VEYSEL AĞDAR
Fındık sektörünün gözü kulağı İspanya’da yapılan 42. Kuru ve Kabuklu Meyveler Kongresi'ndeydi. Dünya fındık piyasasının yönünü belirleyen en önemli platformlardan biri olan Uluslararası Sert Kabuklu ve Kuru Meyveler Konseyi (INC), 2025-2026 sezonuna ilişkin küresel fındık üretimi için tahmini rekolteleri Mallorca’da açıkladı. Türkiye’nin 2025-2026 sezonu tahmini rekoltesi 609 bin ton. Nisan ayında yaşanan zirai don etkisini gösterdi, Şubatta tahmini rekolte 768 bin ton olarak açıklanmıştı. Tahmini rekoltede geçen yıla göre yüzde 22’lik düşüşle 609 bin ton olarak gerçekleşecek. Geçen sezon 785 bin ton olarak açıklanan tahmini rekoltede bu yılki 176 bin tonluk keskin düşüşle dikkat çekti. INC’nin verilerine göre, 2025-2026 sezonu için dünya genelinde fındık rekoltesi de tahmini 1 milyon 181 bin 200 ton olacak. Türkiye bu miktarın yaklaşık yüzde 52’sini karşılayarak ilk sırada yer alırken İtalya 120 bin tonla ikinci, ABD’de 102 bin tonla üçüncü sırada yer alıyor. Stok devirleri de hesaba katıldığında, dünya genelinde toplam fındık arzının 1 milyon 341 bin 300 tona, Türkiye’nin ise 150 bin tonluk devreden stok ile birlikte toplam arzın 759 bin ton seviyesinde olacak.
Sektör temsilcileri uyarıyor: Rakamlar abartılı olabilir
Rekolte açıklamasının ardından EKONOMİ’ye konuşan sektör temsilcileri, sektör temsilcileri açıklanan tahmini bu rakamın gerekçelerini ve doğruluğunu tartışıyor. İstanbul Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İFMİB) Başkanı Muzaffer Taviloğlu, Nisan ayı başında yaşanan zirai donun Türkiye genelindeki fındık bahçelerine büyük zarar verdiğini hatırlatarak, “Sahadan gelen verilere göre bu yıl rekoltede en az yüzde 35’lik bir kayıp yaşandı. Açıklanan 609 bin tonluk tahmin, bu hasarın yeterince hesaba katılmadığını gösteriyor. Gerçek tablo temmuz ayında yapılacak çiçek sayımlarıyla ortaya çıkar” dedi. Taviloğlu ayrıca, kahverengi kokarca zararlısının da fındık üretiminde ciddi tehdit oluşturduğuna işaret ederek, “Eğer bu zararlıya karşı gerekli mücadele yapılmazsa, kayıplar daha da artabilir” uyarısında bulundu.
“Dünyaya ‘fındık bol’ algısı pompalanıyor”
Fındık üreticisi ve brokeri Osman Çakmak ise INC tarafından açıklanan rakamların sadece Türkiye değil, diğer üretici ülkeler için de şişirilmiş olduğunu savundu. “Özellikle İtalya, Azerbaycan ve Şili gibi ülkelerde hasat başlamadan yüksek rekolte tahminleri yapılıyor. Bu, dünya fındık piyasasında ‘arz fazlası var’ algısı oluşturarak fiyatları baskılamaya yönelik bir strateji” dedi. Çakmak, açıklanan rakamların alıcılar üzerinde psikolojik baskı yarattığını ve üretici ülkelerin zararına bir süreci tetiklediğini savundu. “Depolarda sanki bol miktarda ürün varmış gibi gösteriliyor. Ama sahada durum farklı.” ifadelerini kullandı.
“Gerçekçi rakam 500 bin tonu aşmaz”
Karadeniz Fındık İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcısı Sebahattin Arslantürk de açıklanan tahmini rekoltenin gerçekçi olmadığını dile getirdi. Nisan ayındaki zirai don nedeniyle üretimin ciddi oranda düştüğünü belirten Arslantürk, “609 bin tonluk bir üretim mümkün değil. Bu rakamlar piyasa algısını yönetmek için şişiriliyor. Bana göre, bu yılki rekolte 500 bin tonun üzerine çıkmaz” dedi. Ayrıca, Türkiye’nin elinde olduğu iddia edilen 150 bin tonluk stokun da gerçeği yansıtmadığını savunan Arslantürk, “Benim sahadan aldığım bilgiler, bu rakamın en fazla 50 bin ton civarında olduğunu gösteriyor. 150 bin tonluk stoktan bahsetmek büyük bir abartı olur.” diye konuştu.
