DUYGU GÖKSU/İZMİR
İzmir Ticaret Odası (İZTO) temmuz ayı meclis toplantısı yapıldı.
Yakın zaman önce Türkiye’nin avantajı olan iş gücü potansiyelinin, dezavantaj haline geldiğini, belirten İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, “Sorun sadece maliyet değil; üretkenlikteki durağanlık da ciddi bir tehdit oluşturuyor.” diye konuştu.
Türkiye’nin 2018’den iş gücü potansiyeli avantajını yitirdiğini dile getiren Özgener, “İş gücü maliyetleri artarken, verimlilikte aynı ivmeyi yakalayamıyoruz. Rakiplerimizin gerisinde kalıyoruz. Bu da birim üretim maliyetlerini daha da yukarı çekiyor. Sorun sadece maliyet değil; üretkenlikteki durağanlık da ciddi bir tehdit oluşturuyor. Tüm bu karşı karşıya olduğumuz ekonomik zorluklar, ülkemiz ekonomisinin belki de en zorlu sorunlarından birinin; ‘statik verimlilik kaybı’ olduğunu bize gösteriyor. Eğer bu tabloyu tersine çeviremezsek, gelişmiş birçok ülkenin yaptığı dinamik verimlilik politikalarını hayata geçirmemiz her geçen gün daha da zorlaşacak.” değerlendirmelerinde bulundu.
“İzmir, nefes kredisinden 1,6 milyar TL pay aldı”
Temmuz ayı başında devreye giren TOBB Nefes Kredisi’nden mümkün olduğunca çok sayıda oda üyesinin yararlanmasını istediklerini söyleyen Özgener, “Dileğimiz, bu paketin gerçekten bir can suyu vermesi. Bugüne kadar, İzmir, TOBB Nefes Kredisi’nden 1,6 milyar TL pay aldı. Söz konusu krediyi kullanan toplam bin kişiden 770’i odamız üyesi.” dedi.
“İzmir, sanayiden aldığı payla dikkat çekiyor”
2024 yılı Yıllık Sanayi Ürün İstatistikleri’ne göre, İzmir’in öne çıkan alanlarını paylaşan Özgener, “Sanayi bölümleri içinde en yüksek paya sahip iller incelendiğinde; gıda sanayi ürünlerinde İstanbul’dan sonra %8,6, ana metal sanayi ürünlerinde %9,6 ile Kocaeli ve Hatay’dan sonra ve kimyasal ürün imalatında %14,2 ile Kocaeli ve İstanbul’dan sonra İzmir geliyor. İzmir, tütünden veya tütün ve tütün ikamelerinin karışımlarından sigaralar konusunda üretimde Türkiye birincisi konumunda.” bilgilerini verdi.
“İzmir’de de ekonomik veriler yüksek faizin etkilerini gösteriyor”
İzmir’in bazı alanlarda Türkiye ekonomisine paralel şekilde hareket ettiğini, bazı alanlarda Türkiye ortalamasının üzerinde olduğunu söyleyen Özgener, “İzmir protestolu senetlerde ülke geneline göre göreceli olarak daha iyi durumda. Kentimizde ekonomik programın başından bu yana protestolu senetler yükseldi. Aynı durum, karşılıksız çek verileri için de geçerli. İzmir, konut satış ve fiyatta ortalamanın üzerinde. Kurulan firma verilerinde ise imalatta kötü gidişat azaldı. İnşaatta ise kurulan firmalarda yaşanan azalış devam ediyor. Toptan ve perakende ticaret artış eğiliminde. Tarım, ormancılık ve balıkçılıkta firma kuruluşlarında ise pozitif bir tablo var. Türkiye’de olduğu gibi İzmir’de de ekonomik veriler, yüksek faiz döneminin etkilerini ortaya koyuyor. Yatırımın daha limitli olması, imalat ve inşaat firma kuruluşlarında özellikle kendini gösteriyor.” ifadelerini kullandı.
“Kademeli ve çok girişli vize, randevu süreci iyileştirilmezse eksik kalır”
Avrupa Birliği Komisyonu tarafından 15 Temmuz’da yapılan yeni düzenleme ile Schengen vizesine başvuran Türk vatandaşları için yürürlüğe alınan kademeli ve çok girişli vize uygulamasını olumlu değerlendiren Özgener, “Bu uygulamanın, randevu süreci iyileştirilmediği takdirde eksik kalacağını ve beklenen faydayı sağlayamayacağını öngörüyoruz. Bu sistem Türk vatandaşları için önemli bir kolaylık sağlasa da bazı istisnalar içeriyor. Özellikle tır şoförlerinin uygulama kapsamı dışında bırakıldığını görüyoruz. Bu uygulamanın; randevu süreçlerinde yaşanan sıkıntıları giderecek ve genişletilmiş bir kapsam ile düzenlenmesini temenni ediyoruz.” dedi.