SELENAY YAĞCI / İSTANBUL
TMA Türkiye ve Finansal ve Operasyonel Yapılandırma Profesyonelleri Derneği (FOYDER)’in 2024 yılı zirvesi, “İstikrar Odaklı Yeniden Yapılandırma” teması ile dün Yapı ve Kredi Bankası ev sahipliğinde gerçekleşti. Finansal yeniden yapılandırma ve konkordatonun farkını ortaya koyan zirvede, şirketlerin ölecek durumda olmadan yapılandırmaya gelmediği, çantalı hukukçuların şirketleri tek çarenin konkordato olduğuna ikna ettiğine dikkat çekildi.
Zirvenin açılışında TMA Türkiye FOYDER Yönetim Kurulu Başkanı Önder Yılmaz, TMA Europe Eski Başkanı Eva Ringelspacher, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Daire Başkanı Bülent Şevik, Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Can Balak konuştu. BDDK Daire Başkanı Bülent Şevik, sürdürülebilirlik ve istikrarın önemli kavramlar olduğunu belirterek, iş yeniden yapılandırmada geldiğinde öneminin daha da arttığını söyledi.
Yeniden yapılandırmanın amacının bir şirkete sürdürülebilir ödeme gücü kazandırmak olduğunun altını çizen Şevik, “Bunu yaparken amaçlardan birinin de ihtiyaç hasıl olursa hem finansal hem de operasyonel yeniden yapılandırmayı bir arada yaptırabilmek. Operasyonel yeniden yapılandırma kanunu ilk kez Haziran 2021’de çıkardığımız rehberler ile sunmuştuk. İyi de oldu. İhtiyaç olan bir kavramdı” dedi.
"10 ayda 22 firma yeniden yapılandırmadan faydalandı"
Dertlerinin batmış olan bir firmayı yeniden yapılandırmak olmadığını vurgulayan Şevik, şöyle devam etti: “Kredi anlamında kıt olan bir kaynaktan bahsediyoruz. Onun verimli kullanılması çok önemli. Bu anlamda alacakların aktarılması, geciktirilmesi gibi amaçlar güdülmüyor. Temel amaç şirketin ödeme kapasitesine kavuşması. Hem bankalar hem de reel sektöre istikrar kazandırmak temel hedef. Bankalarımız bu konuda iyi bir tecrübeye sahip. Bir şirketi yeniden yapılandırıyorsanız o şirketin oradan çıkması gerekiyor. Bu anlamda gerekli önlemlerde alınıyor. Şirketlerin kriz sürecinden en az hasarla çıkması bizim temel amaçlarımızdan biri. Bankaların beklenen zararlarını da en düşük seviyeye getirmek de bir diğer amaç. Eylül 2024 itibari ile yeniden yapılandırma tutarı 623 milyar TL’ye ulaştı. Toplam nakdi kredilerin yüzde 4,1’i anlamına geliyor bu. 2021’de bu oran yüzde 6,5’e kadar çıkmıştı. Bir gerileme var. Geçen seneye göre ise yüzde 22’lik bir artış var. Ciddi bir artış değil bu. Burada enflasyon ile mücadele programı, parasal sıkılaştırma kapsamında artan faiz oranlarının da etkisi var. İkinci hususta yakın izlemedeki krediler. 1,2 trilyon TL seviyesin ulaştı. Onun da yarısını yenden yapılandırılan krediler oluşturuyor. 10 ayda 22 adet firma büyük ölçekli uygulama kapsamında 22 milyar TL bir yeniden yapılandırma imkanından faydalandı. 2019 yılından bu yana ise 524 büyük ölçekli 1102 küçük ölçekli olmak üzere 164 milyar TL’lik bir yeniden yapılandırma söz konusu finansal yeniden yapılandırma kapsamında.”
