervlerine katkısı da ilk iki ayda en düşük seviyede.
İnvestaz Araştırma Direktörü Tuğberk Çitilci, 4 Nisan’dan bu yana BYF’nın alımı olmadığını dile getirerek “5 binin üzerinde kalan harekette farklı bir kaynak girişi var. Bunun tetikleyicisi de seçim dönemi. Anketlerde yukarı yönlü hareketleri tetikleyen politika düşünceleri. Özellikle bankacılık tarafına geldi bu hareket. Bankacılık tarafına geliyorsa eşittir kurumsal yatırımcı" dedi.
Hazine’nin dünkü iki ihalesinde talep düşerken faizler yükseldi. 5 yıl vadeli tahvil ihalesinde ortalama bileşik faiz yüzde 17,71’e çıkarken şubatta aynı tahvilin faizi ilk ihraç faizi yüzde 9,5 seviyesindeydi. TÜFE endeksli tahvilde de negatif reel getiri yüzde 1,76’ya çıktı.
Bütçe sonuçlarıyla ikiz açık tehdidi büyüyor Bütçe geçen yıl ilk çeyrekte 30.8 milyar lira fazla vermişken bu yıl 250 milyar lira açık verdi. Bütçede öngörülen toplam açık miktarının yüzde 38’ine ulaşılırken ekonomistler cari açıktaki hızlı artışla birlikte mali dengede de bozulmanın ikiz açık riski yarattığına dikkat çekti. Şebnem TURHAN Hazine ve Maliye Bakanlığı mart ayına ilişkin merkezi yönetim bütçe sonuçlarını açıkladı. Buna göre bütçe martta 47 milyar lira açık verirken yılın ilk çeyreğinde bütçe açığı 250 milyar lirayı geçti. Bütçede yılsonu açık beklentisi 659.4 milyar lira seviyesinde. İlk çeyrekten hedefl enen açık rakamının yüzde 38’ine ulaşıldı. Öte yandan yılın ilk iki ayında 18.8 milyar dolara yükselen ve 12 aylık 55.4 milyar dolara gelen cari açık da diğer bir risk faktörü olarak ekonomi yönetiminin önünde duruyor. Ekonomistler hızla artan bütçe açığının ikinci yarıda ek bütçe ihtiyacını gündeme getirebileceğini ve cari açık ile birlikte ekonomide ikiz açık riskinin ortaya çıktığını vurguladı. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın verilerine göre bütçe 2022 Mart’ta 68.9 milyar lira açık verirken bu yıl martta 47.2 milyar lira açık verdi. Faiz hariç bütçe açığı 2.1 milyar lira hesaplandı. Bütçe gelirleri geçen yıl marta göre yüzde 83,9 artarak 286.8 milyar liraya çıkarken bunda en önemli etki vergi dışı gelirlerdeki yüzde 209 artış oldu. Merkez Bankası’nın karının bu yıl Hazine’ye martta aktarılması vergi dışı gelir artışının nedeni. BSMV’de yüzde 117,6 artış Vergi gelirleri geçen yıla göre yüzde 55,9 arttı en yüksek artış yüzde 117,6 ile Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi’nde yaşandı. Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) yüzde 92,8, damga vergisi yüzde 83,8, harçlar yüzde 75,2 ve gelir vergisi yüzde 63,8 artış gösterdi. Dahilde katma değer vergisi (KDV) ve ithalat vergisindeki artışlar ise sırasıyla yüzde 30,7 ve yüzde 42,3 oldu. Geçen yıl hızla artan kurumlar vergisi bu yıl deprem nedeniyle yapılan ertelemeler etkisiyle yüzde 75 azaldı. Giderler tarafında martta borç verme ve cari transferler hariç bütçede genele yayılan yüksek artışlar gözlendi. Martta faiz giderleri yüzde 67,3 artarken, ne BOTAŞ’a ne de kur korumalı mevduat hesabına bir aktarım yapılmadığı görüldü. Borç verme kaleminde martta yüzde 86,8’lik düşüş var. Şubatta olduğu gibi martta da bütçede depremin etkisi görülmeye devam etti. Deprem nedeniyle sınıfl andırılmaya girmeyen hane halkı ve işletmelere yapılan diğer transferler kaleminde 16 milyar TL ayrıldığı dikkat çekti. Buna rağmen cari transferlerde artış yine de yüzde 45,5’te kaldı. Diğer faiz dışı giderler arasında en yüksek artış yüzde 1210,5 ile sermaye transferleri, yüzde 145,6 sermaye giderlerine oldu. Personel giderleri yüzde 111,1 arttı. ■ Deprem ve seçim giderlerde etkili İlk çeyrekte ise bütçe bu yıl 250 milyar lira açık verirken geçen yıl ilk çeyrekte 30.8 milyar lira fazla verilmişti. İlk çeyrek itibariyle gelirlerdeki yıllık artış yüzde 20,9, giderlerdeki artış yüzde 23,4 hesaplandı. İlk üç ayda ayında faiz dışı açık 149.4 milyar TL olurken, geçen yıl 115.6 milyar lira fazla verilmişti. Faiz giderleri yüzde 18,6 yükseldi. Ekonomistler, bütçe sonuçlarının talep kompozisyonu ve fiyat gelişmelerine ek olarak depremin etkilerinin sürdüğünü ortaya koyduğunu belirtirken ilk çeyreğe ilişkin sonuçların mali dengedeki zayıflığa işaret ettiğini vurguladı. Önümüzdeki dönemde gelirlerdeki yavaşlamanın iç talepteki güçlü seyir yüzünden sınırlı kalacağını kaydeden ekonomistler giderler tarafında ise deprem sonrası yeniden inşa faaliyetleri ile seçim nedeniyle güçlü artışlar olabileceğine dikkat çekti. Harcamalarda kayda değer tasarruf tedbirleri almanın zor olduğunu kaydeden ekonomistler 2023 yılında bütçenin geçen yıla kıyasla daha zayıf bir performans kaydedebileceğini öngördü.