EKONOMİ/ANKARA
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Başkanı Şemsi Bayraktar, çiftçilerin zorlu koşullara rağmen üretmeye devam ettiğini belirtirken, bunun kıymetinin bilinmesinin ülke geleceğine de sahip çıkma anlamına geleceğini bildirdi.
14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü nedeniyle açıklama yapan Bayraktar, çiftçilerin borçlanarak üretim yapmak zorunda kaldıklarını, tarımsal nüfusun ise giderek yaşlandığını kaydetti.
Yaşanan doğal afetler nedeniyle 14 Mayıs’ın buruk kutlandığının altını çizen Bayraktar, dünya genelinde iklim krizinin etkilerinin belirginleştiğini, kuraklık, ani hava olaylarının üretici ve tüketicileri derginden etkilediğini kaydetti.
Türk çiftçisinin zorlu koşullara rağmen tarlasını terk etmeyerek insanüstü çaba gösterdiğini kaydeden Şemsi Bayraktar, “Bu çabanın kıymetini bilmek, sadece üreticiye değil, ülkemizin de geleceğine sahip çıkmaktır. Tarım Sektörü Gayrisafi Yurt içi Hasılanın yüzde 5,6’sını, istihdamın ise yüzde 14,8’ini sağlıyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Henüz Mayıs ayında olunmasına rağmen 2025’in şimdiden afet yılı haline geldiğini bildiren Bayraktar, il, bölge ve ürün bazında afetlerden örnekler verdi.
Borç 996 milyar TL’ye yükseldi, üretim borçlanarak yapılıyor
Çiftçilerin zorlu koşullarla birlikte pahalı girdilerle borçlanarak üretim yaptığını dile getiren Şemsi Bayraktar, “Yüksek maliyetle üretim yapan çiftçilerimizin borçları da günden güne katlanıyor. 2025 yılının Mart ayında çiftçilerimizin bankalara olan borçları bir önceki yıla göre yüzde 50 oranında artarak 996 milyar 177 milyon liraya yükseldi.” ifadelerini kullandı.
“Tarımsal nüfus yaşlanıyor”
Kırsalda yaş ortalamasının 59’u bulduğunun altını çizen Şemsi Bayraktar, “Gençlerimizi kırsalda tutmanın önündeki en büyük engel, üreticilerimizin gelecek kaygısıdır. Tarımda kayıtlı genç çiftçi oranı yüzde 5’in altına düştü, diğer taraftan SGK’ya kayıtlı çiftçi sayısı 2021 yılında 1 milyon iken, 2024 yılı sonunda 419 bine geriledi. 1,1 milyon çiftçi ise muafiyet belgesi alarak sistemin dışına çıktı.” dedi.
Bayraktar, tarım Bağ-Kur primlerinin düşürülmesi, genç ve kadın çiftçilere özel sosyal güvenlik desteklerinin sağlanması gerektiğini anlattı.
Türkiye’de hayvancılıkta mevcut potansiyelin de kullanılamadığına vurgu yapan Bayraktar, “Başta yem olmak üzere birçok maliyet her geçen gün artarken bunun yanında düşük kalan üretici fiyatları hayvancılıkta var olan potansiyelimizin tam anlamıyla kullanılmasına engel oluyor. Hayvancılığın ayakta kalabilmesi, hayvansal gıda arzında sıkıntı yaşanmaması, ancak üretilen ürünlerin yeterli ve güvenceli bir pazara sahip olmasıyla mümkün.” diye konuştu.