İZMİR/EKONOMİ
İzmir Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi’nin (İZSU) geçtiğimiz günlerde kullanım suyu bedellerine yaptığı zam, turizmcilerin tepkisini çekti.
İZSU, 4-10 metreküp ikinci kademe kullanım tarifesini yüzde 15, 10-20 metreküp üçüncü kademe kullanımları yüzde 25, turizmcilerin büyük bölümünün dahil olduğu 21 metreküp ve üzeri dördüncü kademe kullanımları yüzde 35 artırdı. Yeni zamlardan sonra turizmci 269,20 Tl’den aldığı suyun metreküpüne 134,59 TL, atık su bedeli ile birlikte 403 lira 79 kuruş ödeyecek. Bunun tüm Türkiye’de benzeri görülmeyen bir fahiş fiyat uygulaması olduğunu belirten Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı Mehmet İşler, bir önceki zamda anahtar kapatma durumuna geldiklerini, bu zamlara artık ne diyeceklerini bilemediklerini söyledi.
İzmir’in rekabet gücü yok ediliyor
Su, atık su ve katı atık bedellerinin İzmir turizminin en ağır girdi kalemlerinden biri olduğunu ifade eden İşler, “Bunu defalarca dile getirdik. Bunu daha da ağırlaştırmak İzmir’de turizm umurumda değil demektir. Büyükşehir Belediye Başkanımız Cemil Tugay, su paralarının indirileceğini vaat ederek göreve geldi. Ama indirim bir yana sürekli fiyatlara bindirim yapıyor. Yüzde 100’leri bulan artışlar yetmedi, onların üzerine okkalı bir yüzde 35 daha yaptı. İzmir turizminin durumu ortada. Yüksek maliyetler, girdilerdeki sürekli artışlar, bölgesel faktörler yatırımcıyı bölgeden uzak tutuyor. Var olan işletmeler varlıklarını sürdürmek ve İzmir’e yapabilecekleri en büyük katkıyı yapabilmek adına direnmeye devam ediyorlar.” diye konuştu.
İzmir’in 2019’da yakaladığı 2.5 milyon turist sayısına bir daha yaklaşamadığını hatırlatan İşler, “Rekabet ettiğimiz diğer Türk ve dünya kentleri yanında bölge turizmcisi ilgisiz, desteksiz durumda. Kent yetkilileri başka yerlerin sadece turizmden kazandıklarını ya fark etmez ya da görmez durumda. Teşviklerle, tanıtımlarla, maddi manevi desteklerle karşımıza çıkan rakiplerimizle hem fiyat hem de tesislerin yenilenip geliştirilmesi konusunda yarışmamız zor. Bunu başta İzmir Büyükşehir yetkililerin anlaması gerek. Su, turizmin nitelikli ve sağlıklı yapılabilmesi için şart. Kaliteli hizmetin, hijyenin ana maddesi su. Havuzlarımız için, temizlik için, çevre düzenlemeleri ve bakımı için su şart. Ne kadar tasarruf etmeye çalışırsak çalışalım ihtiyaç miktarı belli bir noktadan aşağı çekilemiyor. Bunu diğer turizm kentlerimiz de görüyor ve turizmciyi ayakta tutacak makul seviyelerde fiyatlandırma yapıyorlar.” dedi.
Bölge turizmcileri olarak dertlerini bir türlü anlatamadıklarını söyleyen Mehmet İşler, “Ya da bizi anlamak istemiyorlar. Su fiyatları, atık su ve katı atık bedelleri her il için belli. İzmir’in onlar karşısındaki durumu da belli. Rekabet gücümüzü yok eden, gelişmemizi, yeni yatırımlar yapmamızı, daha çok turistle kentimize daha çok katkı yapmamızı engelleyen bu bedellerin gözden geçirilmesini, oteller, konaklama tesisleri için insaflı tarifeler belirlenmesini istiyoruz. İzmirli turizmcinin Türkiye’nin en pahalı suyunu kullanmakla değil, kentine en az nüfusu kadar turist getiren ve refahını yükselten bir sektör olarak anılmasını istiyoruz. Bundan kentte yaşayan herkes kazançlı çıkar.” diye konuştu.