Sevgili dostum Korkut Akın, 1983 yılından (tanıştığımız sene) bu yana sürdürdüğü ve artık bir geleneğe dönüşen el yapımı yeni yıl kartlarını hazırlamaya devam ediyor. Her biri özenle tasarlanmış bu kartlar, sadece bir tebrik mesajı olmanın ötesinde, toplumsal olaylara ayna tutan ve düşündüren birer sanat eserine dönüşmüş durumda.
Anımsıyorum "aşkla başlayan her şey başarılı olur" diyerek çıktığı bu yolda ilk kartını aşk temasıyla hazırlamıştı. O günden bu yana her yıl yeni bir kart tasarlayarak bu geleneği sürdürdü. Kartlarını hiçbir zaman postayla göndermeyerek sadece elden dağıtmayı tercih etti. Böylelikle hem unutulmaya yüz tutmuş bir geleneği yaşattığını hem de insanlarla yüz yüze iletişim kurmanın mutluluğunu yaşadığını söyledi
Sinema Yazarı, TV yapımcısı ve yönetmen Korkut Akın âdeta akıntıya karşı yüzen bu kartlarla, toplumsal olaylara karşı duyarlılığını ve sanatsal bakış açısını ortaya koydu. Örneğin, 11 Eylül saldırısının ardından hazırladığı "Barış" temalı kartının ucunu, "savaşan dünyanın yangınından sizin için bu kadarını kurtarabildim" notuyla yakarak savaşın yıkıcı etkisine dikkat çekti. "İfadeye özgürlük" isteyen “gizli” mesajlı kartıyla ise sanatçıların yaşadığı baskılara ve sansüre karşı duruşunu sergiledi.
Korkut Akın, bu kartları tasarlarken ve dağıtırken, sanatın demokratikleşmesi gerektiği fikrinden yola çıktı. Amacı, sanatla hiç tanışmamış, hayatında hiç galeriye gitmemiş insanlara ulaşmaktı. Kartları alanlar için ise bu deneyim, sadece kartın görsel güzelliğini fark etmekle kalmayıp, aynı zamanda ardındaki mesajı anlamak ve üzerine düşünmek için bir fırsat yaratıyordu.
Akın’ın söylediğine göre başlarda yakın çevresi tarafından bile küçümsenen ve umursanmayan (ben hariç) bu kartlar, uzun yıllardır ilgi ve takdir görüyor. Korkut Akın, kartlarını ilk dağıtmaya başladığı yıllarda sıkça karşılaştığı "Satıyor musun?" veya "Borcumuz ne kadar?" gibi soruların artık neredeyse hiç sorulmamasından duyduğu memnuniyeti dile getiriyor. Bu değişimi, insanların sanat ve güzellik karşısında maddi bir beklenti içine girmeden de mutlu olabileceklerini fark etmelerine bağlıyor. Akın'a göre bu durum, sanatın ve iletişimin gücünün en somut kanıtı.
Korkut Akın’ın emeğinin ürünü kartlar, ilk kez 21 Aralık 2021 - 09 Ocak 2022 tarihleri arasında Schneidertempel Sanat Merkezi'nde düzenlenen bir sergiyle sanatseverlerin beğenisine sunuldu. Sergi, özellikle gençler üzerinde etki yarattı ve birçoğuna "ben de yapmalıyım" dedirterek ilham kaynağı oldu.
Akın, aynı sergiyi ertesi yıl ‘Kırk Bir Kere Sevda(ğ), Kırk Bir Kere Barış’ ismiyle Küçükçekmece Belediyesi Sefaköy Kültür ve Sanat Merkezi’nde tekrarladı. Aynı dönemde Küçükçekmece Belediyesi, Akın’ın yılbaşı kartlarını “Her Yıla Bir Kart” ismiyle kitaplaştırdı. Benden de bir yazı istediği kitaba şöyle yazmıştım:
“Sevgili Korkut,
Sahi seninle ne zaman tanışmıştık?! 40 yılı geçti mi? Beraber içtiğimiz ilk kahvenin hatırı doluyordur! İlk fırsatta buluşup “ikinci 40 yıl” kahvemizi içmeliyiz. Düşünüyorum da ne çok anılarımız birikmiş. Sıkıntılı günlerimde hep yanımdaydın, unutamam…
Sevgili kardeşim, yıllar yılları kovaladı, yaşlanıyoruz. Senin sevdiğin söyleyişle ‘yaş alıyoruz’. Zamana meydan okuduğunu, umudunu diri tuttuğunu, coşkunun ve heyecanının sürdüğünü yılbaşı kartlarında hep hissettim. Onlar benim için sadece ‘yılbaşı kartları’ değil; senden, eşin Seyhan’dan, oğlun Canay’dan, sevgili annen senin seslenişle Neboş’tan birer haber. Bugün dönüp baktığımda, Türkiye’nin 40 yıllık tarihi…
‘Yarın yeni bir güneş doğacak, yeni güne uzatmalıyız ellerimizi, coşkuyla, sevinçle’ derdin. Bana umut, güç aşılardın. Verdiğin bir yılbaşı kartında ağaçların arkasından doğan güneş vardı, hemen yanı başıma iliştirmiştim; bugün de onun arkasına yazıyorum.
Güzel kardeşim görüşemememizin dayanılmaz hüznü artık sevince dönüşsün; birlik ve barış dileklerimizin gerçekleşeceği günler bir an önce gelsin.
Çok çok sevgilerimle…”
Korkut Akın, bu anlamlı geleneği sürdürme konusundaki kararlılığını "Yolumuz kesişirse bir gün size de veririm," sözleriyle ifade ediyor. Akın ayrıca, “İnancı olan kuş, yer altında bile uçar,” diyerek, umudun ve sanatın her koşulda var olabileceğine olan inancını vurguluyor. Korkut Akın'ın 40 yıllık bu serüveni, sanatın dönüştürücü gücünün ve insan ilişkilerinin öneminin en güzel örneklerinden biri. Akın'ın kartları, sadece yeni yıl dileklerini değil, aynı zamanda sevgi, barış, özgürlük ve umut mesajlarını da taşıyarak, sanatın hayatın her alanına dokunabileceğini gösteriyor.
Sevgili dostum 42’nci kartını aldım, 2026 yılbaşında 43’üncüsünü de merakla bekliyorum…
