HAFTA başında yolum Kapadokya’ya düşünce, Nevşehir’den Uçhisar’a giderken Kavaklıdere’nin Avanos’taki Côtes d’Avanos Bağları’na uğradım, şirketin Yönetim Kurulu Üyeleri Cevza Başman ve Aslı Başman’la şaraphaneyi gezip sohbet ettim.
Aslı Başman’a Avanos’taki 2 bin dönümlük bağda bu yılki verimi sordum, iç geçirdi:
- Maalesef burada ciddi don darbesi yedik. Verimde yüzde 60, hatta yüzde 80’e kadar gerileme söz konusu olacak.

Cevza Başman, Avanos’ta üretip işledikleri üzümlerden Narince’ye değindi:
- Narince, aslında Tokat üzümüdür. Yalnız, Tokat’ta Narince’nin yaprağı da “yaprak sarma” için çok tutulur. Tokat’taki çiftçi, geliri daha fazla olabildiği için yaprağını toplar. Asmada üzümü koruyacak miktarda yaprak neredeyse kalmaz.
Tokatlı bağ sahibi çiftçilerin Narince asmalarının yapraklarına odaklanması üzerine Kavaklıdere olarak seçtikleri formülü paylaştı:
- Biz de beyaz şarapta kullandığımız Narince üzümünü, Avanos’ta üretmeyi denedik. Narince üzümünde böylelikle şaraba uygun ürüne ulaşmış olduk.
Cevza Başman’dan yaprak ve üzüm geliri karşılaştırması yapmasını istedim, hesabı ortaya koydu:
- Bu yıl don nedeniyle normal yıllara göre farklı bir durum var. Üzüm normalden az.
- Tokat’ta dönüm başına 350-400 kilogram yaprak toplanabiliyor. Yaprağın kilosu 120 lira dolayında. Yani, bir dönüm Narince bağından 48 bin lira yaprak geliri elde edilebiliyor.
- Bir dönüm Narince bağından 850-900 kilogram üzüm toplanabiliyor. Üzümün kilosu 40 lira dolayında. Bir dönümden elde edilen üzüm geliri 36 bin lira dolayında seyrediyor.
- Yaprağın kilo başına fiyatının üzümün 3 katı olduğu da dikkati çekiyor.
Cevza Başman’a Avanos’taki yaprak durumunu sordum:
- Avanos’taki Narince asmalarının yaprakları da yine sarmalık olarak toplanmıyor mu?
Şu yanıtı verdi:
- Narince üzümünde Tokat’taki şaraba uygunluğu yakalıyoruz. Ancak, yaprakları Tokat’taki kadar sarmalık olmaya elverişli değil. Toprağın yapısı, havanın etkisi yaprağın yapısını biraz değiştiriyor.
Kavaklıdere’nin yılda 4 milyon şarap ürettiği Avanos’taki fabrikayı gezerken, çelik tankların yanıbaşındaki üç büyük küp dikkatimi çekti.
Cevza Başman anlattı:
- Bu büyük küpleri İtalya’dan aldık. Kalecik Karası üzümünden ürettiğimiz bazı şaraplarımızı bu büyük küplerde olgunlaştırıyoruz.
Küpleri arkeoloji terimiyle tanımladıklarını kaydetti:
- Bu küplere, “Amfora” diyoruz.
Arkeoloji terimlerinin yer aldığı bir siteden tanımını okudum:
- “Amfora”, geniş gövdeli, dar boyunlu, çoğunlukla sivri dipli, iki kulplu, bu genel çizgiler dışında pek çok biçimsel çeşidi bulunan, şarap, zeytinyağı gibi sıvıları koymak ya da tahılı korumak, taşımak için kullanılmış olan antik testi.
“Amfora”ları İtalya’dan almalarının özel bir nedeninin olup olmadığını merak ettim, şu yanıtı verdi:
- Avanos aslında bu tür ürünlerin yapıldığı bir bölge. Ancak, bu boyutta büyük küplerin kurutulacağı boyutta fırınlar yok. İtalya’da bu küpler bazı üreticiler tarafından olgunlaştırma dönemlerinde kullanılıyor. Biz de İtalya’dan aldık.
Tokatlı üretici, Narince asmalarından yüksek fiyatla satabildiği yaprakları daha fazla toplamaya yöneldiği biliniyordu. Hatta Tokat’ta, “yaprak mı, üzüm mü?” ikilemi de yaşanıyordu…
Kavaklıdere, Narince asmalarını Avanos’ta dikerek “yaprak mı, üzüm mü?” ikilemine çözüm üretmiş görünüyor…
‘Lidya Antik Bağ Rotası’ için kolları sıvadılar
KAVAKLIDERE Yönetim Kurulu Üyesi Cevza Başman, ilk bilgiyi Fransız şampanya üreticisi ailenin 4’üncü kuşak temsilcisi Clovis Taittinger’le birlikte Haziran ayı başında düzenlediği sohbet toplantısında verdi:
- Bizim Pendore Bağlarımızın bulunduğu bölgede “Lidya Antik Bağ Rotası” oluşturulması çalışmalar yapılıyor.
