Frank McLynn’ın yazdığı, Özgür Özol’un dilimize aktardığı, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları’nın bastığı Cengiz Han kitabının içeriği, geçmişte yaşananlardan günümüz karanlıklarına ışık tutuyor.
Yarıiletken teknolojinin 4 nanometreye indirilen yüksek kapasiteli işlemci çipleri üzerine inşa edilen yapay zekâ kapasitelerinin olası etkileri, bütün insanlığın gündeminde ilk sıralarda yerini aldı. Bu yeni teknolojik atılımı ateşin, barutun, tekerleğin, tohumu toprağa atmanın, buharlı makinelerin, içten patlamalı motorların, elektrik gücü kullanmanın, matbaanın icadının yarattığı etkilerle karşılaştıranlara hak vermek gerekiyor. İşlem gücünün algoritmalarla yarattığı anlama ve erişim kapasitesi, modeller ve yazılımlarla ulaştığı işlevsellik, hızla yeni üretim, ulaşım ve iletişim aşamasına geçilmesinin önünü açıyor. Şimdi yeni bir bağlantı, iletişim, etkileşim, rekabet ve iş birliklerinin tanımlanması ve yaşama taşınması gerekiyor. Yeni üretim, bölüşüm, yaşam biçimi ve yaşam tarzına dayalı “düzen arayışı” insanlığın önemli sorunlarından biri. Hiç kuşku yok ki, “yeni bir dünya kurulmakta” ve toplumlar kendi teknik ve sosyal becerilerine göre kurulan dünyada yerlerini almak için uğraşmaktadır.
Frank McLynn’ın yazdığı, Özgür Özol’un dilimize aktardığı, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları’nın bastığı Cengiz Han kitabının içeriği, geçmişte yaşananların günümüz karanlıklarına ışık tutan belge ve bilgilerle dolu. Rudyard Kipling’in şiirinde yaptığı gibi “eğer” diye başlayarak, kitabı neden okumak gerektiğini çok genel bir özetle paylaşmak istiyorum:
Eğer, Hannibal’ın babasının telkininin yarattığı vazgeçilmez ideal ve yaratmak istediği sonuca kilitlenerek, Roma’nın kapılarına dayanması ile Cengiz Han’ın küçük bir Moğol kabilesinden bir dünya imparatorluğu yaratmasının nedenlerini zihninizde netleştirmek istiyorsanız,
Eğer, güç yaratmak için eylemlerinizi bir “inanç sistemiyle meşrulaştırmanın” önemini anlamak, anladıklarınızla da bugünün “teknolojik bilinç” aşamasındaki sorunlarınıza çözümler üretmenin rehberi yapmaktan yanaysanız,
Eğer, dirlik ve düzen için dünün penceresinden bakarak, bugünün koşullarına göre yeni düzen arayışında nerede ve nasıl konumlanmanız gerektiğini zihinlerinizde netleştirmenin değerini kavramışsanız,
Eğer, geçmişin koşullarında “korkuya dağları bekletme” anlayışının yarattığı kıyım, yıkım ve gaddarlıkların, bugünün koşullarında yaşanmadan geçiş süreçlerini yöneterek “yeni normali” oluşturmada bir kıymık katkım olsun diyorsanız,
Eğer, insanların “kim olduklarıyla” değil de “ne yapabildikleriyle” ilgilenen ve “liyakati” düzen kurmanın etkili araçlarından biri olarak değerlendirme niyetiniz varsa,
Eğer, “insanların inancına mesafeli duran laik” duruşun oluşturduğu “toplumsal gücü” kullanarak yaratmak istediğiniz sonuçlara en kısa yoldan erişebilmeyi planlıyorsanız,
Eğer, herhangi bir düzen kurmak için “istihbaratın önemini” kavramak, YAM Sistemi sayesinde 5-6 bin kilometrelik uzaklığa bilgileri birkaç günde ulaştırmanın nasıl mümkün olduğunu öğrenmek, yeni dünya düzeninde istihbarata verilmesi gereken önemi… Sistem kurarak ticareti güven altına almanın ve gelir-gider düzeninin sağlanmasının yaşamı kolaylaştırma yönünü içselleştirmeye niyetliyseniz,
Eğer, doğadaki ekosistemi bilmenin “doğal sınırları aşmada” işinize nasıl yarayabileceği merak ederek kendinize yatırım yapacaksanız,
Eğer, başarı için strateji, taktik ve operasyon ustalığının ne büyük bir güç olduğunu anlamak, en basitinden en karmaşığına işlerinizi yaparken strateji, taktik ve operasyon bütünlüğünün gücünden yararlanma niyetiniz varsa,
Eğer, atların, develerin, yakların, fillerin gücünden yararlanmanın “örgütleme gücünün kaynakları” üzerinde düşünmek, gücü bugünün teknolojik araç-gereçlerine taşıyarak yeni dünya düzeninde hak ettiğiniz yeri alma gibi bir sorumluluğu yüreğinizde hissediyorsanız,
Eğer, bir dünya düzeninin kendi koşulları için “ilke, kural ve yasalarla” mümkün olacağını, tersi davranışların belirsizlik, karmaşa ve çaresizlik üreteceğini bilerek; geleceği bir “hukuk düzeni” üzerinde kurmak için doğru yerde duracaksanız,
Eğer, bir dünya düzeninin “ödünsüz gözetim ve denetim mekanizmaları” olmadan sürdürülemeyeceğini derinliğine kavrayarak yeni dünya düzenine sağlam adımlarla yürümek gibi bir kaygı sizi zorluyorsa Cengiz Han kitabını mutlaka okuyun.
Kitabı alıcı ruhla okuyanlar tanıklık edecektir ki, bir tanıtım yazısı, kitabın içeriğindeki zenginliği, öğretici önderliği, geçmişten ders alarak daha sağlıklı gelecek kurma fırsatını tam, temiz ve doğru biçimde anlatmaya yetmez. İyisi mi, zamana kıyın, kendinize yatırım yapmak için size sunulan çalışmayı değerlendirin!
Cengiz Han, Frank McLynn,
Türkçesi: Özgür Özol, Türkiye İş Bankası
Kültür Yayınları