Eray ŞEN
KOSGEB’den aldığı destekle modüler mobilyada yazılım ağırlıklı üretim hattı kuran Tenet, ‘E0’ (İnsan sağlığına zarar vermeyen malzeme ile üretilmiş) belgeli ürünlere yönelik Ar-Ge çalışmasında sona geldi. Şirket bu ürünleri, ağırlıklı olarak yurt dışına göndermeyi planlıyor. Şirket ortağı Tolga Buhur, son dönemde ‘pine house’ üretimine de başladıklarını söyledi.
EKONOMİ’ye yaptığı açıklamada Tenet’i 2019 yılında kurduklarını belirten Tolga Buhur, “Mobilya üretimini insan gücü olmadan, yazılım destekli üretime dönüştürme ile ilgili proje hazırladık ve KOSGEB’den destek aldık. Proje önümüzdeki temmuz ayında bitecek. Bu süreçte sürekli altyapı çalışması gerçekleştirdik. Makinelerin yazılımla ilgili programlara entegre edilmesini, üretim şeklini, çizimini, tasarımını daha kolay hale dönüştürdük. Görsel olarak tasarladığınız ürünün birebir aynısını üretecek modeli oluşturduk, pazara çıktık” dedi.
Modüler mobilyada yerlileştirme ve yazılım programlarına entegre şekilde kurdukları üretim hattında çok fazla insan gücüne ihtiyaç duymadıklarını, halen tesiste 29 kişinin çalıştığını ifade eden Buhur, “Tesis 4 bin metrekaresi kapalı olmak üzere 8 bin 500 metrekare üzerinde kurulu. Hem ahşap işleme ile ilgili hem de modüler mobilya ile ilgili üretim hattımız var. Modüler kısımda MDF, sunta gibi malzemeleri, Adana’daki Kastamonu entegre gibi firmalardan alıyoruz. Ahşap kısmında malzemelerin yüzde 80’ini kendimiz üretiyoruz; bunlara bungalov evler, ahşap evler, ahşap mobilyalar dahil” diye konuştu.
“Mobilyada tamamen sağlıklı boyama yöntemi geliştirdik”
Tolga Buhur ürün yelpazesi hakkında şu bilgileri verdi: “Modüler kısımda, bebek odası, çocuk odası, genç odası, yatak odası, yemek odası ve proje işler var. Türkiye’nin her yerine membran kapak yapıyoruz. Ahşap ile mobilyanın buluştuğu bir alan olan çocuk oyun alanları yapıyoruz. Şimdiki hedefimiz ‘E0’ belgeli mobilyalar üretmek. İçerisinde kanserojen madde bulundurmayan, tamamen sağlıklı ürünlerden oluşan bu mobilya türü için özel bir boyama yöntemi geliştirdik. Çalışmalar devam ediyor, bununla ilgili de pazara çıkacağız. İsim hakkı ve patent belgelerinin alınması uzun sürüyor. Süreç tamamlandığında E0 belgeli ürünlerin üretimine başlayacağız. Türkiye’de yeterli talep yok ancak bunu dünya kullanıyor. Biz de kullanacağız.”
‘Pine house’ talebi gün geçtikçe artıyor
Türkiye’yi sarsan deprem felaketinin ardından ‘pine house’ talebinde ciddi bir artış olduğunu vurgulayan Tolga Buhur, şu değerlendirmeyi yaptı: “Depremden önce de pine house üretiyorduk ama bu kadar talep görmüyordu. Pine house, ruhsat gerektiren ancak imar izni gerektirmeyen bir ev. Taşınabilir olduğu için belediye gelip sizi kontrol edemiyor. Şu anda ayda 100 tane pine house satılabilecek bir pazar imkanı doğdu. Altyapımız buna uygun. Görüştüğümüz bazı vakıfl arın deprem bölgesinde pine house yaptırma projesi var. Bunların tasarımlarını da biz yapıyoruz. Ayrıca Akkuyu Nükleer Santrali civarında, Silifk e, Taşucu, Mersin, Anamur, Bozyazı gibi yerlerde, Rusya’dan gelip şantiyede çalışan personelin kalması için çok sayıda eve ihtiyaç duyuluyor. Bölgede bir başka gelişen sektör ise pine hous’lardan oluşan butik oteller.”