Necip Fazıl, “yaprak daldan sıkılmıştı, sonbahar bahanesiydi”der… Adeta şimdiki borsayı ve halka arzları tanımlıyor. Borsanın bahanesi ise savaş, seçim ve kriz. Oysaki borsanın 8 milyonu taşıyabilecek bir gövdesi yok. Borsaya gelecek paranın da miktarı üç aşağı beş yukarı bellidir.
Yılbaşından bu yana hiçbir halka arz kaybettirmedi. Üstelik her halka arz ilk haftasında her gün nerede ise %10 prim yapıyor. Böylesine tatlı bir kazanç adeta bir bal kozası gibi yatırıcıları çekiyor. Birkaç kuruşunu bir araya getiren garanti getiri gözü ile borsaya halka arzlara koşuyor. Zira elindeki para ile yapabilecek pek bir şeyi de yok. Kriptolardan sonra adeta bir alternatif bacak oldu halka arzlar.
HAYAL KIRIKLIKLARI UZAKLAŞMALARI GETİRİR
Halka arzlarla sürekli kazanmaya alışmış olan bir kesim var. Ve kayıp yaşamaya başladıklarında eski tadı alamayacaklar bu da panikleri beraberinde getirir. Öte yandan parasal sıkılaştırmaya gidiyoruz. Orada da bir sıkışma oldukça, realizasyonlar artacak. Yani halka arz için bile gelseler birikim yapmak isteyenlerin biraz daha ölçüp biçmeleri gerekiyor.
ÇOCUKLARIN CEP HARÇLIKLARI BORSADA
Kurumsal yatırımcılar paralarını birçok farklı yöntem kullanarak artırırken, gençler çocuklar cep harçlıkları ile borsaya akıyor. En son halka arza bakalım Tab Gıda’nın halka arzında 4,9 milyon yatırımcının talebi karşılandı. Katılımcı sayısı bugüne kadar bir halka arza katılan en yüksek yatırımcı sayısı oldu.
İKİ SORU İKİ CEVAP
Harçlıklara kalan bir borsa bu harçlıklar kesilince acaba ne yapar?
Yapacakları, silkelenip borsadan uzaklaşmak… Ta ki yenileri gelip onların yerini alana dek, iniş çıkışları yaşayacağız. Küsenler, kaybedenler, kazananlar… Neticede borsa, kendi doğal debisine ulaşacak.
Yabancı gelir mi?
Gelir ama neden sonra… Zira yeni ekonomi yönetimine güvenmekle birlikte, yeni yönetimin görevden alınıp alınmadığından emin olamıyorlar. Naci Ağbal sendromu hala hatırlarında ve sürekli olarak “ya yeni bir olumsuz sürpriz yaşanır mı?” kaygısındalar. Bu da yabancıyı borsadan uzak tutuyor.
NOT
ALTERNATİFLER PUSUDA BEKLİYOR
Altın ve gümüş pusuda bekliyor. Para güvenli limanlar için adeta enerji biriktiriyor. Enflasyon yüksek ancak kontrolsüz bir şekilde yaşanan bir akış paranın yükseldiği mecraları riskli hale getiriyor. Zira yatırım enstrümanları kendi risklerinin dışında bir de yeni katılımcıların finansal okuryazarlık kabiliyetleri ile de test ediliyor.
Bir süre daha halka arz furyası devam edecek görünüyor. Peki, regülatörler bu süreçte ne yapacak? Belki de onların da şapkayı önlerine koyup biraz düşünmesi gerekiyor. Her şirket borsada halka açılır mı? 8 milyona çıkan yatırımcı için bir eğitim skalası zorunluluğu doğar mı? Göreceğiz…
Ama bildiğim şudur; bu borsanın ağacı, zayıf kökünden, ince gövdesinden dolayı 8 milyon yaprağı uzun süre taşıyamayacak… Gövdeyi ve kökleri beslemek ise daha çok zaman alacak…