BESTENİGAR KARA / ÇİN HALK CUMHURİYETİ
Shenzhen Belediyesi Dış İlişkiler Ofisi Genel Müdür Yardımcısı Sun Huaizhong, 2023 yılı sonu itibariyle 144 Türk şirketin Shenzhen’e yatırım yaptığını söyledi. Huiazhong “Çin Halk Cumhuriyeti’nin ilk Özel Ekonomik Bölgesi olan Shenzhen’de, Türk firmaları ağırlıklı olarak toptan ticaret, perakende satış ve hizmet sektörlerinde faaliyet gösteriyor” dedi.
Çin’in ‘Silikon Vadisi’ olarak da bilinen Shenzhen’in GSYH’sı 2023’te yüzde 6 büyüdü. Çin’in GSYH’sında yüzde 2,7’lik bir paya sahip olan Shenzhen’in AR-GE harcamaları ise 26 milyar doları buldu. Shenzhen’in derin bir sanayi sistemi ve zinciri olduğunu belirten Huaizhong “Devlet hizmetlerinde en yüksek verimliliğe sahip olan Shenzhen, yatırım konusunda göz ardı edilmemesi gereken bir şehir” diye konuştu.
10 SHENZHEN MERKEZLİ ŞİRKET 2024 FORTUNE GLOBAL 500'DE
2002’den bu yana Türkiye’de faaliyet gösteren Huawei ve Türkiye’ye 1 milyar dolarlık yatırım yapacak olan BYD gibi çok sayıda küresel şirketin doğduğu Shenzhen’de 4 milyonu aşkın işletme yer alıyor. Yapay zekâ ile animasyon ve avatar üretimi alanında faaliyet gösteren teknoloji girişimi LAiPIC de bu firmalar arasında bulunuyor. Shenzhen’in yatırıma açık olduğu ve genç nüfusu iş kurmaya teşvik ettiğini vurgulayan Huaizhong “Yabancı turist ve yatırımcıların, yerlilerle aynı düzeyde hizmet alması için çalışıyoruz. Shenzhen, gelişmiş bir finans merkezi konumunda. Finans sektöründe en düşük maliyetle en yüksek verimliliği sunuyoruz. Ayrıca Hong Kong’a olan yakınlığından dolayı dünyanın her noktasından Shenzhen’e ulaşılabiliyor” dedi.
Shenzhen ekonomisi, bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 6,4 büyüdü. Ayrıca 10 Shenzhen merkezli şirket 2024 Fortune Global 500 listesinde yer aldı. Yüksek teknoloji imalatındaki katma değer ilk çeyrekte yüzde 13,1 artıran Shenzhen, bu yıl yüzde 5,5’lik ekonomik büyüme hedefliyor.
PEKİN, 114 UNICORN'A EV SAHİPLİĞİ YAPIYOR
Yeşil, sürdürülebilir ve kaliteli ekonomik kalkınmaya odaklanan Çin, bilim ve teknoloji yatırımlarını artırırken, yapay zekâ, otomasyon ve elektrikli araçlar gibi gelişmekte olan endüstrilerdeki yeteneklerini geliştirmek üzere çalışmalara devam ediyor. 2018 yıllında Türkiye’ye giren Xiaomi ile Lenovo ve JD.com gibi şirketlerin merkezlerinin bulunduğu Pekin ise bu noktada önemli bir rol üstleniyor. Pekin’in GSYH’sı 2023’te yüzde 5,2; bu yılın ilk çeyreğinde ise yüzde 6 büyüdü. Geçen yıl, dijital ekonominin yıllık katma değeri, Pekin GSYH’sının yaklaşık yüzde 42,9’unu oluşturdu. 2023 yılı itibariyle 7 bin 180 uzmanlaşmış ve yenilikçi KOBİ ile 114 unicorn, Pekin’de faaliyet gösteriyor. 600’ü aşkın patente sahip otonom sürüş teknolojileri girişimi MoGo ve Rolex, Cartier, Bvlgari ve Loreal gibi markalarla çalışan dijital pazarlama danışmanlığı şirketi BrandX gibi firmaların yer aldığı Pekin, 2024’ü yaklaşık yüzde 5’lik büyüme ile kapatmayı hedefliyor.
Çin ekonomide “kaliteli” büyüyecek
Dünyanın en büyük ikinci ekonomisi olan Çin, yüksek hızlı büyümeden, ileri teknoloji ve üretime dayalı büyümeye geçiş yapmak üzere bir dizi reform paketi hayata geçirdi. Dünya Bankası’na göre, Çin’in GSYH’sı, dışa açılım ve serbest piyasa reformlarının başladığı 1978’den bu yana, yılda ortalama yüzde 9’un üzerine büyüdü. Aynı dönemde yaklaşık 800 milyon Çin vatandaşı yoksulluktan kurtuldu. Çin Ulusal İstatistik Bürosu verilerine göre, ülkedeki ekipman imalatı ve yüksek teknolojili imalat sanayiinin katma değerleri 2023’te yıllık olarak sırasıyla yüzde 6,8 ve 2,7 arttı. Çin’de yüksek teknolojili endüstrilere yapılan yatırım yüzde 10,3; imalat sanayinin teknolojik dönüşümüne yapılan yatırım ise yüzde 3,8 yükseldi. Çin’de DYY ile kurulan şirket sayısı yüzde 39,7 artarak 53 bin 766’ya ulaştı. Yüksek teknoloji sanayiinin fiilen kullandığı yabancı yatırım ise 61 milyar dolar olarak gerçekleşti. Ocak-Haziran döneminde yüzde 5 genişleyen Çin ekonomisinin 2024’ü yaklaşık yüzde 5’lik büyüme ile kapatması bekleniyor.
İkili işbirliği ivme kazandı
Çin, Türkiye’nin dünyadaki en büyük üçüncü, Asya’daki en büyük ticaret ortağı konumunda bulunuyor. TÜİK verilerine göre, iki ülke arasındaki ticaret hacmi Ocak-Ağustos döneminde 31,71 milyar dolara ulaşırken, Türkiye’nin Çin’e ihracatı 2,25 milyar dolar olarak hesaplandı. İki ülke arasında yenilenebilir enerji, dijital teknoloji, yapay zekâ ve e-ticaret, altyapı, ulaştırma, yüksek teknoloji ve finans alanlarındaki işbirliği son dönemde ivme kazandı. 2015’te Kuşak ve Yol Girişimi’ne (BRI) dâhil olan Türkiye’nin, Orta Asya ve Çin ile ticaret bağlantılarını geliştirmeyi hedefleyen Hazar geçişli “Orta Koridor” Projesi, BRI hedefleri ile örtüşüyor. Dört saatlik uçuşla 1,3 milyarlık nüfus ve yaklaşık 28 trilyon dolarlık pazara ulaşılabilen bir stratejik konuma sahip olan Türkiye, AB Gümrük Birliği ve STA’lar üzerinden 987 milyonluk nüfusa tarifesiz mal ihracatı gerçekleştirebiliyor. 400 milyonu aşkın orta gelirli nüfusa sahip olan ve Türkiye ile ‘dengeli ticareti’ önemseyen Çin ise, büyük potansiyele sahip bir ticaret ortağı olarak görülüyor.