ABD Başkanı Donald Trump, Çin odaklı ticaret savaşını öyle azdırdı ki bütün ülkeler ABD ile nasıl bir müzakere yürüteceklerine odaklandı. Ticaret Bakanı Ömer Bolat da Türkiye-ABD Ticaret ve Yatırım Konseyi (TIFA) 12. Dönem Toplantısı için Mayıs Ayında Washington’a gidecek. Amaç, yüzde 10’u kaldırtmak, Türkiye’nin ABD’ye ihracatını hızlı artırmak için ‘ilave kolaylıklar, özel uygulamalar’ neler olabilir konuşmak. Ancak “Dimyat’a pirince giderken eldeki bulgurdan olma ihtimalimizi” de ciddiye almalıyız. Atasözümüzdeki ‘bulgur’ 262 milyar dolarlık toplam ihracatımızın 148 milyar dolarını gerçekleştirdiğimiz Avrupa Birliği (AB) ve Diğer Avrupa pazarıdır çünkü AB ile Hindistan arasında Serbest Ticaret Anlaşması (STA) imzalanması çok yakın. AB-Hindistan STA meselesi öyle ‘tahminlerden ya da yorumlardan’ çıkan bir konu başlığı değil. Hindistan Başbakanı Narendra Modi ve Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Şubat Ayı sonunda Yeni Delhi’deki görüşmelerinde ‘iki taraf arasında uzun süredir bekleyen serbest ticaret anlaşmasını bu yıl sonuçlandırmak ve ticaret, teknoloji, savunma alanlarında iş birliğini artırmak’ için anlaştıklarını açıklamışlardı. Hindistan, güncel verilere göre de AB’nin dokuzuncu büyük ticaret ortağı durumunda. ABD de kendisi için Çin’in yerine Hindistan’ı konumlandırma fikrine olumlu bakıyor. Çin’de üretim yapan ABD’li büyük şirketlerin 2026 sonuna kadar Çin’den Hindistan’a taşınmalarına ilişkin strateji işlemeye devam ediyor.
Hindistan için hangi sektörlerin önü açılacak?
İki tarafın konuşmalarına göre 2026’da Hindistan, AB’ne; iletkenler, temiz teknolojiler, otomobil ve ürünleri, alkollü içkiler, tıbbi ilaçlar, tekstil ve hazır giyim başta olmak üzere birçok üründe gümrüksüz ya da çok düşük tarifelerle ihracat yapabilecek. Hindistan, çelik, alüminyum ve çimentoya uygulanan sınır karbon vergileri de dahil bazı AB kurallarının gevşetilmesini de talep ediyor. Bazı sektörlerde AB ülkelerine ‘işgücü göndermek için kolaylıklar’ istiyor. Bu arada Hindistan’da, AB kaynaklı doğrudan yabancı sermaye miktarı ise 120 milyar Euro’yu aşmış durumda ve Hindistan’da 6 binden fazla Avrupalı şirket faaliyet gösteriyor. Dolayısıyla AB ile Hindistan arasındaki STA, Türkiye’nin AB ülkelerine ihracatında rekabet şartlarını ciddi şekilde zorlaştıracağı gibi Türkiye’ye yeni bir doğrudan yatırım dalgası ihtimalini de zayıfl atıyor. Bütün bunlara karşı Türkiye’nin elindeki kozları bizler de tahmin ederiz ama en iyisini tabii ki devletimiz bilir…
■ Rekabet gücümüzün artırılması gerekiyor
Türkiye-Hindistan İş Konseyi Başkanı Hülya Gedik, Türkiye ile Hindistan arasındaki ticaret hacminin son yıllarda düşüşte olduğunu belirterek, “Hindistan ile ticaret hacimiz geçmişte 10 milyar doları aşmıştı, sonra gerilemeye başladı. İki ülke arasındaki ticarette Türkiye aleyhine çok yüksek açık var” diyor. Donald Trump’ın, ticaret partneri olarak Çin’in yerine Hindistan’ı konumlandırma niyeti için de “Trump’ın ne yapacağını tahmin etmek hiç kolay değil ama Hindistan’ı yanına çekerek Çin ile ticaret savaşını sürdürmesi olası görünüyor. Yine de Hindistan’a çok yakın durduğunu söylemek zor. Başbakan Modi ile son görüşmesinden çok olumlu sonuçlar çıkmadı” diyen Hülya Gedik şöyle devam ediyor: “Ancak AB, uzun süredir Hindistan’ı ticaret partneri olarak kullanmak istiyordu. Devam eden görüşmelerde bir STA hep gündemdeydi ama bazı konularda uzlaşamıyorlardı. Son gelişmelerin etkisiyle Ursula von der Leyen, şubat sonunda apar topar Hindistan’a gitti, Başbakan Narenda Modi ile çok ‘olumlu’ görüşmeler yaptı. ‘2025 sonuna kadar STA imzalanmasına’ karar verildi. Bu, Türkiye için çok önemli ve ciddi bir konudur ama gündemimizde yok, irdelenmiyor, konuşulmuyor. Baktığımızda Türkiye’nin en büyük ihracat pazarı Avrupa ülkelerine çok rekabetçi bir Hindistan yeni avantajlarla geliyor. Bizim karar vericilerimizin acilen bu konuya odaklanması lazım. Türk sanayicilerini daha rekabetçi yapmaları lazım ki Avrupa’ya ihracatımız azalmasın. Hindistan ile Türkiye ilişkileri ise çok iyi gidiyor. Ancak Bakanlarımızla Hindistan’ı ziyaret etmemiz lazım. Çünkü Türkiye’yi çok iyi tanımıyorlar, biz de onları iyi tanımıyoruz. Biz onlara Türkiye’ye yatırımın önemini anlatıyoruz, anlatmaya da devam etmeliyiz. 2030’da Hindistan dünyanın üçüncü büyük ekonomi olacak. Asya Pasifi k pazarında rekabetçi olmak için de bizler oraya yatırım yapabiliriz.”