ALİ ŞAHİN/BURSA
İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Bursa Şubesi, sanayi kuruluşlarının su temininde Çınarcık Barajı'na yönelme çabalarına karşı uyarıda bulundu.
Oda Başkanı Serdar Atilla Erdem, “Çınarcık Barajı Bursa’nın içme suyu ve ekolojik geleceği için kritik önemde. Sanayiye tahsisi, geri dönülemez çevresel sorunlara yol açar.” diyerek sanayi bölgelerini alternatif su temin modelleri geliştirmeye çağırdı.
Başkan Erdem, 1987’de inşa edilen Çınarcık Barajı’nın, Bursa’nın içme suyu ihtiyacını karşılamanın yanı sıra Uluabat Gölü’nün yaşamsal dengesini korumak amacıyla tasarlandığını vurguladı. Barajın kapasitesinin yalnızca yüzde 23’ünün içme suyu, yüzde 23’ünün tarım sulaması ve yüzde 54’ünün enerji üretimi için planlandığını aktaran Erdem, “Bugün 3,2 milyonu aşan nüfus ve iklim değişikliği tehdidi altında bu kaynakları sanayiyle paylaşmak Bursa’nın geleceğini tehlikeye atmaktır.” dedi.
Bazı organize sanayi bölgelerinin Çınarcık Barajı’ndan içme suyuna eşdeğer kalitede su talep ettiğine dikkat çeken Erdem, “TEKNOSAB ve TOSAB gibi bölgelerin DSİ protokollerine dayanarak toplamda 34 milyon metreküp su talep etmesi endişe verici. Üstelik bu sanayi alanları, Bursa’nın kent anayasasında bile yokken, şimdi cazibeli suya ulaşmak için Büyükşehir Belediyesi’ne baskı kuruyorlar. Bursa gibi su stresi yaşayan bir kentte, üretimin bu kaynaklar üzerinden sürdürülmesi hem kent hem de sanayiciler için büyük risk. Yarın bu sular kalmadığında, en çok zarar görecek olan yine sanayi olacaktır.” ifadelerini kullandı.
“Alternatif modeller değerlendirilmeli”
Sanayi bölgelerine, yalnızca eleştiride bulunmayan Erdem, çözüm önerilerini de somut verilerle ortaya koyarken, “Bursa'daki bazı arıtma tesislerinden çıkan su miktarı, Çınarcık Barajı’nın tahsis edilen içme suyu miktarını aşmış durumda. Yalnızca Büyükşehir’e ait üç tesisin dereye bıraktığı arıtılmış su miktarı, barajın Bursa’ya ayırdığı içme suyunu geçiyor. Ve bu sular hâlâ sanayide değerlendirilmiyor.” dedi.
Erdem, özellikle ileri teknoloji iddiasındaki sanayi bölgelerinin bu alanda da teknolojik yatırım yaparak su ihtiyacını kendisinin çözmesi gerektiğini savundu. Yağmur suyu hasadı, gri su dönüşümü, bölgesel su göletleri ve deniz suyu arıtımı gibi modelleri öneren Erdem, “Artık Bursa’dan almanın değil, Bursa’ya vermenin zamanı.” diye konuştu.
İMO Bursa Şube Başkanı Erdem suyun bir ekonomik araç değil, yaşamsal bir öncelik olduğunu vurgulayarak sanayi bölgelerine çağrıda bulunarak “Ucuz ve kolay suyu değil, akıllı ve sürdürülebilir su modellerini tercih edin. Aksi takdirde Bursa’nın hem içme suyu hem de ekolojik yaşamı ciddi tehlike altında kalacak. Aynı zamanda bu tahsisler içme suyu öncelikli olduğu için, olası bir içme suyu sıkıntısında sanayinin akışı kesileceğinden sanayicimiz daha büyük sıkıntı yaşayacaktır.” dedi.