İLHAN DUMAN
Organize sanayi bölgelerinde yatırım için yer talepleri olumsuz karşılık bulan geri dönüşümcüler, kendi bölgesini kurmak istiyor. Gelişmekte olan geri dönüşüm sektörünün yabancı yatırımcının da iştahını kabarttığını ifade eden Geri Dönüşümcüler ve Geri Kazanımcılar Derneği (GEKADER) Başkanı Fatih Eren, “Paris İklim Anlaşması’yla beraber geri dönüşümün değeri daha da fazla ortaya çıkıyor. Üretim yapan her firmanın yüzde 7-12 arasında firesi çıkıyor. Sonuç olarak bu ürünlerin geri dönüştürülmesi lazım. Ayrıca üretim yapan hemen hemen her firma artık sıfır atık belgesine sahip. Bu kapsamda her fabrikanın kendi içerisinde atıklarını istiflediği bir alanı var” dedi.
Geri dönüşüm sektöründeki yatırımcıların, OSB’lerde yer istediklerinde olumsuz cevap aldığını belirten Fatih Eren, OSB’lerden çıkan atığın bölgeden dışarıya çıkartıldığını, hiçbir OSB’nin kendi bünyesinde geri dönüşüm tesisi olmasını istemediğini söyledi. Bununla alakalı GEKADER üyelerinden çok ciddi dönüşler olduğunu aktaran Eren, “Biz de kendi OSB’mizi kurmayı planladık. ‘Sıfır atık anlayışıyla hareket edelim. Giren atık hiçbir şekilde dışarıya çıkmasın. Bölgenin kendi arıtma tesisi, biyokütle tesisi olsun. Dolayısıyla giren atıkların hepsi ayrılsın, geri dönüştürülsün. Geri dönüştürülemeyen atıklar yakıt olarak kullanılsın; elektrik üretilsin’ diyoruz. Böyle bir projemiz var. Bu projeyi hayata geçirmek için uğraşıyoruz. Gerekli bakanlıklarla iletişim halindeyiz. OSB’mizi kurmak için düşündüğümüz 2-3 bölge var. Valilere, kaymakamlara projemizi anlatıyoruz” diye konuştu.
“Elimizdeki hammaddeyi tekrar kullanmak zorundayız”
OSB’lerin kendi bünyesinde geri dönüşüm tesisi istemediğini ama dışarıda da bu tesislerin olması gerektiğini dile getiren Fatih Eren, “Çünkü nihayetinde geri dönüşüm sektörünün olmaması demek, var olan atıkların çöplüklerde birikmesi demek. Biz geri dönüştürdüğümüz atığı OSB’lerdeki fabrikalara hammadde olarak satıyoruz. Onlar tekrar kullanarak hem maliyetlerini hem karbon ayak izini düşürüyor. Öte yandan üretimde geri dönüştürülmüş ürün kullanma zorunluluğu geldi. 2030’a kadar Paris İklim Anlaşması’yla beraber yüzde 30 oranında geri dönüştürülmüş hammadde kullanma zorunluluğu geliyor. Dünyadaki kaynaklar sınırlı. Günün birinde petrol bitecek. Dolayısıyla elimizdeki hammaddeyi tekrar kullanmak zorundayız. Bu zorunluluk geri döşüm sektörünü büyütecek” şeklinde konuştu.
“Yatırım iştahı düştüğü için proje ertelendi”
Projenin hayata geçebilmesi için bu sene en azından bazı imzaları atabileceklerini düşündüklerini anlatan Eren, “Bakanlıkların ve valiliklerin bize geri dönüşüne göre hareketi sağlayacağız. Projenin ilk adımlarını 2023’te atabilmeyi planlıyorduk ancak sürecin bu zamana kadar uzamasının nedeni şu anki içinde bulunduğumuz zorluklar. Sektördeki insanlar şu anki ekonomik gidişatın ne olacağını göremedikleri için yatırım yapma aşamasında çekimser kalıyorlar. Yatırım iştahı yok” dedi.
“OSB’miz plastik atık konusunda tatsız hikayeleri önleyecek”
2030’a kadar yüzde 30 geri dönüştürülebilir hammaddeden üretim için Avrupa’dan çok ciddi teknik şartnameler geleceğinin altını çizen Fatih Eren, “Bizim OSB’mizin de Avrupa’nın normlarını karşılayacak altyapısı olacak. Bu proje, plastik atık konusunda son olarak Adana’da yaşanan tatsız hikayelerin de önüne geçebilecek bir proje. Çünkü giren kamyon çıkan kamyon kayıtlı olacak” dedi.
Sakarya’nın sıfır atık belgesi almasını sağlamış olacağız
OSB ile birlikte ciddi istihdam kapısı açacaklarını vurgulayan Fatih Eren, “Çok büyük bir OSB projesinden bahsediyoruz. OSB için planladığımız alanın büyüklüğü 1 milyon 873 bin 777 metrekare yani yaklaşık 2 bin dönüme yakın bir araziden bahsediyoruz. Bölgede 50 tane fabrikanın olduğunu düşünün. Her fabrikada ortalama 100 kişi çalışsa 5 bin kişiye istihdam kapısı da açmış olacağız. Buna ilaveten Sakarya il olarak sıfır atık belgesi almış olacak çünkü Sakarya’nın tüm atıklarını biz dönüştüreceğiz. Türkiye’de depozito iade sisteminin ilk uygulama noktası da yine Sakarya. Biz de orada kuracağımız OSB ile bu proje için gerekli çalışmaları yapmak istiyoruz” dedi.
Proje için Sakarya Karasu’yu öne çıkaran unsurlar
OSB projesi için Sakarya Karasu’nun biraz daha ön plana çıktığını kaydeden Fatih Eren, burayı öne çıkaran unsurları şöyle sıraladı:
- Karasu bir liman şehri. İlçede kurulan yeni bir liman var. Liman şehri olması bizim daha çok ilgimizi çekiyor. Ama Bursa ve Tekirdağ’da da yer çalışmalarımız devam ediyor.
- Limanın olması bizim ihracatımızı da hızlandıracak.
- Sakarya bir sanayi bölgesi. Karasu Limanı’yla Sakarya merkez arasında 3-4 tane OSB var. İlerleyen süreçte Gebze’deki sanayinin bu alana taşınacağını ve alanın genişlemeye devam edeceğini düşünüyoruz.
- Sakarya yeni otobanla beraber her yere yakın bir mesafede.