Dünya çelik sektörü mütevazi bir toparlama yılına doğru gidiyor. Altyapı yatırımları talebi desteklese de, ticaret savaşları, karbon vergileri ve özellikle Avrupa’daki ithalat kotaları toparlanmanın önünde set oluşturuyor.
Oncosem şirketi, İngiltere Ulusal Sağlık Hizmetleri’nden (NHS) ihale kazanan ilk Türk şirketi oldu. İngiltere’de ihale fırsatları "Find a Tender Service" ve "Contracts Finder" üzerinden takip edilebiliyor.
Altın, yılın sadece en çok kazandıran yatırım aracı olmadı; aynı zamanda ons başına 4.242 doları aşarak, küresel finans sistemine yönelik güven krizinin simgesine dönüştü. Uzmanlar, bu yükselişi doların egemenliğine karşı stratejik bir tepki olarak yorumluyor.
Londra’da bakır fiyatları bu yıl yüzde 22 artarak rekora yaklaştı. Ancak sektör katılımcıları bu trendin sürdürülebilir mi yoksa spekülatif mi olduğunu sorguluyor.
DHL Global’in Küresel Bağlantılılık Takip Aracı raporuna göre, 2025’in ilk yarısında küresel ticaret hızlı büyüyor. ABD-Çin ticari ilişkileri azalıyor, ancak dünya ekonomisinde jeopolitik bloklar arasında büyük bir bölünme gözlemlenmiyor. Rapor, Türkiye’nin ticaretinde bölgeselleşme eğiliminin güçlendiğini ortaya koyan rapora göre, Türkiye’nin mal ticaretinde ortalama mesafe 2024’e kıyasla 2025’in ilk yarısında yaklaşık 20 kilometre azaldı.
Altın 2025 yılında tam 45 kez rekor kırdı ve ons başına 4.177 dolara çıkarak tarihi bir zirve yaptı. Gümüş de 53 doları aşarak boğa koşusunu devam ettiriyor. Fed’in faiz indirim beklentileri, jeopolitik gerilimler ve güvenli liman talebiyle uzmanlar 2026 için fiyat tahminlerini yukarı doğru revize ediyor. Ucu 6.000 dolara varan tahminler rallinin devam edeceğine işaret ediyor.
Enerji fiyatları, belirsizlikler ve teşvik eksikliği dönüşüm sürecini yavaşlatıyor. Şubat 2025 itibarıyla AB’de ilan edilen 33 adet “neredeyse sıfır emisyonlu çelik” projesinin yalnızca küçük bir bölümü planlandığı şekilde ilerliyor.
Veri analiz şirketi Finera, 2026 ve 2027’nin sanayi emtiaları piyasasında dengelerin yeniden şekilleneceği kritik yıllar olacağını belirtti. Şirketin analizine göre, artan jeopolitik korumacılık ve büyük arz risklerinin, piyasa belirsizliğini derinleştireceği; yeşil dönüşüm talebinin, özellikle bakır ve düşük karbonlu metallerin stratejik önemini artırdığı vurgulandı.
Agresif arz artışı ve ticari gerilimlerin alevlenmesi nedeniyle 2026 yılında petrol fiyatlarının zayıflayacağı öngörülüyor. Brent için ortalama beklenti 52-57 dolar aralığındayken, WTI 48 dolara kadar inebilir. Bu da mevcut seviyelerden yüzdesel olarak çift haneli düşüş anlamına geliyor.