İktidar asgari ücretin alım gücünün yıldan yıla ne kadar arttığıyla övünmekten, muhalefet asgari ücretin alım gücünün nasıl yıprandığını anlatmaktan geri durmaz. Herkes kendi açısından haklı...
İstatistik bu! Nereden baktığınıza, nasıl değerlendirme yaptığınıza ve daha önemlisi nasıl bir sonuç elde etmek istediğinize bağlı olarak “doğru sonuca” mutlaka ulaşırsınız.
Asgari ücretin reel alım gücünün arttığını da kanıtlamak mümkündür, tersini de... Zaten sondan başa gider, yani ne sonuç elde etmek istediğinizden hareketle yola çıkarsanız, amacınıza kesin ulaşırsınız.
Asgari ücretin alım gücünün gerçek anlamda artıp artmadığı tartışması bir yana sık sık Avrupa ülkeleriyle de kıyaslama yapılır. Bu kıyaslamaların konusu Avrupa ülkelerindeki asgari ücretle ne kadar ne alınabildiği, aynı mal ve hizmetten ise Türkiye’de ne kadar almanın mümkün olduğudur. Bu kıyaslamayı yapmak iktidarın hiç işine gelmez. Aynı mal ya da hizmet için Türkiye’deki asgari ücretin yetersizliği gün gibi ortadadır çünkü.
Ama bu tür kıyaslamalarda göz ardı edilen önemli başka bir gerçek var. O gerçek şu:
Hadi diyelim Türkiye’deki asgari ücret ile Avrupa’nın gelişmiş ülkelerindeki, örneğin Almanya’daki, örneğin Fransa’daki asgari ücretin alım gücü aynı. Değil ya, diyelim aynı...
Peki, o ülkelerde asgari ücretle çalışanlarla Türkiye’de asgari ücretle çalışanların oranı ne olacak?
AB’DE YÜZDE 4, TÜRKİYE’DE YÜZDE 50
Yukarıdaki sorunun yanıtı, DİSK-AR’ın, Prof. Dr. Aziz Çelik ve DİSK-AR uzmanları Deniz Beyazbulut ve Zeynep Kandaz tarafından hazırlanan Asgari Ücret araştırmasında veriliyor.
Türkiye’de çalışanların yaklaşık yarısı asgari ücret komşuluğunda bir ücretle çalışıyor. Asgari ücret komşuluğu ile asgari ücretin çok az üstünde ya da altında bir ücret elde edenler kastediliyor.
DİSK-AR’ın araştırmasında Merkez Bankası verilerine de yer veriliyor. Merkez Bankası’na göre asgari ücretin yüzde 10 fazlası ya da düşüğü bir ücretle çalışanların oranı sanayide 50,4, inşaatta yüzde 71,4, hizmetlerde yüzde 37,9 düzeyinde bulunuyor.
DİSK-AR’ın araştırmasına göre Avrupa Birliği ortalamasında ise asgari ücret komşuluğu tanımına giren ücret düzeyinde çalışanların oranı yaklaşık yüzde 4, yalnızca yüzde 4...
DURUM BUNDAN İBARET!
Şimdi... Türkiye'deki asgari ücretin alım gücü Avrupa'daki asgari ücretlerle aynı olsa ne önemi var ki?
“Asgari ücretle Türkiye’de şu üründen şu kadar alınabiliyor, oysa (örneğin) Almanya’da, Fransa’da şu kadar alınabiliyor” demek ne anlam ifade ediyor ki?
Varsayın ki asgari ücretle Türkiye’de de, o ülkelerde de aynı miktar alınabiliyor, yani Türkiye’deki asgari ücret de gayet yüksek.
İyi de Türkiye'de çalışanların yarısı asgari ücret alıyor ve herhangi bir üründen o ücretiyle 10 kilo tüketebiliyor; diğer yarısı daha yüksek tüketme olanağına sahip.
Ama ya Avrupa ülkelerinde? 100 kişinin 4’ü Türkiye’deki asgari ücretliler gibi 10 kilo tüketebiliyor, 96 kişi ise çok daha fazla tüketim yapma olanağına sahip.
Avrupa Birliği ortalamasında yüzde 4 dolayında bulunan bu oranın yüzde 20’yi bulduğu ülke bile yok. Dolayısıyla AB içindeki en kötü oranı alsak bile bu oran Türkiye’den çok çok iyi.
“ORTALAMA GELİR HALİNE GELİYOR”
DİSK-AR’ın çalışmasında asgari ücretin ortalama ücret haline geldiğine dikkat çekilerek diğer emek gelirlerinin asgari ücrete yakınsadığı vurgulanıyor. Asgari ücret civarında ücretlerle çalışanların sayı ve oranının hızla arttığına dikkat çekilen çalışmada daha sonra şu görüşlere yer veriliyor.
“Asgari ücret ve civarında ücretle çalışanların oranı asgari ücretin rolü açsından büyük önem taşıyor. Asgari ücretle çalışanların sınırlı olduğu ülkelerde asgari ücret sadece bir alt sınır oluşturur ve ücretleri yukarı iterken asgari ücretle çalışanların oranının yüksek olduğu ülkelerde asgari ücret genel ücret düzeyinin asgari ücrete yaklaşmasına yol açıyor.
Türkiye’de son yıllarda asgari ücret hızla ortalama ücret haline geliyor. Makas kapanıyor. Milyonlarca işçi asgari geçim için yetersiz olan asgari ücretle geçinmeye çalışıyor. Öte yandan yasal hakları olmasına rağmen milyonlarca işçi asgari ücretin altında, hatta yarısının bile altında çalışıyor.”
Akaryakıt indirimi bugün belli olacak
İSRAİL ile İran arasında ateşkes ilan edilmesiyle birlikte ham petrol fiyatlarında gözlenen hızlı düşüşten sonra akaryakıt fiyatlarında gerçekleşecek indirim bu sabah saatlerinde belli olacak.
Cenova’daki ürün borsasında fiyatlar dün çok hareketliydi ve bu yazı kaleme alındığı saatlerde indirimin tutarı sürekli değişiyordu. Bu sabah belli olacak ve akşam saatlerinde kesinleşecek olan indirimler haziran ayı enflasyonuna çok sınırlı etkide bulunacak. İndirim tutarı belli olduktan sonra akaryakıttan haziran enflasyonuna gelecek etkiyi güncelleyeceğim.