

















Merkez Bankası'nın 7 Kasım haftası verilerine göre, bankacılık sektörünün toplam mevduatı, 481,5 milyar lira azalarak 26,1 trilyon liraya geriledi.
Seçim takviminin netleşmesiyle birlikte yükseliş trendine giren ihtiyaç kredi faizi 17 Mart haftasında yüzde 30,35 ile yılın zirvesini yeniledi. Bankacılık sektörü kaynakları seçim belirsizliği nedeniyle bankaların risk almak istemediğini ve kredilerde görüntüyü kurtaracak kadar hareket ettiğini dile getirdi.
Finansal Danışman Egemen Kaya, Silicon Valley Bank ile başlayıp Credit Suisse’e kadar uzanan krizde şimdilik bekle-gör dönemine geçildiğini, Türk bankacılık sisteminin ise bu krizden etkilenmesini beklemediğini söylüyor. Kaya, borsada 4600’lere inişin fırsat doğuracağına altının ise Temmuz ayına kadar 2050 doları test edebileceğine dikkat çekiyor.
Merkez Bankası’nın üst sınırına rağmen bankacılık sektörü 10 Mart haftasında TL cinsi ticari kredi faizlerini sert bir şekilde yükseltti. Yüzde 16,1’e çıkan TL cinsi ticari kredi faizleri ek menkul kıymet alım zorunluluğuna tabi seviyeye işaret ediyor. Sektör kaynaklarına göre bu durum, kredi iştahının yok denecek seviyeye indiğinin bir göstergesi.
Yurtiçinde uygulanan kredilendirme politikaları, bankaların kredi arzını sınırlarken özel sektörün de kredi talebinin kısıtlanmasına neden oluyor. Bu durum özel sektörü yurtdışından uzun vadeli borçlanmaya iterken bankacılık sektörü ise yurtdışı borçlarını ödemeyi seçiyor.
Trive Yatırım Araştırma Direktörü Serdar Pazı, Türk bankaların taşıdığı sabit kuponlu tahvil portföyünün banka bilançoları üzerinde ağırlığının çok fazla olmadığını, bu nedenle sistemik risk doğuracak bir durum bulunmadığını söyledi. Ancak Pazı’ya göre, tahviller itfa olana kadar geçen sürede bankaların üzerinde aşırı baskılanmış bir sermaye kârlılığı olacak.
Deprem sonrasında bankalar lokasyon planlamasını gündemine aldı. Bir banka, tüm operasyonları yüksek riskli İstanbul’da toplamaktansa başta Ankara olmak üzere dağıtmayı gündemine aldı.
1983 yılında kurulan Silicon Valley Bank’ta geçen hafta başında başlayan likidite sıkışıklığı 10 Mart 2023 Cuma günü had safhaya ulaştı ve FDIC bankaya el koydu.
Merkez Bankası ihtiyaç kredisi faizlerine üst sınır getirdi ve aşılması durumunda menkul kıymet alım zorunluluğu tesis etti. Bu hamlenin bankaların kredilerde sert fren yapmasına, tüketicinin KMH’ye daha fazla ağırlık vermesine ve Hazine’nin borçlanma maliyetinin azalmasına neden olacak.