Deniz BİLGEN
Uluslararası sahtecilik ve yasa dışı ticaret, küresel ekonomiyi tehdit eder hale geldi. Ekonomi, güvenlik ve kamu sağlığı açısından büyük riskler oluşturan yasa dışı ticaretin büyüklüğü Birleşmiş Milletler ve Dünya Ekonomik Forumu (World Economic Forum) gibi uluslararası örgütlerin tahminine göre 2.2 trilyon doları aştı. Sözkonusu rakam dünya ekonomisinin yüzde 3’ü anlamına geliyor.
Sahtecilik ve yasa dışı ticaretle mücadelenin yol haritasını belirlemek, ortaya çıkan acil sorunlara çözüm bulmak amacıyla sektör temsilcileri, devlet kurumları ve özel kuruluşları geçen hafta İstanbul’da düzenlenen EMEA Güvenlik Konferansı’nda bir araya geldi. EMEA Güvenlik Konferansı’nı organize eden Hazem İbrahim, Ekonomik İş birliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) ve Avrupa Birliği Fikri Mülkiyet Ofisi (EUIPO) tarafından hazırlanan raporu kaynak göstererek, taklit ve korsan malların ticaretinin toplam küresel ticaretin büyüklüğünün yaklaşık 509 milyar dolar olduğu tahmin edildiğini belirtti. Uyuşturucu kaçakçılığının büyüklüğünün 320 milyar dolar, insan kaçakçılığının 150 milyar, yasa dışı tütün ve mamullerinin büyüklüğünün de 40 milyar dolar civarında olduğu belirtiliyor.
Türkiye’de 60 milyar TL vergi kaybı
Tracit Kıdemli Politika Analisti Esteban Gudici, “Türkiye’nin düzenleyici makamları, kurumları ve kolluk kuvvetlerinin yasa dışı ticaretle mücadelede güçlü olduğu ve birçok açıdan uluslararası standartların üzerinde olduğu düşünülmektedir. Türkiye, tekstil, alkol, ilaç, elektronik, petrol, tütün ürünleri ve diğerleri dahil olmak üzere çeşitli sektörlere sızmış olan yasa dışı ticaretle aktif bir şekilde mücadele ediyor” dedi. Türkiye’de tütün mamullerinin yasa dışı ticaretinde özel bir durumu işaret ettiğini söyleyen Gudici, “Bu ürünler yasa dışı açık tütün ile doldurulmakta ve yasa dışı olarak satılmaktadır. Bu sorun sadece Türk hükümeti için yıllık 60 milyar TL vergi kaybına neden olmakla kalmıyor, aynı zamanda kamu sağlığı politikalarına da zarar veriyor” diye konuştu.
Türkiye’nin yasa dışı ticaretle mücadelesini takdir eden Gudici, şunları söyledi: “Türkiye son yıllarda yasa dışı ticaretle mücadele etmek üzere çeşitli adımlar atarak devletin yasa dışı faaliyetin kökünü kazıma konusundaki azim ve kararlılığını ortaya koymuştur. Yine de daha fazlası yapılabilir. Yasa dışı ticareti daha etkin bir şekilde azaltmak için yönetişim ve koordinasyonun geliştirilmesi, uygulamanın kolaylaştırılması, fikri mülkiyet hakları korumalarının güçlendirilmesi, sınır kontrollerinin sıkılaştırılması ve cezai caydırıcılığın artırılması gibi önlemler, Türkiye’nin her türlü yasa dışı ticaretle titizlikle mücadele etmesine yardımcı olabilir.”
Mücadele için tüm paydaşlar bir araya gelmeli
EMEA Güvenlik Konferansı’nın konuşmacılarından Kolombiya Ulusal Polis Teşkilatı’nda 33 yıl görev yapmış emekli Tuğgeneral Juan Carlos Buitrago da EKONOMİ gazetesine yaptığı açıklamada yasa dışı ticaretin ciddi bir sorun olduğunu belirtti. Buitrago, şunları söyledi: “Yasa dışı ticaretin suç örgütleriyle çok sıkı bağlantılı olması önemli bir sorun. Bu nedenle yasa dışı ticaret uluslararası suç sisteminin bir parçasıdır. Bu sorunu çözmek için tüm paydaşların bir araya gelmesi çok önemli” dedi. Türkiye Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, Ambarlı Gümrük Müdürlüğü, Avrupa Dolandırıcılıkla Mücadele Ofisi (OLAF), Malezya Sağlık Bakanlığı, Kraliyet Malezya Gümrük Otoritesi, ABD İstanbul Başkonsolosluğu- Homeland Security Investigations, İngiltere İlaç ve Sağlık Ürünleri Düzenleme Ajansı, Amerika Birleşik Devletleri Patent ve Marka Ofisi (USPTO), REACT, Farmasötik Güvenlik Enstitüsü (PSI) ve Yasadışı Ticaretle Mücadele Transnational İttifakı (TRACIT) gibi saygın kuruluşlarla beraber 17’den fazla ülkeden yaklaşık 200 kadar özel sektör temsilcisi konferansta bir araya geldi.