HİLAL SÖNMEZ/KAYSERİ
Kayseri Sanayi Odası (KAYSO) Haziran ayı olağan meclis toplantısı, Meclis Başkanı Abidin Özkaya Başkanlığında, Meclis Başkanlık Divanı, Meclis Üyeleri, Meslek Komiteleri, Disiplin Kurulu, Yüksek İstişare Kurulu ve İl Genç Girişimciler İcra Kurulu üyelerinin katılımıyla gerçekleştirildi.
Toplantının açılış konuşmasını yapan KAYSO Meclis Başkanı Abidin Özkaya, 2025’in ilk yarısını değerlendirerek, “Belirsizliklerin, ekonomik dalgalanmaların ve çevremizdeki sıcak çatışmaların gölgesinde üretmek, istihdam yaratmak ciddi bir ölçek ve irade gerektiriyor. Sanayi sektörü olarak bu olumsuzlukların etkisini derinden hissediyoruz. Bu sıkıntılı durum yılın ilk yarısındaki sanayi üretim verilenlerine de yansımış durumda. Enflasyonla mücadeledeki sıkılaştırıcı para politikaları sanayicilerimizi olumsuz etkiledi. Gayri safi yurtiçi hasıla ve büyüme rakamlarında sanayinin katkısının azaldığını üzülerek görüyoruz. Uzak Doğu’nun da arz yönlü ve yüksek ölçekli üretimleri de yurtdışı pazarlardaki rekabet gücümüzü zayıflatıyor.” diye konuştu.
Özkaya, sürdürülebilir büyüme için üretim ve verimlilik odaklı bir ekonomik modelin önemine dikkat çekerek, “Tüketimi kısarak değil, üretimi artırarak enflasyonla mücadele etmeliyiz. Üretilemeyen ya da talep kadar üretimi yapılamayan her ürünün fiyatının artacağı kesin bir ekonomik kuraldır. Bunun da doğrudan ihracat ve istihdam rakamlarına olumsuz yansıyacağı unutulmamalıdır” ifadelerini kullandı. Daha sonra kürsüye gelen KAYSO Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Büyüksimitci ise küresel gelişmelerle ilgili meclis üyelerine bilgiler verdi. Belirsizliğin artarak devam ettiğine dikkat çekerek, “Enerji fiyatları yeniden yükselişe geçti. Bu da enflasyon baskılarını artırıyor. Dünya genelinde merkez bankaları sıkı para politikalarına devam ederken, tedarik zincirlerinde yeni riskler oluşuyor. Bu da üretim maliyetlerini artırıyor, ihracatçı firmalarımızı zorluyor.” dedi.
“İstikrarlı ve sürdürülebilir bir büyüme için sanayicinin rekabet gücü yükseltilmeli”
Ekonomide uygulanan sıkı para politikalarının sanayi sektörünü ciddi biçimde etkilediğini ifade eden Büyüksimitci, “Türkiye ekonomisi yılın ilk çeyreğinde yüzde 2 büyürken, sanayi sektörü yüzde 1,8 daraldı. Geçen yıl GSYH içindeki sanayinin payı yüzde 21,7 iken bu yıl yüzde 19,2’ye geriledi. Yani üretmeden büyüyen bir ekonomiyle karşı karşıyayız. Eğer istikrarlı ve sürdürülebilir bir büyüme hedefliyorsak, üretimi artırmalı, sanayicimizin rekabet gücünü mutlaka yükseltmeliyiz. Sanayicinin önünü görebildiği, finansmana erişimin kolaylaştığı, yatırım iştahının arttığı bir iklime hepimizin ihtiyacı var.” dedi.
“Finansmana erişim hâlâ en büyük sorun”
Sanayicilerin karşılaştığı en büyük sorunlardan birinin finansmana erişim olduğunu vurgulayan Büyüksimitci, kısa vadeli kredi imkanlarının yetersizliğine ve yatırım kararlarının ertelendiğine dikkat çekerek, “Bankalardaki kredi genişlemesi sınırlı kaldı. Firmalarımız uzun vadeli kaynaklara ulaşmakta zorlanıyor. Bu da yatırımların önünü tıkıyor.” dedi.