■ “Konkordatoyu tercih edenler var”
Hakan Güldağ moderatörlüğünde yapılan “Reel Sektörün Güncel Sorunları” panelinde Kocaeli Sanayi Odası Meclis Başkanı Hasan Tahsin Tuğrul, “Reel sektörde enflasyon düşecek, kurlar serbest olacak, yabancı sermaye gelecek, hukuk sistemi daha bağımsız olacak inancı maalesef eksik. 4 yılda kazandıklarımızın çoğunu verdik artık koruyalım elimizdekileri diyoruz. Konkordato sıkıntı yaratıyor takip etmek zor. Çantalı hukukçuların firmaları yapay yapılandırmaya sokmasını engellemek lazım. Şirket hayatına devam mı etmek istiyor, yoksa kontrollü iflasla borçlarından sıyrılmak mı istiyor bilemiyoruz.” Yapı Kredi Tahsilat ve tasfiye Yönetim Başkanı Sedat Yerli, yeni nesil iş adamlarının yüksek faiz yüksek enflasyon dönemine alışık olmadığı vurguladı.
Yerli, “Piyasa çekin etrafında dönüyor. 36 milyar TL çek vardı, bu yıl 107 milyar TL’ye çıktı. Bir yılda 3,2 kat artmış, enflasyonun üzerinde. Finansal yeniden yapılandırma konusunda firmalar çekingen davranıyorlar. Anadolu şirketleri yapılandırmayı ayıp buluyor, maaş ödeyememe noktasında geliyor. Firmada iyi niyet varsa çözüyoruz, destek veriyoruz. Konkordatoyu yapılandırmaya tercih edenler var.” diye konuştu.
Corpital Kurucu Ortağı ve CEO’su Sinan Gültekin ise “Türkiye güven konusunda son sırada. Belirsizlik çok, orta vadeli programa göre plan yaptık diyelim, kur ve enflasyonun mutlak sapması yüzde 25. Liderlerin belirsizlik ortamında hızlı kararlar alması gerekiyor” görüşünü dile getirdi.
■ Kalıcı mevzuata ihtiyaç var
EKONOMİ Yayın Kurulu Başkanı Şeref Oğuz moderatörlüğünde yapılan “Yeniden Yapılandırmada Çözüm Araçları” panelinde konuşan QNB Bank Genel Müdür Yardımcısı İsmail Işık Konkordatonun tasfiyeye, iflasa giden yol olduğunu ifade ederek, “Avukatlar firmalara konkordatoyu pazarlıyor. Bankalar olarak finansal yeniden yapılandırmayı daha iyi anlatmamız lazım. Bizim onları sıkıştırmamız konkordatoya itiyor olabilir. Ölmek üzereyken yeniden yapılandırmaya geliyorlar. 10-11 milyar dolar yapılandırma yapıldı, yüzde 70-80’i çıkmış finansal krizden. Konkordato kanunu tercüme, bizde çalışmıyor. Yeniden yapılandırma mahkemeleri olması lazım. İcra iflas sistemi borçluyu korumak üzerine. Bunun da değişmesi gerekiyor” diye konuştu.
Servo Capital Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Kiziroğlu, "Özellikle ikinci üçüncü nesle geçmiş şirketler, büyük borçlarla finansal yeniden yapılandırmaya geldiğinde yetmiyor. Yönetimde de problem hissediliyor. Orada çare banka olarak hisseyi alacaksınız siz yönlendirecek halka arz edip çıkacaksınız. Bizim İngiliz ya da Amerika konkordatosu gibi sert kanuna ihtiyacımız var. Kanunu değiştirmemiz lazım. Mahkemelerde bu işi bilen insanların olması önemli. Çantacı hukukçularla olmuyor. Mesela yapılandırmayı bilen bankacı konkordato komiseri olmuyor. Mahkeme gidenlerin yarısına hemen ifl as kararı verse herkes korkar. Konkordatoya girip çıkabilen şirket oranı yüzde 20 her çıkan başarılı değil ama” dedi.