MEHMET KAYA/ANKARA
Yenilenebilir enerji ve genel enerji yönetimine yönelik batarya ve batarya sistemlerinin üreticilerinin oluşturduğu Enerji Depolama Endüstrileri Derneği (EDEDER) Başkanı Can Tokcan, Türkiye’nin depolamalı enerji yatırımlarında öne çıktığını belirterek, bu yatırımların batarya ve batarya sistemlerini üreten önemli bir endüstrinin de oluşmaya başladığını belirtti. EDEDER Yönetim Kurulu üyeleriyle birlikte bir grup gazeteciyle biraraya gelen Tokcan, bu alandaki şirketlerin sadece Türkiye değil, Avrupa’nın da tedarikçisi olabilecek bir potansiyeli bulunduğunu kaydetti.
Türkiye’de depolamalı yenilenebilir enerji yatırımlarında verilen ön lisansları alan şirketlerin 2026’dan itibaren devreye alımları gerçekleştirebileceğini belirten Tokcan, bu aşamada finansın öne çıktığını kaydetti. İkincil mevzuatın oluşmasıyla şirketlerin finans görüşmelerine başlayacağını belirten Tokcan yurt içi ve yurt dışı finans kuruluşlarının ilgi gösterdiğini, yabancı ülke eximbanklarının da kendi ülkelerinin üreticilerini desteklemek amacıyla agresif kredi politikaları uyguladığını kaydetti. EDEDER Başkanı buna rağmen yurt dışı ve yurt içi finansmanın mümkün göründüğünün altını çizdi.
Yatırımlar için finans ve mevzuat öne çıktı
Halen, 33 GW dolayında depolamalı enerji yatırımı için ön lisans verildiğini hatırlatan Tokcan, bunların tamamının yatırıma dönüşmeyebileceğini ancak her halükarda çok yüksek bir yatırım kapasitesinin planlandığını vurguladı. Tokcan, finans kuruluşlarının detaylı yapılabilirlik analizi beklediğini, bunun için de açıklanmış taslakların resmi olarak yayınlanmasının beklendiğini vurguladı. Yerli ve yabancı finans kuruluşlarının yatırımcıya ilgi gösterdiğini; özellikle başta ülke eximbankları olmak üzere yabancı finans kuruluşlarının kendi ülkelerinin üreticilerine avantaj sağladığını kaydeden Tokcan, yerli üretici açısından bu durumun bir çıkar çatışması yaratsa da sonuçta finans kuruluşlarının da optimum bir noktayı aradığını, yerli üreticilerin de bu finansmana erişebileceğini kaydetti.
EDEDER Başkanı, Türkiye Eximbank’ın da özellikle ihracat için yabancı muadilleri kadar agresif olmasını talep ettiklerini, mevzuatın tamamlanmasıyla birlikte finans sağlayan firmaların 2025’te inşaata başlayabileceğini, 2026’da da ilk yatırımların devreye girebileceğini söyledi.
“Çin’den paket alır hale gelmemeliyiz”
Türk firmaların Avrupa’ya ihracat yaptığını ve bunun artırılmasının mümkün olduğunu kaydeden Tokcan, Türk firmaların hem ürün hem de mühendislik olarak Avrupalı muadilleriyle rekabet edebilir, hatta daha üstün durumda olduğunu söyledi. Türkiye’de hücreden başlayarak tüm sistemin üretiminin bulunduğunu hatırlatan Tokcan, hazır batarya paketi alarak sistem kurulan bir yapının sağlıklı olmayacağını vurguladı. Tokcan, “Avrupa’da yatırımlar hızla ilerliyor. Çok iyi bir partner olma potansiyeline sahibiz. Bunu da farkındalar, zaten o yüzden de Türkiye’deki şirketlerle Avrupa’daki şirketler depolama alanında temelde iş birlikleri oluşturuyor. Derneğimiz bünyesindeki pek çok firma ihracat yapıyor” diye konuştu.
Depolama neden önemli?
EDEDER Başkanı Tokcan, kamunun toplamda 120 GW’a kadar çıkacak yenilenebilir enerji kurulu gücü hedefini benimsediklerini vurgularken, stratejik olarak doğru olan bu yaklaşımın, hem dünyada hem de Türkiye’de şebeke yönetimi-imkanları açısından yaygınlaştırmasında güçlük çekildiğini kaydetti. Depolamanın bu noktada devreye girdiğini kaydeden Tokcan, “Depolama sistemlerini kurmamız lazım ki rüzgarı, güneşi daha fazla kurabilelim. Aksi halde artık (kapasite) doldu çünkü daha fazla kuramıyoruz. Kursak da yönetemiyoruz” dedi.
EDEDER’İN KISA VADELİ BEKLENTİLERİ
- Şebekeye verilebilir enerji miktarı, şarj/deşarj oranı tanımlanmalı
- Batarya veriş-çekiş fiyatları piyasa fiyatlarıyla uzlaştırılmalı
- Negatif taban fiyat ve tavan fiyat artırılmalı
- Uzlaştırma periyodu süresi kısaltılmalı
- Bataryaların yan hizmetlere katılımı netleştirilmeli