Türkiye dünyada kahvaltıya büyük önem veren ülkeler arasında yer alıyor. Batı ülkelerinde, kahvaltı çoğu kez kahve eşliğinde yenilen küçük bir kurabiye, kruvasan veya bir dilim pastadan ibaret olabiliyor. Bizde ev kahvaltılarının yanısıra son dönemde giderek yaygınlaşan dışarıda uzun kahvaltılar çok seviliyor. Öte yandan hızlı yaşama ayak uydurmak zorunda kalan çalışanlar ve öğrenciler pratik çözümlere yöneliyorlar.
Geçtiğimiz hafta buluştuğumuz Nestlé Kahvaltılık Gevrekler İş Birimi Genel Müdürü Emre Kılıçal ülkemizdeki kahvaltı alışkanlıkları ve pazarın büyüklüğü ve kendi çalışmaları hakkındaki sorularımı yanıtladı. Kılıçal, Türkiye’de kahvaltının sadece bir öğün değil, kültürel bir ritüel ve sosyal bir deneyim olarak görüldüğüne dikkat çekti. Türk tüketicilerin yüzde 90’ının kahvaltının günün en önemli öğünü olduğuna inandığını ve Türkiye’de hanelerin yüzde 95'inin her gün kahvaltı yaptığını belirtti.
Kahvaltı alışkanlıklarımız nasıl değişiyor?
Yaşam tarzları değişiyor. Çoğu insan hala evde kahvaltı yaparken, yetişkinlerin yaklaşık yüzde 15'i, özellikle de genç yetişkinler, artık kahvaltılarını yolda veya ofiste yapıyor. Yolda ve ofiste tüketim genç yetişkinler arasında artıyor.Bu değişim, pratik ama besleyici kahvaltı çözümlerine olan talebin arttığını gösteriyor.
Tercihler nasıl biçimleniyor?
Tüm yaş gruplarında en önemli ihtiyaç, enerji veren ve iyi hissettiren bir kahvaltı. Ancak hafta içi ve hafta sonu arasında önemli farklılıklar mevcut. Hafta sonu aileleri bir araya getiren, keyifli ve eğlenceli bir deneyim sunan kahvaltılar; hafta içi hızlı tempolu yaşam tarzı ve yoğun programlara uyumlanıyor.
Çocuklar kahvaltı yapabiliyor mu?
Türk anneleri için çocuklarına sağlıklı ve dengeli bir kahvaltı sunmak büyük bir öncelik. Ancak zaman kıstı, iştahsızlık ve her gün farklı seçenek hazırlama zorluğu gibi nedenlerle bu her zaman kolay olmuyor. Anneler, pratik ve doyurucu alternatifler, eğlenceli sunumlar ve küçük ödüllerle çocuklarını kahvaltıya teşvik ediyor. Öte yandan pratik hazırlanmasıyla sabahları kolaylaştırıyor hem de dengeli beslenmeye katkı sağlıyor.
Çalışanlar kahvaltıya zaman ayırabiliyor mu?
Genellikle hızlı ve bütçe dostu kahvaltı çözümlerini tercih ediyorlar. Çalışanlar bütçeye katkı sağlamak için iş günleri kahvaltı satın almak yerine evlerinde hızlı kahvaltı yapmayı veya kahvaltılarını yanlarında götürmek istiyor. Sabahları kısa süreleri olan bu kitle pratik tarifler deniyor. Kahvaltılık gevrek, granola gibi seçenekler öncelikli tercih ediliyor. Farklı tarifler ile bu anları keyifli hale getirmeye çalışıyorlar.
Hızlı yaşam kahvaltı alışkanlıklarını nasıl etkiliyor?
Ipsos Yeme-İçme Paneli’nin verileri, 2024 Ocak–Eylül döneminde Türkiye’de yaklaşık 2 milyar yeme-içme “tüketim anı” olduğunu gösteriyor. Hazır yemek tüketimi ise bir önceki yıla geçen yıla göre artarak yüzde 5 daha büyük bir pazar büyüklüğüne ulaşmış durumda. Gençler ve çalışanlar tarafında zaman/ekonomi baskısı pratik kahvaltıyı (gevrek, yulaf ezmesi, granola, bar vb.) teşvik ediyor. Hızlı yemek tüketiminin artması, atıştırmalığın ana öğünleşmesi, gevrek pazarının yıllar içinde büyümesi gibi durumlar bu olguyu destekliyor.
