İLHAN DUMAN
Jeotermal Yatırımcıları Derneği (JEMYAD) tarafından organize edilen “Uluslararası Jeotermal Yatırım Zirvesi’nde (IGIS) jeotermal enerji alanındaki potansiyel ve gelişmeler ele alındı. Nevşehir Ürgüp’te ilk kez gerçekleştirilen zirve, Türkiye’nin 12. Kalkınma Planı’nda öncelikli gelişim alanları olarak belirlenen enerji, tarım-gıda ve turizm sektörlerinde jeotermal kaynakların rolünü güçlendirmeyi hedefliyor.
"Aynı suyu çok farklı alanlarda bütüncül bir bakış açısıyla değerlendirmek mümkün"
Zirveye katılan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Jeotermal derken, enerjiden turizme, sağlıktan madenciliğe, içindeki madenlerin işlenmesinden seracılığa, tarım alanına varıncaya kadar çok çeşitli alanlarda kullanımı mümkün olan bir kaynaktan bahsediyoruz. Değişik derecelerde aynı suyu çok farklı alanlarda bütüncül bir bakış açısıyla değerlendirmek mümkün. Diğer yandan yenilenebilir bir kaynak. Bu kaynağı doğru kullanırsanız bir defa değil defalarca kullanabilirsiniz” dedi. Yılmaz, Orta Vadeli Program (OVP) hedefleriyle uyumlu olarak yaş meyve ve sebze ürünlerinin arz sürekliliğinin sağlanması amacıyla, jeotermal enerji kaynaklarının bulunduğu uygun alanlarda sera organize tarım bölgeleri (OTB) kurulmasına yönelik yatırımları hızlandırdıklarını vurguladı. Yılmaz “Jeotermal kaynaklarla 160 bin konut ve yaklaşık 10 bin dekar sera ısıtılmaktadır. Bunun sayısını da arttırmak durumundayız” diye konuştu.
Türkiye’nin, jeotermalin sessiz gücünü doğru stratejilerle birleştirerek bu alanda sadece bölgesel değil küresel bir liderliği üstlenebilecek konumda olduğunu ifade eden Yılmaz, “Ülkemizin jeotermal enerjide küresel liderliğe ulaşma potansiyeli açıktır. Kapsamlı bir ulusal jeotermal stratejisi oluşturarak enerji, turizm, tarım, sağlık ve sanayi sektörlerini entegre bir vizyonda buluşturabiliriz. Yerli teknoloji üretimini güçlendirirken İzlanda ve Kenya gibi ülkelerle uluslararası Ar-Ge işbirliklerini geliştirerek bilgi transferlerini de teşvik edebiliriz” dedi.
“Dünyanın en önemli jeotermal sera merkezi olabiliriz”
JEMYAD Başkanı Ömer Tosun, zirvenin sektör için taşıdığı önemi şu sözlerle vurguladı: Jeotermalin potansiyeli büyük bir kaynak olduğunu ancak Türkiye’de yeteri kadar kullanılmadığını belirten Tosun, “Halbuki dünyanın en verimli enerji kaynaklarına sahibiz. Türkiye, şu anda potansiyelinin çok az bir kısmını kullanıyor olmasına rağmen, jeotermal enerji üretimi konusunda dünyada 4’üncü, Avrupa’da 1’inci konumda. Mevcut kapasitemiz yaklaşık 60 bin megavat, bunun üzerine seraları da eklersek 2 bin megavat, 30 kat daha büyük bir potansiyelimiz mevcut. Jeotermali sadece elektrik olarak da düşünmemeliyiz, aynı zamanda ülkemizin gıda sürekliliğini sağlayacak en önemli kaynaklardan. Gıda güvenliğinin önemini hepimiz görüyoruz, geçtiğimiz günlerde Antalya’da gerçekleşen don, meyve ve sebze fiyatlarını bu sene muhtemelen %100 oranında artıracak. Sebze meyve fiyatlarının enflasyona etkisi %40 civarında. Oysa ülkemizin her yerine teknolojik seralar kurabilir, Avrupa ve dünyanın en önemli jeotermal sera merkezi olabiliriz. Avrupa, Rusya, Orta Doğu’ya, dünyanın her yerine gıda ihraç edebiliriz. Bu konuyla alakalı hep birlikte stratejik master plan oluşturmalıyız.”
Termal suların içinde çok değerli madenler olduğunu söyleyen Tosun, bu bölgedeki çalışmalarımızda gördük ki örneğin bizim sularımızın içinde lityum var. Dünyada elektrikli araçlara dönüyoruz, lityum geleceğin enerji kaynağı, enerjinin adeta pili. Bu da jeotermal kaynaklarda var” diye konuştu.