“Yeni sezon fiyatı 200 liranın altında açılmaz”
Fiyat beklentilerine de değinen Arslantürk, piyasada zaten arz-talep dengesine bağlı bir hareketlilik olduğunu ve önümüzdeki günlerde fiyatların artmaya devam edeceğini ifade etti. Yeni mahsul sezonu için fiyat beklentisini ise şöyle özetledi: “Taban fiyatın 200 liranın altında olması mümkün değil. En az 200 lira ve üzerinde bir fiyatla sezona başlanmalı.”
“Batı Karadeniz’de beklenti yüksek”
Şubat-Mart aylarında yapılan karamfil sayımında Türkiye geneli için 768 bin tonluk bir rekolte beklentisi oluştuğunu hatırlatan Düzce Ticaret Borsası Başkanı Nurettin Karslıoğlu, Nisan başında yaşanan zirai donun bu tahmini ciddi ölçüde aşağı çektiğini ifade etti. Don zararının yaklaşık 160 bin ton civarında hesaplandığını söyleyen Karslıoğlu, “Sadece Ordu ilinde bu zarar 90 bin tonu buluyor” dedi. Buna karşın Batı Karadeniz’de (Sinop’tan İstanbul’a kadar uzanan bölgede) sezonun güçlü başladığını belirten Karslıoğlu, bu hatta rekoltenin 230 bin ton olarak tahmin edildiğini, ancak kendi öngörüsünün 250 bin tonun üzerinde olduğunu aktardı. “Bu açıdan bakıldığında, 609 bin tonluk genel tahmin bana göre gerçekçi bir minimum değerdir” diye konuştu.
“Gerçek rekolte Temmuz 15’inden sonra belli olur”
Karslıoğlu, nihai rekoltenin yalnızca donla değil, önümüzdeki aylardaki iklim koşulları ve zararlılarla da şekilleneceğini söyledi. Özellikle kahverengi kokarca tehdidine ve kuraklık riskine dikkat çekerek, “Bu iki etken rekoltenin eksisine yazılacak. Öte yandan Mayıs ayındaki olumlu gelişmeler artı hanesine geçebilir. Gerçek dengeyi Temmuz ortasında, çotanaklar tamamen oluştuktan sonra göreceğiz.” değerlendirmesini yaptı.
“400 bin tonun üzerine çıkma ihtimali yok”
Altınordu Ziraat Odası Başkanı Atakan Akça, “609 bin tonluk rekoltenin gerçek olma şansı sıfır. Bir bile değil,” diyerek tepki gösterdi. Akça’ya göre bu tahminin ardında yatan amaç, düşük rekolte beklentisine rağmen üreticinin ürününü ucuza kapatmaktan başka bir şey değil. Akça, 2025-2026 sezonu için Türkiye genelinde 400 bin tonun üzerine çıkacak bir rekolte beklemediklerini vurguladı: “Önümüzdeki yıl yüksek bir rekolte ihtimali yokken böyle bir rakam açıklanması, panik havası oluşturup piyasayı manipüle etme çabasıdır.”
Açıklanan 150 bin tonluk stok devrine de dikkat çeken Akça, “Eskiden TMO’nun elinde fındık var deniyordu, o da bitti. Şimdi hangi stoktan söz ediyorlar, anlamış değiliz,” diyerek tahminin inandırıcılıktan uzak olduğunu ifade etti.
“Bu, fındık üreticisine yapılmış bir operasyondur”
Son beş yılın analizini yaptıklarını belirten Akça, INC tarafından açıklanan rekolte tahminlerinin neredeyse her sene fiili gerçekleşmeden %20-25 fazla çıktığını söyledi. “Her yıl aynı senaryo yaşanıyor. 800 bin ton açıklıyorlar, sezon sonunda 600 bin tona zor ulaşılıyor. Bu bir tesadüf değil.” dedi.
Gerçek rekoltenin Temmuz ayında yapılacak çotanak sayımlarıyla ortaya çıkacağını vurgulayan Akça, “Üretici bu tür yönlendirmelere karşı dikkatli olmalı. Bu açıklamalar ürün fiyatlarını düşürmek için yapılan hamlelerdir.” diyerek üreticilere uyarıda bulundu.