Siz hangi kategorilere yatırım yapıyorsunuz?
Ürünlerimizin kalite ve güvenliğini sağlamak birinci önceliğimiz. Nestlé Kahvaltılık Gevrekler Birimi olarak, uluslararası arenada tam tahıl tüketimini destekliyor; ürünlerimizde kullandığımız tam tahıl ile dengeli öğünler sunuyoruz. “Her gün daha iyi bir kahvaltı” mottosuyla, kahvaltıyı daha iyi hale getirmek için çalışıyor, bunu yaparken sürdürülebilir bir iş modeliyle faaliyetlerimizi devam ettiriyoruz. Dünyamız üzerinde olumlu bir etki yaratma taahhüdümüzle; daha iyi bir gezegen, daha iyi bir toplum ve daha iyi gıda için çaba sarf ediyoruz.
Çalışmalarımızın odağında yer alan “Ortak Değer Yaratma” misyonunun, markamız ve tüketicimiz arasında önemli bir köprü olduğuna inanıyoruz. Buradan hareketle hayata geçirdiğimiz tüm sosyal sorumluluk projelerimizde; bireyler, aileler, toplum ve gezegenimize katkı sağlayacak adımlar atmayı, tüketicilerimizin ve tedarikçilerimizin hayatına dokunabilecek aksiyonlar almayı önemsiyoruz.
“Ortak Değer Yaratma” anlayışı çerçevesinde hangi projeleriniz var?
Biz Nestlé Kahvaltılık Gevrekler olarak bir numaralı içeriği tam tahıl olan ürünlerimizle bireylerin dengeli beslenmelerine destek oluyoruz. Bununla sınırlı kalmıyor toplumsal kalkınmayı destekleyecek çalışmalara imza atıyoruz. “Tam” olma halinin ancak birlikte sağlanabileceğini biliyoruz. “Seninle Tamız” diyerek; Tam Tahıl Tam Destek projemizde kadınların iş gücüne katılımını güçlendiriyor, Pembe Kurdele projemizle ise kadın sağlığını destekliyoruz.
Pembe Kurdele çok önemli bir proje…
En yaygın kanser türlerinden biri olan meme kanseri tüm dünyada her 8 kadından 1’inde görülüyor. Erken tanı hastalıkta kritik önem taşıyor, birçok hastanın tedavi edilip hayatının kurtulmasında önemli rol oynuyor. Bu anlayışla 13 yıl önce meme sağlığı konusunda farkındalık yaratmak için kolları sıvadık ve NESFIT Pembe Kurdele projesini hayata geçirdik. Bu alanda en uzun soluklu projelerden biri olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. 2016 yılında projeye MEMEDER’in katılmasıyla etkimizi de büyüttük. MEMEDER’in uzmanlığını, farkındalık çalışmalarına dahil ederek; kadınların tanı ve tedavi süreçlerinde yanlarında yer alabildik.
Toplam kaç kadına ulaştınız?
4 yıl önce Migros’un projeye katılımıyla gücünü daha da artıran projemizle bugüne kadar on binlerce kadının meme sağlığı kontrolüne, binlerce kadının erken tanısına ve yüzlerce kadının tedavisine destek olduk. İletişim çalışmalarımızla milyonlarca kadında meme sağlığı farkındalığı yaratılmasını sağladık. Bugün geldiğimiz noktada proje ortaklarımızın da sayesinde Pembe Kurdele tasarımlı özel ürünlerle Migros raflarından ve Migros Sanal Market’ten tüketicilerimizin hayatına giriyoruz. Her bir satıştan MEMEDER’e destek sağlıyoruz.
Ülke genelinde çalışmalarınız nasıl ilerliyor?
Projemizle kadınların sadece bilinçlenmesini değil aynı zamanda tanı-tedavi süreçlerinin desteklenmesini de sağlıyoruz. Ülke genelinde yapılan farkındalık çalışmalarını 2022 yılında yaptığımız özel bir çalışma ile destekledik. Meme sağlığı kontrol oranı en düşük olan 3 şehir; Muş, Van, Gaziantep’te 2 yıldır kontrolünü tamamlamayan binden fazla kadına ulaştık. Yine 2023’te deprem bölgesinde Hatay’daki çadır kentlerde, MEMEDER’in alanında uzman ve güçlü kadrosuyla bilinçlendirme etkinliği yaptık. Toplamda 8 farklı şehirde (Van, Diyarbakır, Tekirdağ, Antep, Hatay, Muş, İstanbul ve Kırşehir) farkındalık çalışmaları gerçekleştirildi.