Rotada yer almaya aday bağları sıraladı:
- Pendore Bağları, Sobran Bağları, Kastro Tireli, Selendi, Nif Bağları, Heraki…
Cevza Başman, daha sonra Türkiye şampanya pazarı ile ilgili gelişmelere değindi:
- Geçen yıl iç piyasaya arz edilen şarap 65 milyon litre iken şampanya 2.4 milyon litreydi.
- Şampanya, şaraba göre daha küçük bir pazar ama 2025 yılındaki yükseliş trendi dikkat çekiyor.
- Köpüklü yerli şaraplarda tüketim artışı yüzde 69.9’u buldu. İthal köpüklü şarap tüketimi artışı da yüzde 59.9 düzeyinde oldu.
Ardından ekledi:
- Köpüklü şarap tüketimindeki artış üzerine Fransız şampanya üreticisi Taittinger ailesi ile işbirliğine gittik.
Avanos’taki bağ ve şaraphane turu sırasında Cevza Başman’a “Lidya Antik Bağ Rotası”nı sordum, yanıtladı:
- Çalışmalar sürüyor. Henüz resmiyet kazanmış bir şey yok…
Kuraklık yaşanan Bordeaux’da sulama yapan cezayı yedi
KAVAKLIDERE Yönetim Kurulu Üyesi Aslı Başman’a Fransa’nın Bordeaux kentinde Castillon bölgesinde bulunan bağlarının durumu sordum, yakındı:
- Bordeaux’da da bu yıl mevsim kurak geçti.
Cevza Başman araya girip anımsattı:
- Bordeaux’da asmaları sulama yasağı var.
Bölgedeki Fransız şarap üreticilerinde açıkça yasağı delenlerin olduğunu kaydetti:
- Sulama yapan üreticilere, “Bulunduğun bölgenin adını şarabın etiketinde kullanamazsın” şeklinde ceza verildi. O üreticiler, etiketlerinde sadece “Fransız Şarabı” deyimini kullanabilecek.
Vatandaş 17 bin dolarlık kişi başına geliri ‘alım gücü’nde hissedecek mi?
TÜRKİYE İstatistik Enstitüsü’nün (TÜİK), hafta başında açıkladığı 2025 yılı ikinci çeyrek büyüme verileri EKONOMİ Gazetesi’nin manşetine şu başlıkla oturdu:
- Yüksek faiz, yüksek büyüme…
Haberin özeti şöyleydi:
- Türkiye ekonomisi yılın ikinci çeyreğinde yüzde 4.8 büyüdü. Büyüme beklentilerin üzerinde gerçekleşti.
- İkinci çeyrekte yıllıklandırılmış GSYH büyüklüğü 1 trilyon 473.7 milyar dolar olarak hesaplandı.
- Büyümeye en yüksek katkıyı hane halkı tüketimi ile inşaata dayalı yatırımlar yaptı.
- Sanayide büyüme yüzde 6.1 oldu.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, büyüme verilerini yorumlarken şu mesajları verdi:
- Büyüme performansımız 20 çeyrektir devam etmektedir. İkinci çeyrek verileri, dengeli büyüme modelimize uygun olarak ekonomimizin dirençli yapısını ve sürdürülebilir büyüme patikasındaki kararlılığımızı ortaya koymaktadır.
- Gerçekleştirilen revizyon sonucunda 2024 yılı kişi başına düşen milli gelir 15 bin 325 dolar seviyesinde gerçekleşmiştir.
- 2025 yılı ikinci çeyrek itibariyle yıllıklandırılmış kişi başı milli gelir ise yaklaşık 17 bin dolar seviyelerine yaklaşmıştır.
- Yüksek büyüme performansımızla 2025 yılı verileri açıklandığında Dünya Bankası sınıflandırmasına göre ülkemizin “yüksek gelirli” ülkeler grubuna gireceği tahmin edilmektedir.
Türkiye’nin Dünya Bankası’nın “yüksek gelirli ülkeler grubu”na girebilecek noktaya ulaşması moral etkisi yaratacak gibi görünüyor.
Ancak, 17 bin dolarlık kişi başına milli geliri vatandaşın hissetmesi önemli değil mi?
Vatandaş alım gücünde 17 bin dolarlık kişi başına geliri hissedebilecek noktaya ulaşabilecek m?