Şu anda Merkez Bankası’nın yeni patikasına dair bildiğimiz tek şey, yıl sonunda aylık enflasyonun yüzde 1’in biraz üzerine oturacağı yönündeki öngörü.
Bugün açıklanacak enflasyon rakamları, Merkez Bankası’nın faiz indirimine bu ay mı yoksa temmuzda mı başlayacağına karar vermesinde belirleyici olacak.
Geçen hafta CNBC-e’deki "4'te Ekonomi" programında Mahfi Eğilmez ile Enflasyon Raporu'nu konuşurken, “Haziran’da ne yapacağını şu an itibarıyla Merkez Bankası da bilmiyor. PPK toplantısına neredeyse bir ay var. Merkez Bankası, başta mayıs enflasyonu olmak üzere verileri görmek, KGF detaylarını netleştirmek ve kur geçişkenliğinin boyutundan emin olmak istiyor” demiştik.
Bu yorumu da Merkez Bankası’nın Enflasyon Raporu’ndaki ifadeler ile başkan ve yardımcılarının açıklamalarına dayanarak yapmıştık. Şu anda geçici etkiler nedeniyle görüş mesafesinin kısa olduğunu düşünen Merkez Bankası, ana eğilimi görmek istiyor. Banka yetkilileri de bu noktada faiz kararını belirleyecek ana faktörün fiyat gelişmeleri olduğunu ifade ediyorlar.
Kısacası, enflasyonun ana eğilimi Merkez Bankası’nın çizdiği patikada ilerlediği sürece faiz indirimi gündeme gelebilir. Bu kadar açık. Ancak, Merkez Bankası'nın çizdiği patika ne? İşte orası pek açık değil.
TCMB'nin kafasındaki patika
Oysa Merkez Bankası geçmişte böyle bir patika çizmiş ve kamuoyuyla paylaşmıştı. Geçen yılın şubat ayında yayımladığı Enflasyon Raporu’nda “Dezenflasyon Patikasına Yakından Bir Bakış” başlığı altında öngörüsünü sunmuştu. Buna göre mevsimsellikten arındırılmış ortalama aylık enflasyon, 2024 mayıs sonrasında yüzde 2,5’in altına; 2024’ün son çeyreğinde ise yüzde 1,5 civarına gerileyecekti. 2025 yılıyla birlikte ise yüzde 1 seviyelerine ineceği tahmin ediliyordu. Merkez Bankası’nın kafasındaki patika buydu.
Ancak gelişmeler bu öngörüyle uyumlu seyretmedi ve Merkez Bankası bu patikayı bir daha dillendirmedi.
Şu anda Merkez Bankası’nın yeni patikasına dair bildiğimiz tek şey, yıl sonunda aylık enflasyonun yüzde 1’in biraz üzerine oturacağı yönündeki öngörü. Böylece, şu anda yüzde 35–40 bandında seyreden yıllık enflasyonun 2025 sonu itibarıyla yüzde 24 seviyesine inmesi hedefleniyor.
Yüzde 24'e götürecek patika
Yüzde 24’lük yıl sonu enflasyon hedefine ulaşmak için mayıs-aralık döneminde toplamda yüzde 9,4’lük bir fiyat artışı gerekiyor. Bu da aylık ortalama yüzde 1,11 artış anlamına geliyor. Bu noktada alternatif patikalar üretmek mümkün. Örneğin mayıs ayında yüzde 1,5’lik bir enflasyonun ardından haziran, temmuz ve ağustos aylarında yüzde 1’in – hatta 0,90’ın – altında gerçekleşecek enflasyonlar ve eylül-aralık döneminde yüzde 1–1,20 arasında kalacak aylık artışlar, bu hedefe ulaşılmasını sağlayabilir.
Ancak geçmiş gerçekleşme verileri, mevcut beklentiler ve ana eğilim göz önüne alındığında bu senaryonun oldukça zor olduğu görülüyor.
Ben bu yazıyı yazarken mayıs ayı enflasyonu henüz açıklanmamıştı. Ancak siz okurken açıklanmış olacak. CNBC-e anketine göre mayıs ayında TÜFE’nin yüzde 2 artması, yıllık bazda ise artışın yüzde 36,15 olması bekleniyordu. Eğer mayısta aylık enflasyon yüzde 2 civarında gerçekleşirse, Merkez Bankası’na haziran toplantısında faiz indirimi için alan bırakmayabilir. İndirim için en azından enflasyonun yüzde 1,5 civarına inmiş olması gerekir.
Geçmiş mayıs ayları dikkate alındığında, 2014'ten bu yana tüm mayıs aylarının ortalama aylık enflasyonu yüzde 0,99 olmuş. Ekonominin oldukça sıkıntılı ve dalgalı olduğu son sekiz yılı çıkarıp, daha istikrarlı kabul edilen 2004–2017 dönemine bakarsak, bu ortalama yüzde 0,68'e düşüyor.