İletişim çalışmalarınızla hangi sonuçları elde ettiniz?
2012-2016 yılları arasında sosyal medyada meme sağlığı farkındalığı yaratmaya yönelik çalışmalarla milyonlarca kadına erken tanı mesajlarını ulaştırdık. 2016’dan sonra projenin kapsamını genişleterek, sosyal medya-dijital iletişim çalışmaları ve geleneksel medya çalışmalarıyla 120 milyonu aşkın kişiye erişim sağladık. Migros TV, Migros Kadın Akademisi ve Mimeda iş birliğiyle yüz binlerce izleyiciye farkındalık mesajlarımızı aktardık.
2025’te neler yapıyorsunuz?
Bu yıl projemizin 13. yılını kutluyoruz. Migros ve MEMEDER iş birliğinde kadınlarda meme sağlığı farkındalığı yaratmayı amaçlayan NESFIT olarak bu yıl kendi kendine muayenenin önemine vurgu yapıyoruz. Projeye özel tasarlanan paketlerde, kendi kendine meme muayenesi adımlarına yer veriyor, ayrıca paketlerin üzerinde yer alan QR kodunu okutarak ulaşılan web sitesinde kadınların kendi meme kontrollerini nasıl yapabileceklerine dair detaylar paylaşıyoruz.
Kadınlara yönelik projelerinizde durum nasıl?
2023 yılında, 6 Şubat deprem felaketinin yaşandığı bölgedeki çiftçilerin desteklenmesi amacıyla Antakya ve çevresini hedefleyerek bir proje başlattık. Bu projenin ilk adımında bölgedeki kadın çiftçilerin sahip olduğu 500 dekardan fazla tarım alanı için mısır tohumu alımlarını karşıladık ve tahıl üretimini destekledik. Proje kapsamında kadın çiftçilere eğitimler verdik, toprak ve yaprak analizlerini de ücretsiz olarak gerçekleştirdik. Bu kapsamda tam 51 milyon kâse Nesquik kahvaltılık gevrek üretimine karşılık gelen bir destek yarattık.
2025’teki çalışmalarınız nasıl ilerliyor?
Kadın girişimcileri destekleyerek tarımın ve kadınların güçlenmesine katkıda bulunmak amacıyla hayata geçirdiğimiz Tam Tahıl Tam Destek projesini bu yıl, “Girişimcilikte kadın gücü seninle tam” mottosuyla vurguluyoruz. Migros iş birliğiyle yürüttüğümüz proje kapsamında girişimcilik ve tarım sektöründe faaliyet gösteren ya da bu alan ile ilgilenen kadın girişimcilere önemli katkılar sağlıyoruz.
Proje kapsamında neler yapılıyor?
Tam Tahıl Tam Destek projesi ile; alanında uzman eğitmenler eşliğinde kadınlara girişimcilik eğitimleri veriliyor, ardından “Fikir Maratonu” süreciyle mentorluk desteği sağlanıyor.
Maraton sonunda en başarılı üç girişimci sırasıyla 300 bin TL, 200 bin TL ve 100 bin TL hibe kazanıyor. Ayrıca ilk üç girişimci, üç ay boyunca mentorluk desteği almaya devam ediyor.
Önemli paydaşların desteğiyle proje daha da güçleniyor. Girişimcilik ve sivil toplum alanında etkili kurumlar, kadın girişimcilere ulaşmak ve onları eğitim sürecine dahil etmek için projemize destek veriyor.
Projemizdeki eğitim içerikleri ise marka ve hikâye tasarımı, dijital pazarlama araçları, tasarım odaklı düşünme, iyi tarım uygulamaları, üretimden rafa Migros kalite yolculuğu ve iş fikri sunum tekniklerini kapsıyor. Projemizin geldiği noktada kadın girişimcilerimizin eğitimlerini tamamladık. Bu ay Fikir Maratonu’nu gerçekleştiriyoruz. Uzun vadeli olmasını hedeflediğimiz bu projeyle girişimcilik ve tarım sektöründe rol alan kadınların yanında yer almaktan büyük mutluluk duyuyoruz.
